1.
işgüzar sınıf başkanları tarafından sorumluluk bilinci dahilinde yapılan eylem. yazılanların hoca tarafından nasıl bir işleme tabi tutulacağı hocanın o anki psikolojisine bağlıdır. hoca eğer iyi bir anındaysa tahtadaki isimler silinir herhangi bir işlem yürütülmez, ancak tam tersi durumlarda işlem tahtadaki isimlerin dövülmesinden sıra dayağına kadar uzar giderdi.
devamını gör...
2.
lisede iken yaptığım hatta önünde resim çekildiğim eylem.
birini de yazmayacaksak niye başkan oluyoruz?
ben başkan değildim, başkan yardımcısı idim.
hep o başkanın işgüzarlıkları.*
birini de yazmayacaksak niye başkan oluyoruz?
ben başkan değildim, başkan yardımcısı idim.
hep o başkanın işgüzarlıkları.*
devamını gör...
3.
benim öğrenim gördüğüm okulların sınıflarında, bu işi yapanlar genellikle görevini kötüye kullanan kişilerdi.
beni sevmedikleri için sürekli tahtaya ismimi yazarlardı. neyseki okul hayatımda asla bu yüzden bir ceza almadım.
beni sevmedikleri için sürekli tahtaya ismimi yazarlardı. neyseki okul hayatımda asla bu yüzden bir ceza almadım.
devamını gör...
4.
şimdi düşününce bu işi genelde benim yaptığımı fark ettim. saçma bir şeymiş. şimdiki ben o zaman olsaydım yapmazdım mesela. zaten neredeyse sabahtan akşama kadar oturup ders dinliyorduk. bir de çocuklar doğaları gereği hareketli varlıklar, ne diye ders aralarında konuşmasına mani olunuyordu acaba? adı yazıldıktan sonra hala konuşanları da hoca kızacak falan diye susturmaya çabalıyordu sınıf başkanları bir de. bu başkanlık sistemlerindeki korku psikolojisine ayarım.
devamını gör...
5.
sınıf başkanına rüşvet verince misal beni tahtadan silersen sana harçlığımla bonibon alcam gibi isminin kenarına atılan çarpılardan kurtulunabiliyordu.
devamını gör...
6.
şöyle olurdu:
konuşanlar: (berat hariç)
beni saymazlardı. zaten hoca sınıfa geldiğinde benim kesinlikle konuştuğumu bilirdi, adam yerine koyulmadık be kardeşim, kimse inanmadı bize...
konuşanlar: (berat hariç)
beni saymazlardı. zaten hoca sınıfa geldiğinde benim kesinlikle konuştuğumu bilirdi, adam yerine koyulmadık be kardeşim, kimse inanmadı bize...
devamını gör...
7.
liselerde bile gözükür iyi bir başkanınız varsa hoca tam girdiği anda tüm konuşanlar silinir
devamını gör...
8.
ilk ve ortaöğretim hayatımda sınıf başkanlığı yaptığım dönemde benimde yaptığım bir eylemdi. şimdiki aklım ve bilincim olsa asla yapmazdım. bi kere disiplini sağlama ayağına düşünceye ket vuran bir yöntemdi. kaldi ki disiplini de saglamiyordu tam manasıyla. konuşmak isteyenler "yaz lan yazmazsan" diyip yine konusuyor huzuru bozuyordu zaten. suistimal edip oyuna cevirenler de oluyordu. o yuzden diyorum simdiki aklim olsa kesinlikle yazmazdim ve boyle bir uygulamaya karsi cikardim.
çocuklarimiza ve gençlerimize belirli sınırlar çerçevesinde özgür bir konuşma ortamı sağlamalıyız. çocuk yaşlarda pısırık, sessiz sedasız, haklarını savunamayacak derecede sindirilmiş, bilgi paylaşımı yaparken bile engellenmiş şekilde yetiştirilen her birey ilerde sadece kendi hayatını zehir etmekle değil topluma da fayda sağlama fırsatını kaçırmış oluyor. ödül-ceza mekanizmalarını kesinlikle gözden geçirmemiz gerekiyor. konuşan ögrencilerin isminin kendi arkadaşı tarafından tahtaya yazılmasını istemekten ziyade çocuklara ya da gençlere ne zaman nerede nasıl konuşulacağını gereksiz ise konuşulmaması gerektiğini öğretmemiz gerekiyor. bunun için de tabi gençlerin otokontrol mekanizmasını geliştirecek yöntemler belirlememiz şart.
çocuklarimiza ve gençlerimize belirli sınırlar çerçevesinde özgür bir konuşma ortamı sağlamalıyız. çocuk yaşlarda pısırık, sessiz sedasız, haklarını savunamayacak derecede sindirilmiş, bilgi paylaşımı yaparken bile engellenmiş şekilde yetiştirilen her birey ilerde sadece kendi hayatını zehir etmekle değil topluma da fayda sağlama fırsatını kaçırmış oluyor. ödül-ceza mekanizmalarını kesinlikle gözden geçirmemiz gerekiyor. konuşan ögrencilerin isminin kendi arkadaşı tarafından tahtaya yazılmasını istemekten ziyade çocuklara ya da gençlere ne zaman nerede nasıl konuşulacağını gereksiz ise konuşulmaması gerektiğini öğretmemiz gerekiyor. bunun için de tabi gençlerin otokontrol mekanizmasını geliştirecek yöntemler belirlememiz şart.
devamını gör...
