iskender (kitap)

elif şafak'ın 2011 yılında yayınlanan romanıdır.
dünyada en sevdiğim kitaplardan biridir, öyle ki kimseye ödünç bile vermem.* kaç kez okuduğumu da artık saymayı bıraktım.

448 sayfalık bir roman olup, türkiye'den londra'ya göç etmiş bir ailenin yaşadıklarını iskender karakteri üzerinden anlatır.
zamanda geriye dönüş tekniğini mükemmel kullanıyor elif şafak
okurken kitapta yaşıyorsunuz. kitap bittikten yıllar sonra bile karakterler sizinle yaşamaya devam ediyor.

göçmen olmak, dışlanmak, ırkçılık, aşk, çocukluk, köy yaşamı, londra sokakları, kitap birçok şeye değiniyor ve insanın bam teline dokunuyor.

altını çizmeden okumanın mümkün olmadığı bir kitap. herkeslere tavsiye ediyor, bugün yeniden okumayı düşünüyorum. *

kapakta elif şafak

elif şafak'ın yazmış olduğu 448 sayfalık roman olup 2011 yılında yayınlanmış olan eser kitabın başında pembe ve cemile karakterlerinin doğumu ile başlar.

kürt bir ailenin çocukları olarak doğarlar ve erkek değiller diye anneleri üzülür, çünkü zaten 6 kızları vardır.
kızların adını bext ve bese koyar.
yani anlamları ise kader ve yeter

gel zaman git zaman pembe de büyür ve ilk oğlu iskender doğar. iskender dünyanın en farklı insanlarından biridir.
hem hüzünlü hem de âsidir.
londra'ya göç ederler, babası adem annesini roxana ile aldatır ancak buna bir şey demezler, pembe ise kocasını aldattığında onu öldürürler.
iskender hapis yatar ancak öldürdüğü kişinin annesi değil annesinin ikizi olduğunu çok sonra anlarız.
okuyalı 8 yıl olsa da bir cümlesi bile zihnimden silinmedi.
göç sorunu, yoksulluk, namus kavramı, mülteci olmak gibi konulara değinmesi güzeldi.

iskender^^

okumayın kardeşim entelektüel birikimden muaf ,yarı cahil bir kadın bu zatı zurnaları ..
bu romanında intihal olduğu söyleniyor, aynı mine kırıkkkanat'ın eserinden intihal yaptığı gibi...

bu kadını fethullah gülen palazlandırdı ,kocası da burjuva basınına sızmış gülen'ci idi...
büyük olasılıkla sürekli sütre altı kalmış kitapları karıştırıyor, bir kurgu uyduruyor bu kurguyu romana dönüştürmeye çalışıyor,.

okuyan kitlesi de belli , genellikle küçük burjuva kadınları, sonradan görme köylülükten yeni kurtulmuş lümpenden hallice kişiler. büyük burjuvaların görücü usulü evlenen karıları.


bilgi altyapısı olamayan ,hasbelkader eline kalem almış onu da becerememiş biri.
iskender'e dava açılamadı , yurtdışı olayıdır. kırıkkanat'ın mahkeme kararını tanımıyormuş,ne anlarmış mahkeme ,cahilliği görüyor musunuz ,mahkeme kaç üniversitenin edebiyat kürsüsünden bilgi-bilirkişilik almış onu bile idrak edemiyor.

vaktinize yazık.

elif şafak imzalı eser olup roman türünde yer alır; 2011 yılında yayınlanmıştır.

benimle yaşayan kitaplardan biridir.
iskender karakteri zaten nereye giderseniz gidin sizinledir.

göçmen ve mülteci sorununu doğuda yaşayan bir ailenin daha sonra londra'ya taşınan ailesi üzerinden anlatır.

şimdi pembe ve cemile adlı ikiz bebeklerin doğumu ile kitap yavaştan başlar,
erkek evlat doğurmak isteyen ve hiç oğlu olmayan kadın onların doğumuna sevinmez ve isimlerini de sonra koyar.

pembe karakteri daha sonra adem ile evlenir, iskender/ esma ve yunus adında üç çocuğu olur.
kocası ona roxane adında bir kadınla aldatır.

kitap iskender'in çocukluğu ve gençliği üzerinde şekillenir.
birini öldürdüğü için hapis yatmaktadır.

iskender'in çocukluğu, gençliği, ailesindeki kişilerin hayatları uzun uzun anlatılır.

pembe çok güzel bir kadındır, kardeşi cemile ise köyde ebelik yapmaktadır,
o evlenmemiştir.
bir gün ingiltere'ye giden cemile'nin hayatı değişecek ve hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.

yazar kitabımıza aslında iskender'in kardeşi esma tarafından yazılmış izlenimi verir.

kitap hakkında fikrimi belirtmem gerekirse;
çok sevdiğim bir roman olduğu için defalarca okuduğum bir kitaptır.

iskender karakterinin âsiliği, kimseye benzemeyen sivri dilli biri olması, aynı zamanda merhametli olması, farklı biri oluşu onu unutulmaz kılıyor.

göçmen sorunu, farklı ülkede dışlanmak,
bir ailenin londra'da son bulan trajik öyküsü, aşk ve ihanet, suç ve ceza gibi durumlar kitabın konusuydu denilebilir.