hubris sendromu

antik yunanca bir kelime olan hubrisin kelime anlamı kibir, aşırı gurur anlamına gelmektedir. yani bir diğer adıyla kibir sendromu denebilir. genellikle siyasilerde görülmekle birlikte, ben bazı akademisyenlerde de var olduğunu düşünenlerdenim. bu kişilerin gerçeklik bağı oldukça zayıftır, aşırı özgüvenlidirler, başkalarını hor görürler, konuşurken ben değil "biz" kullanma mevcuttur ve kendini gizliden veya açıktan sürekli yüceltme eğilimi gösterirler. (bkz: güç zehirlenmesi)

hubris sendromu’nun özellikle politikacılarda görülen bir kibir hastalığı olduğu, bu kibrin ”tanrısal ego” boyutuna ulaştığı belirtiliyor. ”her şeyin belirleyicisi, karar vericisi, oluşturucusu, en doğru kararın o kişinin kendisinden çıkabilecek olduğu sanrısında olan bir ölümlü olmak çelişkisi” vurgulanıyor diyebiliriz.

denetimsiz, uzun süren iktidarlarda aşırı kibir hastalığı olarak tanımlanıyor.
kimseyi kaale almamak, kulak vermemek ve "her şeyi ben bilirim" türünden bir kibir ve insanüstülük inancı durumuna gelinmesidir.
iktidarlarda, bu belirti zaman içinde iktidarı kaybetme korkusuna dönüşebilir. gelmiş geçmiş iktidarlarda örneklerine sık rastlanır.

abartılı gurur ve başkalarını küçümseme durumundan muzdarip olanların sahip olduğu sendrom.

bu sendroma siyasi liderlerde sık rastlanıldığı bilinmektedir.
kitleleri etkisi altına alan kişi parayı da bulduysa kendisini tanrı bile zannedebilir.