9.
sınıf başkanıydım küçükken.
kendimi yazar çıkar cezalandırırdım.
hala adilim.
kendimi yazar çıkar cezalandırırdım.
hala adilim.
devamını gör...
10.
yanında çarpısı çok olanlar mafya, çete lideri falan oldular.
mesela sedat peker'in hiç çarpısı olmadığını düşünebiliyor musunuz? hayır.
mesela sedat peker'in hiç çarpısı olmadığını düşünebiliyor musunuz? hayır.
devamını gör...
11.
yanında çarpısı çok olanlar mafya, çete lideri falan oldular.
mesela sedat peker'in hiç çarpısı olmadığını düşünebiliyor musunuz? hayır.
mesela sedat peker'in hiç çarpısı olmadığını düşünebiliyor musunuz? hayır.
devamını gör...
12.
birkaç dönem sınıf başkanlığı/yardımcılığı yaptım. çocukken nereden duymuşsam bir yenilik yapıp 'af yasası' çıkarırdım. önce konuşanları tahtaya yazar sonra sessiz kalana af çıkarır adını silerdim. adının yanında çarpı varsa çarpıları silerdim falan. sen o yaşta sen tansu çiller misin be kızım neyin genelgesi, yönetmenliği, khk'sı??
devamını gör...
13.
bir yerde okumuştum;
tahtaya konuşanları değil de, konuşmayanları yazılsa idi, konuşmaya hakkını aramaya sevk edilse idi!!!
bizde konuşmak, hakkını aramak genellikle pek tasvip edilmez; bu cümleden olarak siyasi partiler veya stk larda bu tarz fikirlerini dile getiren kişiler sevilmez, ve olabildiğince hızlı bir biçimde gruptan uzaklaştırılır, artık ihraca sevk vs gibi.
birde bizim okullarda, yazılı kağıdına itiraz edilmesi durumunda, öğretmenin kağıdı tekrar kontrol etmesi ve (sözde) fazladan verdiği notu geri alması; hiç istisnasız itiraz durumunda not düşer; bu bir nevi öğretmenin nota itiraz etmeme mesajı vermesidir. örneğin not 82 iken, itiraz etme sonucunda not 68 e kadar düşmesi durumudur.
demokrasi kültürü yerleşmesi için, öncelikle öğretmenlerimizin, nota itiraz başta olmak üzere tüm konularda çocuklara örnek olmalarıdır.
tahtaya konuşanları değil de, konuşmayanları yazılsa idi, konuşmaya hakkını aramaya sevk edilse idi!!!
bizde konuşmak, hakkını aramak genellikle pek tasvip edilmez; bu cümleden olarak siyasi partiler veya stk larda bu tarz fikirlerini dile getiren kişiler sevilmez, ve olabildiğince hızlı bir biçimde gruptan uzaklaştırılır, artık ihraca sevk vs gibi.
birde bizim okullarda, yazılı kağıdına itiraz edilmesi durumunda, öğretmenin kağıdı tekrar kontrol etmesi ve (sözde) fazladan verdiği notu geri alması; hiç istisnasız itiraz durumunda not düşer; bu bir nevi öğretmenin nota itiraz etmeme mesajı vermesidir. örneğin not 82 iken, itiraz etme sonucunda not 68 e kadar düşmesi durumudur.
demokrasi kültürü yerleşmesi için, öncelikle öğretmenlerimizin, nota itiraz başta olmak üzere tüm konularda çocuklara örnek olmalarıdır.
devamını gör...
14.
zamanında yapmayı en bir sevdiğim aktiviteydi.
ortaokul boyunca ne sınıf başkanı, ne de yardımcısı oldum. sınıfın geneli severdi beni, bir şekilde seçilen kişilerin de üzerinde hareket ederdim her konuda. sınıfın en azılılarıyla bile ortamımız vardı bu tahtaya yazma konusunda. zira herkes bilirdi ki, öğretmen içeri girmeden önce duvara kadar uzanan çarpılar dahil hepsini silerdim. yazarken bile sırıtmaya başladım, evet evet buldum ışınlanacağım seneleri.
ortaokul boyunca ne sınıf başkanı, ne de yardımcısı oldum. sınıfın geneli severdi beni, bir şekilde seçilen kişilerin de üzerinde hareket ederdim her konuda. sınıfın en azılılarıyla bile ortamımız vardı bu tahtaya yazma konusunda. zira herkes bilirdi ki, öğretmen içeri girmeden önce duvara kadar uzanan çarpılar dahil hepsini silerdim. yazarken bile sırıtmaya başladım, evet evet buldum ışınlanacağım seneleri.
devamını gör...