orijinal adı: friends, lovers and the big terrible thing
yazar: matthew perry
yayım yılı: 2022
friends dizisi oyuncusu matthew perry'nin yaşamı hakkında kaleme aldığı eseridir. okurlarına ve fanlarına şöhrete uzanan hayat hikayesinde yaşadığı olayları aktarmaktadır.
yazar: matthew perry
yayım yılı: 2022
friends dizisi oyuncusu matthew perry'nin yaşamı hakkında kaleme aldığı eseridir. okurlarına ve fanlarına şöhrete uzanan hayat hikayesinde yaşadığı olayları aktarmaktadır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "zamansız kelebek" tarafından 04.01.2024 15:47 tarihinde açılmıştır.
1.
sevenleri olarak artık bu dünyada olmayışına hâlâ inanamadığımız matthew perry'nin yazmış olduğu 272 sayfalık eserdir.
kitap hi, my name is matthew, although you may know me by another name.
my friends call me matty
and ı should be dead sözleri ile başlıyor.
kitap hi, my name is matthew, although you may know me by another name.
my friends call me matty
and ı should be dead sözleri ile başlıyor.
devamını gör...
2.
friends dizisi ile tanıdığımız
matthew perry'nin yazmış olduğu 272 sayfalık eser; otobiyografi/ anı türünde yer aldığı söylenebilir.
oyuncunun hayatı, babasız çocukluk geçirmesi, aile kavramının eksikliğinin onun ruhunda ne derin yaralar açtığı, oyuncu olmaya karar verişi, hastalığı ve onun yüreği kitabın ana teması.
kimse başına gerçek anlamda kötü bir şey geleceğini düşünmez, tâ ki gelene kadar.
matthew perry'nin yazmış olduğu 272 sayfalık eser; otobiyografi/ anı türünde yer aldığı söylenebilir.
oyuncunun hayatı, babasız çocukluk geçirmesi, aile kavramının eksikliğinin onun ruhunda ne derin yaralar açtığı, oyuncu olmaya karar verişi, hastalığı ve onun yüreği kitabın ana teması.
kimse başına gerçek anlamda kötü bir şey geleceğini düşünmez, tâ ki gelene kadar.
devamını gör...
3.
friends dizisinin büyük yıldızı matthew perry'nin yazmış olduğu 268 sayfalık eser olup anı türünde yer alıyor.
öncelikle okurken ağlamamak imkânsız olsa da ağlamadan okumayı başarmak oldukça zor.
oyuncunun hayatı kendi ağzından her şeyiyle olduğu gibi anlatılıyor; parçalanmış bir ailede büyümek, ebeveynlerinin yeniden evlenmesi, üvey kardeşinin olması, babasıyla arasındaki uçurum, iletişimsizliğin verdiği acı, hayatta tam olarak ne olacağım hissi, en sonunda oyuncu olmak, madde kullanımı, servetinin büyük bölümünü terapiye yatırması, iyileşmek istemesi, çaresizliği, her zaman herkesi güldüren kişi olma sorumluluğunu üstüne alması, hayatta yaşadığı zorluklar, hayatta yaşadığı mucizeler, friends ile birlikte kendini bir anda bütün dünyanın tanıdığı biri olarak bulması, şöhretin getirdiği kimlik bunalımı, nihilist olup bir anda her şeyi boş ve anlamsız bulması, yazarın hissettirdiği şeylerdendi.
yazarın aslında hem ölmek hem yaşamak istediğini açıkça görüyoruz, çünkü yaşadığı acının bir sonu yok, madde kullanımını bırakamamak, hayatta hayal kırıklığına uğramak, istediklerini belki de tam olarak başaramamak, ölmek istemesine neden olabilir.
ama yaşamak isteyen bir adam da görüyoruz.
yazar okurdan hiçbir şeyi saklamıyor, cinsel yaşamı, arkadaşlık ilişkileri, iç dünyası ve gözlemleri, duyguları ve düşüncelerini olduğu gibi yazıyor. asla ket vurmadan ve değiştirmeden, bu kitabı önemli yapan da buydu sanırım, onu tanımak için bulunmaz bir nimet oluşu...
öncelikle okurken ağlamamak imkânsız olsa da ağlamadan okumayı başarmak oldukça zor.
oyuncunun hayatı kendi ağzından her şeyiyle olduğu gibi anlatılıyor; parçalanmış bir ailede büyümek, ebeveynlerinin yeniden evlenmesi, üvey kardeşinin olması, babasıyla arasındaki uçurum, iletişimsizliğin verdiği acı, hayatta tam olarak ne olacağım hissi, en sonunda oyuncu olmak, madde kullanımı, servetinin büyük bölümünü terapiye yatırması, iyileşmek istemesi, çaresizliği, her zaman herkesi güldüren kişi olma sorumluluğunu üstüne alması, hayatta yaşadığı zorluklar, hayatta yaşadığı mucizeler, friends ile birlikte kendini bir anda bütün dünyanın tanıdığı biri olarak bulması, şöhretin getirdiği kimlik bunalımı, nihilist olup bir anda her şeyi boş ve anlamsız bulması, yazarın hissettirdiği şeylerdendi.
yazarın aslında hem ölmek hem yaşamak istediğini açıkça görüyoruz, çünkü yaşadığı acının bir sonu yok, madde kullanımını bırakamamak, hayatta hayal kırıklığına uğramak, istediklerini belki de tam olarak başaramamak, ölmek istemesine neden olabilir.
ama yaşamak isteyen bir adam da görüyoruz.
yazar okurdan hiçbir şeyi saklamıyor, cinsel yaşamı, arkadaşlık ilişkileri, iç dünyası ve gözlemleri, duyguları ve düşüncelerini olduğu gibi yazıyor. asla ket vurmadan ve değiştirmeden, bu kitabı önemli yapan da buydu sanırım, onu tanımak için bulunmaz bir nimet oluşu...
devamını gör...