eğitim sistemini ticarete çevirmek

ülkemizin gerçeği... artık okumak için okuyoruz. eğitimi para ile alıyoruz ve para ile biryerlere geliyoruz. paran yoksa artık ülkemizde eğitim de yok...

sağlık sistemi de ticarete çevrildi zaten. problem yok. oyna devam....

adım adım sosyal devletten uzaklasıyoruz farkında mısınız?

ben tüccar değilim, eğitimciyim.

son zamanlarda özellikle mesleğinde uzun seneleri geride bırakmış, devlet okulunda görevli bir öğretmenle konuşmadığınızı düşünüyorum. gerçi yaptıklarına konuşmak da denemez. daha çok tüm insanlığa hönkürüyorlar.
eğitim dediğimiz şey sadece formülleri ezberletmek, okuma-yazmayı öğretmekle ilgili değildir. çocuğa öz güven kazandırmak, sosyal ilişkilerini temellendirmektir. insanlar tam olarak da bu yüzden kolejlere gidiyor. öğretmenleri mental ve yeterlilik konusunda denetlemeyen devlet yüzünden; kimse sınıf annesi gibi veliler ve öğrenciler arasında ayrımcılığa yol açan tonla sorunla uğraşmak istemiyor.

ee koskoca ülkeyi babalarının şirketiymiş gibi yönetiyorlar elbette onun içindeki kullanışlı herşeyi ranta dönüştürecek oradan da menfaat elde edecekler.

bir ülke düşünün sağlık bakanı hastane sahibi, milli eğitim bakanı okul sahibi, turizm bakanı otel sahibi bunlar hep tesadüf mü zannediyorsunuz?

amaçları buydu zaten, sarı öküzü vermeyecektik aga bireysel olarak bunda payım yok ama toplumsal olarak bunu hakettik hatta daha da fazlasını.

sadece akp'nin suçu değildir. canımız, ciğerimiz, layikliğin yılmaz bekçisi 2223 yıllık geleneğe sahip türk silahlı kuvvetlerinin katkısı çok büyüktür eğitimin ticaret haline gelmesinde.
özerk üniversite kavramını yok edip yök denetiminde yüksek liselere çeviren ihsan doğramacıya bu başarısından dolayı ilk özel üniversiteyi kurma izni veren tsk'dır. daha önce kurulan özel üniversiteler anayasaya aykırı olduğu için kapatılmıştı. tsk, bilkent konusunda anayasayı açık açık çiğnemiş kimse de ses çıkartmamıştır.
bu işin bir ayağı.
diğer ayağı ilk ve orta eğitime vurulan darbedir. önce sünni müslümanlık dininin anlatıldığı din dersi zorunlu hale getirilmiş, öğretmen okullarından mezun olup atanan öğretmenlerin bozit olmasına özel önem verilmiştir. müfredat da ona göre düzenlenmiştir. öyle ya ülkenin başına ne geldiyse okumuş adamlardan gelmiştir. böylece bugüne dek geldik. insanlar çocuklarını daha iyi eğitim alır sanarak paralı okullara gönderiyorlar. oysa son ürün kalitesine baktığımızda görüyoruz ki devlet okulundan mezun olan da özel okuldan mezun olan da aynı kalitede. bomboş. ysk sonuçları gösteriyor zaten, 64 bin sıfır çeken çocuk ve 2.36 matematik ortalaması.
bilkent'te okuyan çocuklar bizim şirkete staj için başvururdu. biz de epey bir bilkent öğrencisi aldık. >>>000000<<<< kaliteydi istisnasız alayı. buyrun özel ve en kaliteli üniversite.

özel okullar, dershaneler, eğitim merkezleri vb. kurumlar bunun bir sonucudur. oysaki kaliteli eğitime her türk çocuğu rahatlıkla ulaşabilmelidir lakin kapitalist sermaye ve hükümet işbirliği buna asla müsaade etmeyecektir. bu iğrenç işbirliğinde hükümet eğitimde kaliteyi bilinçli bir şekilde düşürüp çocuğunun gerçekten iyi bir yere gelmesini isteyen aileleri kapitalist sermayenin kucağına bırakmıştır. burada özel okullara ek bir parantez açmak gerekebilir. çünkü birçok ailenin özel okul tercih etme sebebi kaliteli eğitimden ziyade çocuğunun daha güvenli bir ortamda eğitim görmesini istemesidir. zaten bu da apayrı bir konu olan istilacılara çıkmaktadır ki bu konuda olan görüşlerimi ifade etmem küfürsüz bir sözlük mottosu ile kurulan normal sözlükte namümkündür. tünelin ucu maalesef zifiri karanlık görünüyor, tanrı karabasan gibi türk milletinin üstüne çöken bu leş zihniyetten bizi ve ülkemizi bir an evvel kurtarsın.