deniz benim değil kürdistan’ın kızıdır

şşş sakin. faşist kusmukların yeri burası değil. sakince oku. sakince yaz düşündüklerini. dene, hoşuna gidecek...

deniz poyraz türkiye cumhuriyeti devleti tarafından tanınan, mecliste temsil edilen -burası çokomelli- yasal olan bir siyasi partide; halkların demokratik partisinde görev alan, halkının; bu coğrafyadaki halkların sorunlarının siyasal enstrümanlar aracılığı ile çözüleceğine inanan gencecik bir kadın. parti binasını basıp bedenine 6 kurşun sıkan cani bir psikopat tarafından öldürüldü. buraya kadar tamam mıyız?

baba abdülilah poyraz'ın açıklamasına gelecek olursak, türkiye cumhuriyeti yasalarına göre suç teşkil eden bir açıklama.* hakkında işlem yapılacağı aşikar. bir parti binasında yasal yollardan mücadele eden kızının katlinin şoku, acısı, öfkesi ile ağzından çıkan cümleler... ama konu bu değil. şimdi 100 puanlık vicdan, muhakeme sorusu geliyor hazır mısınız? suç bireyseldir. tekildir. şahsidir. babanın açıklaması -görmezden gelmeye çalıştığınız ya da basitçe umursamadığınız- sebepleri de olsa kendisini bağlar. siz gencecik bir kadının, üstelik barışçıl yol tutmuş, siyasi mücadele içinde var olan bir kadının canice öldürülmesini makul bulup bunu neredeyse güzelleyecek kadar ne ara kötü oldunuz? yoksa hep mi kötüydünüz? buna cevap verin hele bi' önce.

ben yorum yazdıkça modlar silecektir onları da kendimi de yormayayım diye düşüncelerimi yazmıyorum.
bebek katili pkk sürüsünün temsilcileri ülkücü şehit fırat çakıroğlu için ne kadar üzüldüyse bende deniz için o kadar üzüldüm.
denizin babası evladın ne olduğunu bilmediği için muhtemelen hiç evlat olmadığı için denizin ölümüne bile gülüyor.
zerre umrumda değiller ne deniz ne babası ne yedi sülalesi...

bunu söyleyen babanın ve buradaki faşistlerin anlayamadığı şey şu; mesele türkle kürtün, boğaziçiliyle cahilin, kadınla erkeğin meselesi değil. mesele açlık ve sefalet. diğer tüm meseleler ve ideolojiler siz açlığınıza itiraz etmeyin diye yaratılmış suni şeyler. siz bunu farkettiğinizde belki ülke düzlüğe çıkar. kaldı ki 2015'te sandıktan koalisyon çıktıktan sonra ülkede yaşananlara bakarsanız ne demek istediğimi gayet iyi anlarsınız. yani ne kürdün ne türkün bırak açlığını canının bile değeri yok birilerinin yanında. artık bunu anlayın.

bu başlığın altına bakıp iyi ve kötü, ırkçı faşist, mevcut çürümüş malum rejim ve artıklarını görebilirsiniz. çok yakında tarihin çöplüğüne ırkçı faşist fikirlerinizle gideceksiniz.

ne oldu dün hdp güzellmesi yapan dallamalar !aldınız mı cevabınızı ? yıllarca görev yaptım .o bölgenin duruşu budur net olarak.. işte bunlar böyle ! o coğrafyanın insanı genelde de böyle. hümanizm kasmanın, ah yazık demenin yeri değil. bu hainlere, bu mezopotomya farelerine demokrasi vs boşuna.d ağlarda direnen aslanlarını türk askeri her gün eşek cennetine gönderiyor çocuğu. yiyorsa sen de çık dağa diren görelim boyunun ölçüsünü.

bunlara acırsanız aklınıza karadeniz'de katledilen eren gelsin, aybüke öğretmen gelsin, kundaktaki katledilen bebekler gelsin.

bu şahıs açık açık terör propagandası yaptığı hâlde, birilerinin gelip "ırkçısınız, faşistsiniz." diye türklere laf atmanın derdinde olduğu başlık.

