yazar: behçet çelik
yayım yılı: 2010
behçet çelik'in on dört öyküden oluşan bu kitabında yalnızlık ve ıssızlık temaları üzerinden, huzursuzlukları, yarım kalmışlıkları ve içimizdeki derinlerdeki acıları dokunaklı bir dille anlatır.
yayım yılı: 2010
behçet çelik'in on dört öyküden oluşan bu kitabında yalnızlık ve ıssızlık temaları üzerinden, huzursuzlukları, yarım kalmışlıkları ve içimizdeki derinlerdeki acıları dokunaklı bir dille anlatır.
-haldun taner öykü ödülü, 2011.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "insan olun biraz" tarafından 16.12.2024 14:04 tarihinde açılmıştır.
1.
bir behçet çelik kitabıdır.
behçet çelik türk edebiyatında öykücülüğün en önemli isimlerinden biridir benim için. yazdığı her öykü sakin uzun sürmüş bir zamanın torunları gibi. bu kitap da diğer kitapları kadar iyi. hatta haldun taner öykü ödülünü kazanacak kadar iyi bir kitap.
kitaptaki bütün öyküler gayet başarılı idi. okurken insanın zihnini duvardan duvara dolduran, hatta ne yalan söyleyeyim bazen kendi dünyasına dönüp bakma ve onu daha iyi anlamlandırma isteği uyandıran öykülerden oluşuyor kitap.
on dört öyküden oluşan bu çok da hacimli olmayan kitapta bütün öyküler benzer bir izlek çerçevesinde toplanıyor aslında.
öyküler genel itibariyle öykü kahramanlarının zihinlerinde şekilleniyor. okur öykünün kahramanının düşünceleri eşliğinde yol alıyor on dört öyküdeki yolculuk boyunca.
ailesi ile, sevdikleri ile, sevmesini umdukları ile yarım kalmış insanların hikayelerinde hep bir tamamlanmamışlık duygusu seziyor kitabı okuyanlar.
behçet çelik okumak her zaman keyiflidir. behçet çelik'in gösterişe kaçmayan, sade ve duru anlatımıyla nefis öyküler okudum kitap boyunca.
şiddetle tavsiye ettiğim bir öykü kitabıdır.
behçet çelik türk edebiyatında öykücülüğün en önemli isimlerinden biridir benim için. yazdığı her öykü sakin uzun sürmüş bir zamanın torunları gibi. bu kitap da diğer kitapları kadar iyi. hatta haldun taner öykü ödülünü kazanacak kadar iyi bir kitap.
kitaptaki bütün öyküler gayet başarılı idi. okurken insanın zihnini duvardan duvara dolduran, hatta ne yalan söyleyeyim bazen kendi dünyasına dönüp bakma ve onu daha iyi anlamlandırma isteği uyandıran öykülerden oluşuyor kitap.
on dört öyküden oluşan bu çok da hacimli olmayan kitapta bütün öyküler benzer bir izlek çerçevesinde toplanıyor aslında.
öyküler genel itibariyle öykü kahramanlarının zihinlerinde şekilleniyor. okur öykünün kahramanının düşünceleri eşliğinde yol alıyor on dört öyküdeki yolculuk boyunca.
ailesi ile, sevdikleri ile, sevmesini umdukları ile yarım kalmış insanların hikayelerinde hep bir tamamlanmamışlık duygusu seziyor kitabı okuyanlar.
behçet çelik okumak her zaman keyiflidir. behçet çelik'in gösterişe kaçmayan, sade ve duru anlatımıyla nefis öyküler okudum kitap boyunca.
şiddetle tavsiye ettiğim bir öykü kitabıdır.
devamını gör...