1.
hakikaten karmaşık bir olgudur.
bir dini ritüelden sonra huşu duyarsınız ve oradan kafir olarak ayrılırsınız.
iman uhrevi bir olgudur.
huşu ise anatomiktir.
dopamin fırtınasıdır.
farklı dinlerden olmanız ; huşu duymanıza engel değildir.
amazing grace (hristyan ilahisi) (linki tıklayıp, ilahi sırasında ağlayanları görebilirsiniz.)
hristyanlar da kendi ilahilerini dinlerken huşu duyar ve ağlarlar.
bu huşu ve ağlama seansları ; onların hristyan bir kafir olduğu gerçeğini değiştirmez.
bu huşu ve ağlamaları ; onları kafirlikten kurtarmaz ve cennete sokmaz.
sizlerin ; ölülerin, yatırların yanına varıp ; onlara dua etmeniz ve huşu duymanız da sizi kafirlikten kurtarmaz.
eyüp sultana yalvarmanız ve huşu duymanız da sizi kafirlikten kurtarmaz.
sizi kurtaracak olan ; allaha yalvarmanız ve dualarınız sırasında hissettiğiniz huşudur.
yani huşu ; doğru tanrının ; yani allahın huzurunda hissedilirse size fayda verebilir.
allahın dışındaki varlıklar karşısında hissettiğiniz huşu ; sizi cehenneme götürmekten başka bir işe yaramayacaktır.
bakara suresi ayet 165
öyle insanlar vardır ki, allah'tan başkasını allah'a denk tutar, tıpkı allah'ı severcesine onları severler. müminlerin allah'a olan sevgileri ise her şeyden daha ileri ve daha kuvvetlidir. böyle yaparak kendilerine zulmedenler, azabı gördükleri zaman anlayacakları gibi, bütün kuvvet ve kudretin yalnız allah'a ait olup, allah'ın azabının pek şiddetli olduğunu, keşke şimdiden bilselerdi!
bir dini ritüelden sonra huşu duyarsınız ve oradan kafir olarak ayrılırsınız.
iman uhrevi bir olgudur.
huşu ise anatomiktir.
dopamin fırtınasıdır.
farklı dinlerden olmanız ; huşu duymanıza engel değildir.
amazing grace (hristyan ilahisi) (linki tıklayıp, ilahi sırasında ağlayanları görebilirsiniz.)
hristyanlar da kendi ilahilerini dinlerken huşu duyar ve ağlarlar.
bu huşu ve ağlama seansları ; onların hristyan bir kafir olduğu gerçeğini değiştirmez.
bu huşu ve ağlamaları ; onları kafirlikten kurtarmaz ve cennete sokmaz.
sizlerin ; ölülerin, yatırların yanına varıp ; onlara dua etmeniz ve huşu duymanız da sizi kafirlikten kurtarmaz.
eyüp sultana yalvarmanız ve huşu duymanız da sizi kafirlikten kurtarmaz.
sizi kurtaracak olan ; allaha yalvarmanız ve dualarınız sırasında hissettiğiniz huşudur.
yani huşu ; doğru tanrının ; yani allahın huzurunda hissedilirse size fayda verebilir.
allahın dışındaki varlıklar karşısında hissettiğiniz huşu ; sizi cehenneme götürmekten başka bir işe yaramayacaktır.
bakara suresi ayet 165
öyle insanlar vardır ki, allah'tan başkasını allah'a denk tutar, tıpkı allah'ı severcesine onları severler. müminlerin allah'a olan sevgileri ise her şeyden daha ileri ve daha kuvvetlidir. böyle yaparak kendilerine zulmedenler, azabı gördükleri zaman anlayacakları gibi, bütün kuvvet ve kudretin yalnız allah'a ait olup, allah'ın azabının pek şiddetli olduğunu, keşke şimdiden bilselerdi!
devamını gör...