bazıları da işin boyutunu artırmış, "yok olacaksınız." gibi tehditkâr şekilde terör örgütü ağzıyla konuşmuş.

unutmayın, bu ülkedeki çoğu olayda insanlar her ne kadar fikir ayrılığına düşse de konu vatan olduğunda sizin gibi terör sempatizanları haricinde tek yürek olmasını bilirler.

bu dava; akp'ye, mhp'ye, chp'ye veya ip'ye has bir dava değildir. bu dava, gazi mustafa kemal atatürk'ün kurduğu cumhuriyeti daha ileriye götürme ve ülkeyi kalkındırma davasıdır. bu ülkenin, bu milletin, bu vatanın davasıdır.

sizin gibi dağa çıkmamış ama klavye üzerinden provokasyon çalışmalarına devam eden ve terör propagandası yapan bölücülerin, bu ülkeyi bölemeyeceklerini anlamaları için kaç sene geçmesi gerekiyor?

gerçi sizin gibilerin birazcık düşünme kabiliyeti olsaydı şehirlerde bombalar patlatarak; doktor, öğretmen, işçi, bebek demeden katlederek, gençleri zorla örgüte katarak, bölgedeki halka baskı yaparak bir zafer elde edemeyeceğini anlardı.

bu vatana düşman her kim varsa, ister terör sempatizanı olsun, yüce türk yargısı tarafından; ister dağdaki terörist olsun, şanlı türk ordusu tarafından en kısa sürede cezalandırılacağına eminim.

sözlükte de açık açık terör propagandası yapan şahısların girdilerini, ilgili mercilere bizzat ihbar edeceğim.

türkiye cumhuriyeti'nde yaşayıp, bu ülkeye hainlik eden, bu ülkenin bölünmesini isteyen, binlerce masum insanı sadece türk oldukları için vahşice katleden, türk topraklarında olduğu için ormandaki ağaca bile düşman olan bu alçak teröristleri savunamazsınız!

acı ve provakasyon sonucu dile getirilmiş cümle.
çocuğu faşist bir saldırı sonucu öldürülmüş bir babanın çaresizlik içersinde kendi ırkına sığındığı cümledir.
provoke olmalı mıydı? hayır kesinlikle! çünkü amaç zaten bu değil mi burada iki ırk arasında yapılmak istenen...
elbette ki kaybının acısıyla anlaşılır bir durum mu evet. şimdi provoke olmaması gerekenler bu başlığı açıp yükselen yazar arkadaşlardır diye düşünmekteyim. sağduyu gösterilmeli ve anlayışla karşılanmalı demekteyim ben tabii linç yemezsem.

acıyla değil sancıyla söylenmiş.. evet sancı
adamın bariz sancısı var ve kusmuş.
sarhoşlarda olduğu gibi, bilinçaltı hortlayıp şov yapmış.

şuursuz yapılana bakın, şuurluyken riyakar olur insan.

nerdeymiş bu kürdistan denen kenef. içine sıçayım o kenefin.

olmayan bir yerin kızı da olmaz.
hayali kürdistan olanın yeri kabristan dahi olmaz.

bir yazar arkadaşımın tabiri ile pembe mabadli, başka birinin tabiriyle tatlı su solcu libosu olarak buraya fikirlerimi bırakıyorum.
1. pkk sempatizanları ya da pkk seviciler de aynı sizin gibi faşisttir.
2. baba her ne kadar acılı her ne kadar dolu olsa da söylediklerinin suç olan kismi nedeniyle cezası hukuk çerçevesine verilmelidir
3. pek bir terör örgütüdür ve hep ile organik bir ilişkisi bulunmaktadır.


