1.
edebiyat denilince aklıma ilk gelen yazarlarımızdan.
romanlarını biraz ağdalı bulsamda
ah minel aşk
iki dirhem bir çekirdek
su kasidesi
aşk name
divan (üzerine yazdığı eserleri)
adları gibi içinde geçen naif cümlelerine de hayran kalacağınız çok güzel kitapların sahibi alanında oldukça donanımlı yazarımız.
romanlarını biraz ağdalı bulsamda
ah minel aşk
iki dirhem bir çekirdek
su kasidesi
aşk name
divan (üzerine yazdığı eserleri)
adları gibi içinde geçen naif cümlelerine de hayran kalacağınız çok güzel kitapların sahibi alanında oldukça donanımlı yazarımız.
devamını gör...
2.
ünlü eserleri bulunan yazardır. kendisini okumak biraz zordur. yeni kitap okuma alışkanlığı edinen yazarların sonralarda okuması önerilir.
devamını gör...
3.
asker kimliğinden yazarlığa geçmesiyle iyi ki dedirtmiş yazar.
devamını gör...
4.
vasatın yüceltilmesidir.
devamını gör...
5.
kendisinin (bkz: efsane bir barbaros romanı) kitabını okumuştum yıllar önce. denizcilik terimlerine hakim bir kitaptı. ayrıca barbaros'un hikayesinden çok, diğer kişilerden bahsettiğini ve olayın kahramanın ve anlatıcının barbaros olmadığını hatırlıyorum. yakın zamanda taşınırken, kitaplarımın arasında kitabını gördüm. tekrar okuma isteği geldi. okuduktan sonra düşüncelerimi editlerim.
devamını gör...
6.
romancı değil roman tüccarıdır. tamamen gişe amaçlı kitap yazar.
devamını gör...
7.
yıllar evvel muhafazakar sanat manifestosu gibi bir garabetin tartışılır gibi yapılmasına vesile olmuş bir yazar. konu hakkında çeşitli görüşlerden mürekkep bir de kitap çıktıydı zamanında.
keşke divan edebiyatında kalıp sayfalarca manzum parçalasaydı.
keşke divan edebiyatında kalıp sayfalarca manzum parçalasaydı.
devamını gör...
8.
kurgu olayını biraz abartığını düşündüğüm ilk 3 kitabından sonra okumayı bıraktığım yazar.
devamını gör...
9.
meşhur yazarları okumayı sevmediğimden okumadığımdır. genelde “okumayanlar” ilk akla gelen yazarı-kitabı okur (bkz: kürk mantolu madonna)(bkz: orhan pamuk). ben de meşhur olana soğuk davranıyorum.
“karun ve anarşist” kitabı geçti elime, sayfa 80’e gelmişim. bu gece olmasa da bitiririm.
girişten memnunum, bakalım nasıl devam edecek.
“karun ve anarşist” kitabı geçti elime, sayfa 80’e gelmişim. bu gece olmasa da bitiririm.
girişten memnunum, bakalım nasıl devam edecek.
devamını gör...
10.
hayret kimse yazmamış. şah ve sultan eserinin yazarıdır.
devamını gör...
11.
bizi yazdığı romanlarla başka diyarlara götüren muhteşem bir yazardır nerdeyse bütün kitaplarını okudum ilk okuduğum romanı da "şah sultan "dı..
devamını gör...
12.
türk sağının darbeyle hiç bir sorunu yoktur. bizim sağımız başarısız darbe sevmez. bu entel diye yedirilen sağcı beyin de 1980 darbesiyle bir hesaplaşması yoktur. o zamanlar askerdir bile. ama darbe 28 şubat'da bunlara değince yandım allah diye bağırırlar. 2007 de e muhtura bunlara dokununca bir süreliğine demokrat kesilirler. darbe girişiminde bulunan zat'a milyonluk araba hediye ederler. cenazesine gidip ağlarlar bile. 2007 sonrası fethullahçılar tüm solu ve ulusalcıları inim inim inletirken de memnundurlar. ulan adamlar o zamanlar sokakta tipini beğenmediği insanları içeriye kck, ergenekon bahanesiyle alıyorlardı. ama bir gün ses etmediler buna.
15 temmuz sonrası ortaya çıkan düzen tüm memleketi bu hale getirince de itiraz koymazlar. zira bunlar artık mücahitlikten müttahitliğe yelken açmışlardır.
15 temmuz sonrası ortaya çıkan düzen tüm memleketi bu hale getirince de itiraz koymazlar. zira bunlar artık mücahitlikten müttahitliğe yelken açmışlardır.
devamını gör...
13.
ıskender pala'nın, şah ve sultan ile tarihi gerçekliklerle aşkı, estetiği ağdasız ve akıcı biçimde buluşturan roman türündeki edebî eseri hayranlikla okunacak bir eserdir diye düşünüyorum. romandaki kamber(kitapta şah ısmail'in yeğeni olan karakterdir)karakterinin "sevgi" nedir sorusunu farklı cevaplarla aradığı lirik,gerçekçi bir romandir ayrıca.
devamını gör...