2.
küçükken babaannem elimden tutar eyüp sultana götürürdü. dua et hadi istediğini burada derdi. ben anlamazdım. allah zaten her yerde değil miydi? allah zaten her yerde beni duymuyor muydu? dua etmek için evimizden kalkıp otobüse binip buraya gelip mi el açmak lâzımdı? saygıdeğer ölü birine baka baka dua edince allah daha mı çabuk kabul edecekti? ve bu insanlar dua ederken neden ağlıyorlardı?
ben de dua ederken ağlıyorum. allah'ı çok sevdiğimden, bazı şeylere pişmanlığımdan, ibadetim yetmiyormuş gibi geldiğinden, ve tekrar tekrar; allah'ı çok sevdiğimden. ama bu iman ve huşu farkı cidden çok önemli. imansız bir huşu, adamı dinden edebilir. zirâ huşuyu her şeye duyabilirsiniz. yabancı birinin kuran okunurken huşu duyması da normaldir. ahenk mevcut. ve bu huşu, alışkın olmadığı bir şey olduğu takdirde onu islamiyete karşı meraklanmaya itiyor. böyle birçok hidayet hikayesi gördüğünüze eminim.
kabir, türbe ziyareti zaten müstehabtır. o konuda bir sıkıntı yok. ama daha küçük yaşta bir ölüden diler gibi dua etmeye kalkıp oraya gitmeyi ve orada "havaya girip" ağlamalı zırlamalı dua etmeyi çok saçma buluyordum. insanları her açıdan bağnazlık bitiriyor. dini açıdan da bu tarz bağnazlıklar yapmak adamı dininden edebilir, şirke yol açabilir. keşke herkes hareketlerinin ardını düşünse, öyle yapsa.
hatta peygamber efendimiz cahiliye devrinden kalma bir alışkanlık olarak gidip ölülerden medet umdukları için bir aralık, kabir ziyaretlerinin tamamını yasaklamıştır. tevhide karşı gelinmeyeceğinden emin olunduğunda ise bu yasağını kaldırmıştır. şimdi ise durum, yasak olsa daha iyi olur denilen şekilde resmen. kabir ziyaretinde ahireti, ölümü hatırlamak, iyi bir yaşam sürmek, allah'ı hatırlamak gibi amaçlar vardır ve bunlar insana huşu verebilir. evet, fakat tevhide ters düşmemek gerekir.
ibadetinde huşu bulamayan birtakım kimselerin ancak ve ancak türbe ziyaretlerinde huşu bulması pek yanlış. sanki eyüp sultan, fatih sultan mehmet, osman gazi iman ettiğiniz zat! kaldı ki türbenin yapılmasını dâhi bazı islam âlimleri doğru görmemişlerdir. hâlâ muallakta olan bir konudur. ağaç dikmek hariç diğer tüm süslemeler dâhi hoş görülmemektedir. islam sadeliktir. inanılan kişi konusunda bile sadeliktir yani.
namazınızı sahiden huşu ile desteklemek istiyorsanız diğer hareketlerinize, yaşantınıza da çeki düzen vermeniz gerekir. bu sayede imanınızı her gün tazeler, kıldığınız namazdan daha çok keyif alır ve sırasında huşu duyarsınız. üstelik imanın getirdiği bilinç ile de anı hissetmek önemlidir.
ben de dua ederken ağlıyorum. allah'ı çok sevdiğimden, bazı şeylere pişmanlığımdan, ibadetim yetmiyormuş gibi geldiğinden, ve tekrar tekrar; allah'ı çok sevdiğimden. ama bu iman ve huşu farkı cidden çok önemli. imansız bir huşu, adamı dinden edebilir. zirâ huşuyu her şeye duyabilirsiniz. yabancı birinin kuran okunurken huşu duyması da normaldir. ahenk mevcut. ve bu huşu, alışkın olmadığı bir şey olduğu takdirde onu islamiyete karşı meraklanmaya itiyor. böyle birçok hidayet hikayesi gördüğünüze eminim.