şimdi sevgili faşist kardeşlerim dusuncelerimizi net bir ifade ile buraya bıraktıktan sonra, artık bu ülkenin resmi kurumlardan gerekli izinleri alarak siyaset yapan bir partinin ilk merkezinin birileri tarafından yönlendirilmiş, çal çaput adamlar tarafından basıldığı ve gencecik bir kızın öldüğü gerçeğine dönebilir miyiz ? yok öyle hep sazı bildiğiniz yerden çalmak...

son olarak büyük resim cozucu arkadaşlar... oynanan kirli oyunun gerçekten hiç mi farkında değilsiniz. bu ülkenin milli damarını sizin gibilerin temsil etmesi be kadar acı.

kopan yaygara üstüne videoyu kürt bir arkadaşıma izlettim ve içinde böyle bir ifade yer almadığını söyledi. üstüne ben de oturup dikkatli dikkatli birkaç kere izledim ve amcanın kürdistan dediğini duymadım. neresinde söylediğini duyan varsa mesaj atsın lütfen.

bilerek isteyerek , utanmadan bölücülük yapanlara artık diyecek bir şey yok. lakin bu olayda ne düşünmesi gerektiğini bilmeyen kardeşlerim , bunlar öyle mahlukatlar ki kendi kendilerini öldürüp "devlete" saldırırlar. hükümete değil bak devlete. bu olayda da aynı durum var. nitekim son anda allah'ın işi ya işte toplantı erteleniyor , koca yerde sadece o kız kalıyor falan. kurban etmişler işte bu çok net. babası da bunu bildiği için böyle açıklamalar yapabiliyor. hatta ondan sonra dün diyarbakır da akp binasına saldırdılar. siz birleştirin artık kafanızda.
tanım : bir adamın bir canlı için verdiği röportaj.

geçen gün, bir kızcağız ölmüş diye duyar kasıyordum halbuki. şimdi düşünüyorum da, eğer o kız da böyle düşünüyorduysa ölümü benim için dağdaki bir alçağın, namerdin ölümünden farksızdır ve ortadaki suç gözümde sadece halkın huzurunu bozacak eyleme kadar düşebilir.

kürdistan diyenin ağzı kırılmalı, pkk destekleyenin kafası ezilmeli, nerede bulunurlarsa yok edilmelilerdir. bu bir milli güvenlik sorunudur, bir beka sorunudur; cb'nin sürekli dile getirdiği abuk sabuk beka(!) sorunlarından da değildir.

evet, faşistim. sizin gibi şimdi burada yazamayacağım şeyler olmaktan yeğdir. benim gibi tatlı bir adamı bile çileden çıkartıyorsunuz.

not: hdp, akp tarafından korunan ve bu yüzden kapatılmasına yönelik isteklerin görmezden gelindiği bir partidir. kurulmasına verilen izin akp'nin çıkarlarına vereceği hizmetten ötürüdür. akp, hdp'yi sürekli olarak muhalefetimize yamamaya çalışmakta, seçmen(özellikle kendi seçmeni) gözünde muhalefetin prestijini aşağılara çekmek için kullanılmaktadır.

coğrafyanın bedeni olmak...

babannesi, büyükannesi ve dedesi farklı ülkelerden göç eden, türkiye cumhuriyeti resmî dilini konuşmak konusunda ısrarcı olan, türkçe eğitim veren okullarda eğitim gördüğü için hiçbir sorun çıkarmayan bir ailenin çocuğu olarak oncelikli olarak aileye sabırlar diliyorum. evlat acısı bizlerin üzerine yorum yapabileceği bir acı değildir, olamaz.

ancak bu ülke toprakları içinde ki türkiye'den bahsediyorum arkadaşlar. büyük harfler ile yazmama gerek yok. türkiye. hepimiz gibi türkiye cumhuriyeti kimliği taşıyan ana babalar bu insanların aslanlarım dediği insanlar yüzünden 20 yaşında oğullarını kaybetti. ve askerler tarafından o haber bu ailelere verildiği zaman vatan sağolsun dediler, öyle ağladılar sessiz sessiz.

hangi cezanın kaç yıl getireceğini bilen bir insan olarak vatan ve ana kuzusu gencecik çocuklar üzerinden bir eleştiri elbette sunmayacağım. gariban çocuklar öldürüldükten sonra bu ülke topraklarında ne değişti onun eleştirisini dokunulmazlık sahibi siyasiler yapsın.

