hükümetler açısından futbolun işlevi

futbolun hükümetler açısından ne kadar önemli olduğu meselesidir. burada özetle yazmaya çalıştım. belki de herkesin bildiği ama bilmiyormuş gibi yaptığı bir mevzudur...

bir toplumu futbol ile yönetmek ve uyutmak, dizginlemek sanatı da denilmektedir buna. yani benim bulduğum bir şey değil bu.
siyasetin futbola girmesi demek futbolu her anlamda yönetebilecekleri anlamına da gelebilir. "ihtiyaç halinde."

#3377287

devletler açısından fitbolun işlevi.

bak, galatasaray başkanından ses çıkmıyor. iş işte geçenden sonra oyuncu getirecek. sadece geç kaldı algısı alacak; ama bu hareketiyle ne yapacak?

fener'i şampiyon yapacak. galatasaray şampiyonluğa giderken fener'in şampiyon olması ne gündem olur, ne kadar kazığı hafif gösterir ama!

izlemeyin kardeşim. başlığı açan yazara değil, topluma sitemim.
bakın futbol afyon diyen herkes, futbolu takip ediyor bu memlekette.
madem afyon izlemesene?
takım da tutma.
ignore et yani.
ama bunların hiçbirini yapmayıp, bir şeyden şikayet etmek riyakarlık kanımca.

futbola verilen tepki enerjisi, siyasilere verilse bu halde değildik.
yok neymiş futbol ile ilgilenmeyen ılıkmış, eşcinselmiş. olum siyasiler bizi her gün... neyse.

bread and circus

bunun tarihteki en büyük iki örneği portekiz'deki salazar ve ispanya'daki franco yönetimidir.salazar portekiz'de iktidarda iken * * özellikle 1960'larda sömürgeleri * bağımsızlık için harekete başladığından toplumsal huzursuzluk artmıştı,portekiz halkı başka ülkelere göç etmeye başlamış ve nüfusu azalmaya başlamış.burdan hareketle salazar benfica takımını "en önemli propaganda aracı" olarak görmüş ve destek vermiştir.ve başarılarını tamamen portekiz'li oyuncularla elde etmiştir.üstelik portekiz tarihinin en büyük oyuncusu eusebio mozambik asıllı ve başarılı entegrasyon süreci ile afrika'da bağımsızlık isteyen teröristlerin ihanetinin kanıtı olarak sunulmuş.hatta o zamanlar eusebio real madrid'e transfer olmak istemiş,salazar izin vermemiş eusebio'yu "milli bir varlık ve kahraman" olduğunu söylemiştir.bunun üzerine salazar'ın desteğiyle benfica ve portekiz milli takımı en iyi zamanlarını * geçirmiş şampiyonlar ligi dahil alınmadık kupa bırakmamış.o zamanlar en büyük muhalif hareketi ve sayılı üniversitelerden birini bulunduran coimbra imiş. * salazar 1968'de rahatsızlanıp görevini yardımcısı marcelo caetano'ya bırakmış,ama toplumsal olaylar aynı şiddetinde devam etmiş 1969 yılında kupa finalinde academica ile benfica karşı karşıya gelmiş,protestolar olacağı için maç yayını iptal edilmiş.statta muhalifler yönetim aleyhinde tezahürat yapıp broşürler atmışlar. * 1969 sonrası işler kötüye gitmiş portekiz sömürgelerini kaybetmiş ve 1974 karanfil devrimi ile yönetim yıkılmış.

ispanya'da benzer şekilde franco 3s kuralını uygulayarak toplumun ilgi alanını başka yere çekmek için real madrid'e önem verdiği söylenir ve real madrid 1950'lerden itibaren avrupa takımı olmuştur.bir diğer örneği de hitler-schalke 04 takımı için söylenir. *

bu konuyla ilgili izlediğim bir video link