kabir, türbe ziyareti zaten müstehabtır. o konuda bir sıkıntı yok. ama daha küçük yaşta bir ölüden diler gibi dua etmeye kalkıp oraya gitmeyi ve orada "havaya girip" ağlamalı zırlamalı dua etmeyi çok saçma buluyordum. insanları her açıdan bağnazlık bitiriyor. dini açıdan da bu tarz bağnazlıklar yapmak adamı dininden edebilir, şirke yol açabilir. keşke herkes hareketlerinin ardını düşünse, öyle yapsa.
hatta peygamber efendimiz cahiliye devrinden kalma bir alışkanlık olarak gidip ölülerden medet umdukları için bir aralık, kabir ziyaretlerinin tamamını yasaklamıştır. tevhide karşı gelinmeyeceğinden emin olunduğunda ise bu yasağını kaldırmıştır. şimdi ise durum, yasak olsa daha iyi olur denilen şekilde resmen. kabir ziyaretinde ahireti, ölümü hatırlamak, iyi bir yaşam sürmek, allah'ı hatırlamak gibi amaçlar vardır ve bunlar insana huşu verebilir. evet, fakat tevhide ters düşmemek gerekir.
ibadetinde huşu bulamayan birtakım kimselerin ancak ve ancak türbe ziyaretlerinde huşu bulması pek yanlış. sanki eyüp sultan, fatih sultan mehmet, osman gazi iman ettiğiniz zat! kaldı ki türbenin yapılmasını dâhi bazı islam âlimleri doğru görmemişlerdir. hâlâ muallakta olan bir konudur. ağaç dikmek hariç diğer tüm süslemeler dâhi hoş görülmemektedir. islam sadeliktir. inanılan kişi konusunda bile sadeliktir yani.
namazınızı sahiden huşu ile desteklemek istiyorsanız diğer hareketlerinize, yaşantınıza da çeki düzen vermeniz gerekir. bu sayede imanınızı her gün tazeler, kıldığınız namazdan daha çok keyif alır ve sırasında huşu duyarsınız. üstelik imanın getirdiği bilinç ile de anı hissetmek önemlidir.
devamını gör...
3.
bu kafirlerin yaptığı buluşları kullanırken huşu buluyorum.
devamını gör...
4.
huşu imanın idraka,şuura bir karektere ruha dönüşmesidir, imanın akış halide diyebiliriz. nefis zevk alır, ruh huşu duyar. o yüzden iman dışın da ki bir çok şeyden insan zevk alabilir, huşu hissetmek için imanın özüne inmek lazım. imanın özünü inen insan, imanın davranışlara, karektere yansıyan taraflarını da keşfeder.
devamını gör...
5.
huşu, ingilizce awe olarak saygıyla karışık korku, azamet ya da yüce bir varlık karşısında duyulan saygı anlamında, arapça kökeni ile tevazu olarak aktarılabilir.
dinen ise allaha boyun eğmek olarak kabul gören kelime. kulların eylemlerinde, allahın rızasını gözeterek yapmanın huzuru” gibi bir anlamda kullanılıyor.
yine de sadece islama öz bir kavram olmadığına değinerek kelimeyi günümüz için, iç huzur olarak atfedebileceğimizi düşünüyorum.
iman ve huşu söz konusu olunca da , imanını doğru yerine getirmenın rahatlığı diyebiliriz sanırım. işte bu noktada niyetin, kavramın üstüne çıktığına inanıyorum. niyetinizin doğruluğu, sonucunun yanlışlığına rağmen huşunuzu bozamaz.
dinen ise allaha boyun eğmek olarak kabul gören kelime. kulların eylemlerinde, allahın rızasını gözeterek yapmanın huzuru” gibi bir anlamda kullanılıyor.
yine de sadece islama öz bir kavram olmadığına değinerek kelimeyi günümüz için, iç huzur olarak atfedebileceğimizi düşünüyorum.
iman ve huşu söz konusu olunca da , imanını doğru yerine getirmenın rahatlığı diyebiliriz sanırım. işte bu noktada niyetin, kavramın üstüne çıktığına inanıyorum. niyetinizin doğruluğu, sonucunun yanlışlığına rağmen huşunuzu bozamaz.
devamını gör...
"iman ve huşu karmaşası" ile benzer başlıklar
huşu
8