idamı savunacak kadar geri zekalı olmak

acınacak kadar düşük bir bilinç düzeyinde olmak, düşünsel açıdan ne kadar zayıf olduğunu alenen belli etmek durumu.

idamın gittiği bu topraklara bir daha gelmesi mümkün değildir, gelmemelidir. idam geldiği taktirde tecavüzcülerin asılacağını, hainlerin cezalandırılacağını ya da ülkedeki suç oranlarının azalacağını düşünmek tam anlamıyla saflık, en hafif tabirle aptallıktır.

idam iki sebepten dolayı kesinlikle gelmemelidir. birinci sebep, kesinlikle doğru şekilde kullanılmayacak olmasıdır. hayır, idam geldiğinde tecavüzcüler asılmayacaktır. yine olduğu gibi deniz gezmişler, hüseyin inanlar asılacaktır. günümüzde siyasi nedenlerle içeride olan pek çok insana olanlar olacaktır.

yalnızca tecavüzcüler için gelsin diyenler ise en hafif tabirle ılık oturma organına sahip bireylerdir. muhtemelen, bu saatten sonra idam tekrar gelmesi hâlinde zaten bu sebep kullanılarak getirilecektir. ancak fazla değil, en fazla birkaç yıl içerisinde bu kanun genişletilecek, düzenlenilecek ve asıl getirilme amacına uygun hâli alacaktır. kaldı ki bu sırada da, yalnızca tecavüzcüler için dahi kanun haklı şekilde uygulanmayacak ve güçlü olanlar korunacaktır.

adaletin olmadığı, siyasetin adaleti yönettiği bir ülkeye, zaten var olan durumda dahi binlerce adaletsizlik olurken idamı getirmek tamamen bunun üzerine mum dikmek, zaten geriye gitmiş ülkeyi biraz daha bataklığa sürüklemektir. kabul edin, türkiye bir ortadoğu ülkesidir ve idamın gelmesi durumunda ne kadar ortadoğu bataklığında olduğumuz alenen ve yadsınamaz şekilde bir kere daha ortaya çıkacaktır.

idamın getirilmemesi tartışmasının bir diğer yüzü ise bu konunun felsefi ve psikolojik boyutudur. kimlerin idam edileceğine yine kim, hangi hakla karar verecektir. insanın yaşama hakkını insan ya da devlet elinden alabilir mi, ya da bunu yapabilecekse hangi durumlarda yapmalıdır sorularıdır. ancak bunlar, belki sözlükteki bazı yazarlar için olmasa da bu ülkenin çoğunluğu için üst düzey sorulardır ve idamın gelmesinin henüz bu sorulara gelmeden birinci nedenden ötürü engellenmesi gereklidir.

ve evet, özür dileyerek söylüyorum ki, idamın gelmesini savunan bir insan bu şartlar altında geri zekalıdır.

thomas more'un ütopia kitabında; idamın aslında gerekli şartlar sağlandığında yani kimsenin suç işlememesi gerektiği bir toplum oluşturulduğunda yasalara eklenebileceği ,buna rağmen suç işlenirse bile çoğu suça kölelik cezası verilmesinin yanı sıra çok büyük suçlarda ve kölelik cezası almasına rağmen* başka bir suç işlemeye çalışmasında* gibi aşırı absürt durumlarda kullanılabileceği gösterilmiştir. bu durumlarda zaten idam edilen insan sayısının çok çok az olması ve bunu hak etmek için gerçekten çabalamış olması gerekmektedir. bu tarz hayal gücümüz ile oluşturabildiğimiz yerlerin yanı sıra günümüzde yönetenlerin kendi çıkarları için bu cezayı uygulama ehliyetinin olmasından* dolayı idamı savunmuyorum.

idam edileceği suçları bile bile işleyenler de bi einstein değil nihayetinde.

idam bir ülkeyi 100 yıl geriye götürür. ayrıca böyle bir şey uygulandığı takdirde bir sürü masum insanın da yanlışlıklar sonucu idam edilebileceği gerçeği vardır. idam çözüm değildir onun yerine toplumun yapısını düzeltip onları suça teşvik eden her neyse o soruna odaklanılmalıdır.

