lisede, sizi sözlü yapacak ve muhtemelen kazık soru soracak hocanın öğenciye hitap sözüdür.
devamını gör...
geometri ve matematik derslerinde sırf bu lafı duymak için derse aşırı ilgisiz davranıp, konuşurdum birileriyle. hoca oltaya takıldıktan sonra şovum başlardı *
devamını gör...
vaktinde matematik derslerindeki korkulu rüyam olan davet cümlesi.

bir keresinde "hocam ben kalkmaktan bıktım siz tahtaya kaldırmaktan bıkmadınız" demiştim. yusuf hayaloğlu'nun dediği gibi, 'matematik ağır geliyordu...' ben zaten gözü derste olan bir çocuk olmadım hiç, kendini derse verse...' yalanının öğretmenler arasında birincisiydim. kendimi hiç derse vermedim.

sn. hocam, bilmediğim şeyi size nasıl çözümleyeyim? bu parantezler, çarpılar eksiler bana çok yabancı geliyor.
devamını gör...
lise ve okuduğum ilk üniversite boyunca çoğunlukla denk gelmediğim, sonra gidip 2. üniversitede, 36 yaşında nasiplendiğim cümle. "gel tahtada çöz" buyruğuna küçük çocuk gibi kuzu kuzu uymak çok garipti. üstelik matematikte, hayatım boyunca ilk kez gördüğüm bir konu başlığına ait bir soruydu. bir şekilde alnımın akıyla çıktım ama korkunç bir histi. hiç sevmem tahtaya kaldırılmayı.

yalnız ortaokulda sadece türkçe derslerinde 2 kişi sürekli tahtadaydık. konuyu en iyi kavrayan kişiler olarak -hocanın "başkasını kaldırıp da içimi baymayayım" düşüncesi nedeniyle olsa gerek- nöbetleşe kalkıp cümle çözümlüyorduk. onu saymıyorum çünkü resmen tahtanın kenarındaki demirbaş eşya gibi olmuştuk artık. buna rağmen güzel günlerdi.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"gel bakalım tahtaya" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim