haydi sarhoşlar koşun

(bkz: mal beyanı)

içkiyi içip şişesini bu adamlara mı sokuyorsunuz? niye bu kadar feveran ediyorlar?
alkolden değil de şişeden şikayetleri var sanki.

genellikle yapılan en büyük yanlışlardan biri de budur işte dostlarım, başkası adına, etrafındaki algıya göre algıladığın biri hakkında onun ağzından konuşur gibi yazmak. sanki kırtasiyeci, bilmem neci kendi insanlığı için dükkanını kapatmış. ortada seçenek sunulmayan bir durum var. alkol zararlı tamam ama kimse zorla içmiyor ki arkadaşım, isteyen alıyor içiyor.
ayrıca içki benim zorunlu ihtiyacım, biz böyle bütün alkol kullananlar hep ayyaş takılıyoruz zaten(!). peki ya iğne atsan düşmeyecek kongreler de mi ihtiyaçtı ?

dünyanın bütün entlerine meşruiyetlerini sorgulatan beyan. dağda ki ağacın meşruiyeti ile yeni akit için kesilenin ki bir mi?

düzenli alkol kullanımının virüse karşı etkili olduğunu söyleyen bilim adamları da var. akit yazarları yine işine geleni almış her zamanki gibi. cuma, bayram veya vakit namazların da millet hâlâ hınca hınç camileri doldurup yerde ki piri pisliği, tozu toprağı soluyor. sosyal mesafe yine sıfır. o ne olacak ona hiç deyinmemiş. deyinmek yemez çünkü.

özetle akit her zamanki gibi dedirten olay.

ıçki: her türlü içilen sıvıları tanımlar. alkollü içkiler ise zararlı olduğu kanıtlanmış ve içinde kimyasal adı da alkol olan madde bulunan içki demek . gerçekten ben hiç kimsenin içmesini istemem hem dinen hem de insanları düşündüğüm için fakat laik denilen bir ortamda ve sistemde olduğumuz için kimsenin hayatına da karışamayız. şuan ki mevcut iktidar almış olduğu o kararda yanlıştı bur nedeni yoktu ama şuanki bahsi geçen gazetenin de böyle bir yazı yazması çok saçma hatta aşırı derecede gazeteciliğe de hakarettir. umarim bu topraklar farklılıklarıyla bir arada mutlu saygılı ve özgür bir hayat görür. kimse ne içtiği şeyden ne de konuştuğu dilden inandığı inançtan öyekileştirilmez .

uzun uzun yazardım da ama kısa özet geçeyim. tuvalet kağıdı olarak bile kullanılmayacak gazetenin boktan köşe yazısı.

kendilerinden olmayana, kendileri gibi hastalıklı kafa yapıları olmayan her gruba, her insana öfkeyle yaklaşan bir yayın organındaki rezil köşe yazısı. bakınız bunlar kendilerini dindar addediyor, yani güzel ahlak sahibi olduklarını söylüyorlar bir bakıma. sana tokat atana diğer yanağını çevir diyen hz muhammed'in öğretilerini kendilerine rehber ediniyorlar sözüm ona. ve fakat kullandıkları dile bakın: öfke öfke...her an öfkeliler, nefret dolular.

velhasılı cumhuriyet ve atatürk düşmanlığını ideoloji kabul edenlerden de bu beklenir. keşke bu rezillerin her zırvalarını buraya taşımasanız.

biz sarhoşlar olmasak diyanetin maaşlı imamları maaşını alamaz, ezanlar susar ödediğimiz vergi ile kalkınan 17 bakanlık bütçe alamaz yetmediği gibi sağlık sistemi de çöker.

sizin tuvalet kağıdınızdan daha fazla katkımız var ülkeye.

evet koşuyorum, evden 100 metre uzaklıktaki tekele öyle bir koşuyorum ki usain bolt bile bu hıza çıkamaz.
koronalıyken namaza gidip 8 kişiye virüs 6 kişiye ölüm getiren dayının namaza gidişindeki o cani kararlılık bile benim irademden daha destekli olamaz.
tekelci abiyi öyle bir özlemişim ki mecnun leyla'yı bulsa murat abiyle benim aramdaki hoş sohbeti tutturamaz.
her şeyi geçtim benim içtiğim alkolden, birlikte olduğum kadından, kılmadığım namazdan, tutmadığım oruçtan sana ne kardeşim?

ben senin yüzüne vuruyor muyum:
5 vakit namaz kılıp çocuk pornosu izleyen sözde müslüman özde sapkınları?
yurtlarda ufacık çocukları taciz eden sakallı hacıları, hocaları?
tacizler araştırılsın diye verilen önergeyi kahkaha atarak reddedenleri?
bakara makara diyen milletvekilini?
o milletvekilini hali hazırda büyükelçi yapan reis-i cumhurunu?

kim daha çok zarar veriyor bu millete? adabıyla oturup günahını sevabını bilerek eylemlerini sonucuna katlanarak alkol içenler mi? yoksa her türlü şuursuzluğu, sapkınlığı arka planda yaparak göz boyamak için 5 vakit namaz kılanlar mı?

tam kapanma sürecindeki alkol satış yasağını eleştirenlere atıf yapan yeni şafak yazarı ali karahasanoğlu'nun ifadesi.



kaynak: www.mynet.com/yeni-akit-yaz...

bu cahiller şunu unutuyor şarapçıdan çok evliya çıkmıştır. adam bir tövbe eder hepinizi geçer. senin de beben kıbrısta alem yapar pudra şekeri çeker bilemezsin.

hayyam görseydi yüzlerine tükürürdü.

bilerek yapıyorlar boşverin. insanların sinirleri ile oynayarak birbirine düşürüp kaostan beslenme peşindeler. bu insanlar için şeref, onur zerre önemli değildir. aşağılık, zararlı organizmalardır. tasmaları da mevcut gücün elindedir.

iki yüzlü bakış açısı. bu gazetenin bir gün olsun hırsızlığın, haksızlığın, adam kayırmacılığın, kul hakkı yemenin de günah olduğunu anlatan bir yazısına denk gelmedim. varsa yoksa kadın düşmanlığı, alkol ve chape zihniyeti. e öyle olunca diyorum ki doldur be saki duble olsun.

millet bahçesinde kek yiyip yuvarlanayım

heeeyoooooo

gazete= paçavra. tuvalet kağıdı bile olmaz . yazan insanımsı kesinlikle eşit değildir gazeteci. ya bunlar nasıl türedi ülkenin kimyası bozuldu. tuhaf tuhaf adamlar gazeteci olmuş. çatlıyorlar ama cesaretleri yok hep söylüyorum.izmire gitmek istiyorlar mesela fırsat bulunca ama izmirlilere olur olmadık şeyler söylüyorlar. biz yapamıyoruz başkası da yapmasın kafası