psikolojik ve sosyolojik konulara önem vermeyen, toplumun sorunlarına odaklanmak yerine geçici ve işlevsiz çözümler bulmak isteyen ve 100 sene öncesinin aklıyla siyaset, adalet vs. yapan kendini geliştirmemiş, at gözlükleri ile geleceğe baktığını sanan zihniyettir. acaba bir iftira yüzünden idama mahkûm edilseler de böyle düşünürler mi?

idamı savunanlara geri zekalı diyen amip kişiye, kendisinin tecavüz edilip üzerine varilde yakılıp yetmeyince beton döküldüğünü, kardeşine bacısına içirip sıçırıp bir plazanın 57. katından aşağı atıp biz bişey yapmadık denildiğini, erkek kardeşine bir otopark yeri kavgası yüzünden tasarlayıp kuytu köşede yakalayıp 100 bilmem yerinden bıçaklayıp boğazladıklarında idamı savunmazsan tamam geri zekalıyız dediğim başlık.

kısasta hayat vardır. nokta.

idamı savunmanın bir boyutu var ama bu bizim ülkemizde konuşulan boyutu değil. bizim ülkemizde idam gelirse çingeneye beylik vermişler sözü gerçek olur. bence bir insanı hücrede tutup sürekli idam edecekmiş gibi bekletip son anda idamı durdurmak eğer insani olsaydı süper bir ceza olurdu. çağdaş ceza hukuku kuramına göre cezaların ıslah edici bir özelliği olmalı insanı delirtmek bu kapsamda değil.

idam asla ve asla yürürlüğe girmemeli. bir insanın yaşam hakkı elinden alınamaz. terörist değilse elbet. kafayı mı yediniz siz?

bir insana en büyük ceza ölememektir bazen. bunu nedense görmezden gelen büyük bir güruh var bu ülkede.

suçlu bu dünyada suçunu çekmeden ölmemelidir. idam edip kendinizce* ahiret cezasına mı yolluyorsunuz suçluyu nasıl bir kafa bu.

suleyman soylunun idam dahil her cezaya raziyim demesi geliyor aklima bu bir de ic isleri bakani olacak kafalar pırıl pırıl . idam yasallasirsa zamanın birinde ; ben bu mağaradan sopamı alıp basar giderim.

idamın hala olduğu ülkelerdeki adalet sistemini görmeyen hatta adaleti görmeyen insandır

idamı savunan kişilere bir idam mahkumunun son günü adlı kitabı okumalarını öneririm.
idam çözüm değil, olmamalı.
diyelim ki bir insan fakir, hayatı boyunca çok zorluk çekmiş, ailesi yok, bir ekmeğe muhtaç hale gelmiş. bu insanın işlediği suçtan ötürü idam edilmesini isteyemeyiz. onu bu hale getiren toplum, yani aslında biziz.
diğer yanda ise zengin, her imkanı bulunan bir insan olduğunu düşünelim. bu insan suç işlediğinde idam edilirse ailesini, çocuklarını, onu seven insanları da cezalandırmış olmaz mıyız? bir çocuğu annesiz/babasız bırakmaya hakkımız var mı? bence yok.
olay bu kadar basit aslında. idamı savunmadan önce aslında kimi cezalandırdığımıza da bakmak gerekir.

idam insan haklarına uymuyor evet peki köpeğe tecavüz etmek ,kadına , bebeğe tecavüz etmek ne hakkına uyuyor nasıl kendilerinde bu hakkı buluyorlar doğru düzgün hapis cezası bile yok birde idam gelecek sorsan asla gelmez ....