çocuğu terör saldırısında ölen bu insanlar haberi alır almaz acı ile kürt düşmanlığı yapmıyorsa, tüm kürtlere ölüm çığlığı atmıyorsa, vatan sağolsun diyip sessiz sessiz ağlıyorsa, onların yaşadığı acı değil mi? senin çocuğun zamanı geliyor diye askere alınıyor ve terör saldırısında ölüyor. bu haberi alır almaz kaç anne baba provokasyon yapmış? bu babanın acısı acı da o insanların acısı acı değil miydi?

hep diyorum, demeye devam edeceğim. çok farklı köylere gittim, uçurum kenarından yolculuk yaptık, 1-2 saat sürdü köylere ulaşmak. biri de devlet bize bakmıyor demeyen insanlardı. hiçbiri devlet düşmani değildi. bu insanların çocukları ölüyor askere alındığı zaman. peki neden sadece kürtlerin mağduriyetini sürekli haklı bulmak zorundayız bizler? yani türkiye'de sadece şehirliler yok. köylüler var ve doğu karadenizliler gördüğüm kadarıyla markete gitmek için 45 dakika uçurum kenarında yolculuk yapıyor. devlet şuraya yol yapmıyor diye silahlanmıyor. bu insanlarda mağdur. ben de mağdurum arkadaşım. ben istanbul'un göbeğinde 1.5 saat boyunca dolmuş bekledim, kartım yoktu otobuse binemedim, taksi param yoktu. yağmur altında bekledim. türkiye'de herkes olumsuz şartlarda yaşıyor. cogu insan çöplerden yemek topluyor. romanlara bak. hepsi sefil halde. hangisi mağduriyet bahanesi ile silahlanmış?

yani arkadaşlar türk düşmanı olmak, terörü desteklemek, terörü övmek için kimsenin haklı sebepleri yok. yaaaa ama baba acısından öyle konuşuyor çünkü bunlar mağdur edilmiş insanlardır diye düşünerek yorum yapmayın.

bir insan terör örgütünü destekliyorsa acıya ihtiyacı yok. şehit haberi geldiği zaman bayram yaptıklarını daha önce gördüm.

bu kadar toplumdan kopuk olmayın. çıkın biraz köyleri gezin, uçurum kenarından yolculuk yapın, bir köye ulaşmak için 2 saat yolculuk yapın. türkiye'de sadece doğu geri kalmış değil. çok fazla geri kalmış köy var. yolu yol değil, marketi okulu yok.

ve bunlardan bahsedenler bu saldırıyı destekleyen insanlar değil. babanın cümlelerini de bırakın eleştirelim. babanın cümlelerini eleştirmek tüm kürtleri mağdur etmiyor, etmemeli. buradan mağduriyet yaratamazsınız.

türkiye'de yapilan terör saldırılarında türk kürt ve belki turist çok insan öldü gençler. birkaç sene öncesini ayrıca unutmayın. hepimiz aslında diken üstünde yaşıyoruz.

saldırıyı kınıyorum. evet.

not: bir mesaj sonrası ekleme yapma gereği duydum. vatansever kürt insanlar tanıdım. ıclerinden terör yanlısı olanların cümleleri türk topraklarında yaşamaktan herhangi bir rahatsızlık duymayan kürtleri etkilemez, etkilememeli. hepsine sevgi ve saygılarımı iletirim.

militan bir babadır. kızını öldüren militandan farkı yoktur.

günlerden birgün youtube videosu izliyorum...
ve çıkan yaşlı amca dedi ki.
" sığır mı ? türkiye'de çok"
ne kadar haklıymışsın be amcam.

kürdistan neresi oluyor diye sormak lazım. verilen cevaba göre tepki vermek gerekir. yoksa türkiye'nin sınırlarını afrikaya kadar da çekebiliriz yani...

''bana biraz abartıyor gibi geldi, alsın bu çayı içsin. '' mi denir yoksa... evlat ölmüş, ocağa ateş düşmüş.hey gidi hey