önemli olan suçlunun hakkı değil mağdurun hakkıdır . benim yazdığım hayali bir hikaye var orada suçlulara işkence ediliyor , suçlular işlediği suçun yükünü sadece manevi olarak değil maddi olarak da üzerinde taşıyor. büyük suçlar işleyenler önce işkence sonra idam ediliyor ve idam edildikten sonra herkes izleyebiliyor bunu. mesela kitapta bir mewzu var hemen anlatayım , bir insan var ailesiyle geziniyor iki tane serseri bunlarla uğraşıyor aile babasına kenardan yürü lan falan diyor bunu fark eden sokaktaki özel suç tespit makineleri o anda hemen ekiplere bildiriyor ve ceza sistemi devreye giriyor , hakaret eden ikilinin ağızları jilet ile kesiliyor baştan sona ve dişleri tek tek çekiliyor , bubdan sonraki hayatları boyunca düzgün yemek yiyemeyerek ve düzgün konuşamayarak yaşıyor suçlular. bunlar hayal ürünü hep tabii.

#941536 idam düz mantık çerçevesi içinde verilecek bir karar değildir. mesela basit bir hırsızlık için verilemez. hırsızlığın da dereceleri vardır diğer her suç-günah gibi. marketten erzak çalan biri ile devleti dolandırmaya kalkan bir devlet insanı aynı cezayı alamaz. biri karnını doyurmak için mecbur kaldı belki de bu olaya. caydırıcı ceza alacak tabii ama idam değil. diğeri ise devleti kandırıp pis işlerine alet etti, halkına zulmetti. bu insan idamlık değildir de nedir? ikisi de hırsızlık baktığımız zaman oysa ki değil mi. genç kızları geçtim artık küçücük yavrulara tecavüz eden pislik insanlarla iç içe yaşıyoruz. kendinden savunmasız insan ya da hayvanlara zarar veren ruh hastası insanlarla yaşıyoruz. bunları idam dışında hiçbir şey caydıramaz.
ayrıca geride kalanların cezası olmuyor bu idam edilen kişinin ölümü. her insan kendi yaptıklarının bedelini ödemek zorunda. suç işlemeyeceksin ki ardından birileri ağlamasın. asıl cezayı suçlu kişi verir sevdiklerine, o suçu işleyerek. ona göre davranmayı, yaşamayı öğrenecekler er ya da geç.

ülkemde hukuk kurallarının kişiye, kişinin siyasi düşüncesine, meşrebine, çevresine göre uygulandığı gerçeği ortada iken geri dönülmesi mümkün olmayan yargı kararları büyük mağduriyetler doğurur. örnek vermek gerekirse eski genel kurmay başkanımız başta olmak üzere pek çok kişi ergenekon ve balyoz soruşturmaları nedeniyle belki idam edilmişti şimdi serbestler.

gerizekalı demek kimsenin haddine değil öncelikle.

tecavüz, tutku cinayeti gibi suçlar dürtüyle işlenir. tecavüzcü "ya şuna tecavüz edeyim, 10 sene yatarım, hapiste şişlenirim" demez. özgecan'ın katilini hatırlayın, adam hapiste öldürüleceğini bile bile yaptı.

ayrıca tecavüz, cinayet hükmü giyip suçsuzluğu seneler sonra kanıtlanan niceleri var. daha yeni videosu vardı, adam o sırada maç seyrettiğini kanıtlayamadığı için mahkum olmuş, onbilerce saatlik güvenlik kamerası kaydından 15 dakikalık görüntüsünü mucize eseri buluyorlar da dışarı çıkıyor. idam olsa asmıştın.

son olarak, hukuk politik bu ülkede. iktidar rakibini asmak için kullanır.

yalnızca cinayet ve tecavüz suçları için geçerli olacaksa savunmak pek de gerizekalıca olmaz. birini suçsuz yere öldürüyorsun ve 10 sene yatıp çıkıyorsun. adalet bunun neresinde?

bazı şeylerin çözümü olabilir ama bu başlık açılmış ama idamı kaldıramayan ülkeler de var amerika,rusya,japonya... insanlarımıza sorsan gitmek istediği ilk ülkelerden biridir bunlar bizim ülkeye gelince mi sorun yukarda bir yazar arkadaş derece sıfatında çok güzel açıklamış.
kısasa kısas çözümdür.

amerika pisişik devletleri bir kasiyer kazandı. türkiye bir miyendis kaybetti. ama idam var.