14.
eski bir ordu mensubu olan, eski edebiyat ilgilisi yazar.
ordu tasviyesinden sonra ülkedeki her türlü rüzgarı arkasına almışlığı var. buna zaman gazetesindeki köşesinden, şimdilerde trt2'nin has kültür sanat programcılığını da ekleyebilirsiniz. tüm sağ siyasetler gibi siyasal islam da her anlamda bir kültür ve entelijansiya oluşturma güçlüğü çekiyor. bu denli bir kısırlık içinde, bu sese ortak olan en vasat yazar çizer takımı bile büyük kıymete biniyor. yılların neo-osmanlıcı politikaları, benzer bir neo-osmanlıcı kültür sanat ihtiyacını da beraberinde getirdi. bu da sadece trt'deki tarihi dizilerle olacak bir şey olmayınca devreye bu yazı çizi işleri giriyor. bunca iktidar desteği ve reklama rağmen hala vasat bir kulvardan çıkamayışlarıyla belki sadece kendi potansiyellerini değil, dünya gerçekleriyle yüzleşebilme gayretlerini de sorgulamalılar.
tüm motivasyonu, batı'nın oryantalizmine karşı, tamamen ters yönlü bir doğu yüceltimi üzerine harcamak da beraberinde, ayakları yere basmayan bir kopuşu getiriyor.
bunların risaleleri de dahil sadece islam edebiyatının değil; teolojik metinlerin genel yapısı, verilmek istenen mesaja göre dizayn edilmiş salt ütopik kurgular olması. yani rastlantısallık, karakterlerin yapısı, olay örgüsü, hepsi hayatın doğal akışını zorlayan, bazen de dışına çıkan genel bir yapıya sahiptir. bu temelde bir yazın terbiyesi almış olanlar da buna teşne bir okur sahasının ve ancak o yerel suların yazarı olur.
soyut bir dünyası var. romanlarında kullandığı dil -sanırım fazla eski metin incelemelerinden olacak- gereğinden fazla abartılı ve zorlama. ağdasız ve akıcı diyen de ya romanı okumamış ya da bu kelimelerin anlamını bilmiyor. betimlemeleri bile oldukça soyut bir gerçeklik algısı içinde. yazdığı romanlardaki tarihi deformasyon ise şah ve sultan'da zirve yapmıştır. ama roman böyledir işte, üstü kapalı çizdiğiniz tarihi her resim, sonuçta bir kurgu hanesine yazıldığı için dileyen, dilediğini yazabiliyor.
ordu tasviyesinden sonra ülkedeki her türlü rüzgarı arkasına almışlığı var. buna zaman gazetesindeki köşesinden, şimdilerde trt2'nin has kültür sanat programcılığını da ekleyebilirsiniz. tüm sağ siyasetler gibi siyasal islam da her anlamda bir kültür ve entelijansiya oluşturma güçlüğü çekiyor. bu denli bir kısırlık içinde, bu sese ortak olan en vasat yazar çizer takımı bile büyük kıymete biniyor. yılların neo-osmanlıcı politikaları, benzer bir neo-osmanlıcı kültür sanat ihtiyacını da beraberinde getirdi. bu da sadece trt'deki tarihi dizilerle olacak bir şey olmayınca devreye bu yazı çizi işleri giriyor. bunca iktidar desteği ve reklama rağmen hala vasat bir kulvardan çıkamayışlarıyla belki sadece kendi potansiyellerini değil, dünya gerçekleriyle yüzleşebilme gayretlerini de sorgulamalılar.
tüm motivasyonu, batı'nın oryantalizmine karşı, tamamen ters yönlü bir doğu yüceltimi üzerine harcamak da beraberinde, ayakları yere basmayan bir kopuşu getiriyor.
bunların risaleleri de dahil sadece islam edebiyatının değil; teolojik metinlerin genel yapısı, verilmek istenen mesaja göre dizayn edilmiş salt ütopik kurgular olması. yani rastlantısallık, karakterlerin yapısı, olay örgüsü, hepsi hayatın doğal akışını zorlayan, bazen de dışına çıkan genel bir yapıya sahiptir. bu temelde bir yazın terbiyesi almış olanlar da buna teşne bir okur sahasının ve ancak o yerel suların yazarı olur.
soyut bir dünyası var. romanlarında kullandığı dil -sanırım fazla eski metin incelemelerinden olacak- gereğinden fazla abartılı ve zorlama. ağdasız ve akıcı diyen de ya romanı okumamış ya da bu kelimelerin anlamını bilmiyor. betimlemeleri bile oldukça soyut bir gerçeklik algısı içinde. yazdığı romanlardaki tarihi deformasyon ise şah ve sultan'da zirve yapmıştır. ama roman böyledir işte, üstü kapalı çizdiğiniz tarihi her resim, sonuçta bir kurgu hanesine yazıldığı için dileyen, dilediğini yazabiliyor.
devamını gör...
15.
ilk okuduğum kitabı "od" idi. çok iyi bir kurguya sahipti. o zamanlar okuduğum kitapların yazarlarına pek önem vermezdim kitap ilgimi çekiyorsa okurdum ama amcamın bana itiraf kitabını verirken "bak bunu da iskender pala yazdı" demişti. okuduktan sonra od'un da yazarı olduğunu öğrenmiş ve onun sayesinde kitapların yazarlarına bakmaya başlamıştı. yazdığı kitaplar tarih sevmemden mütevellit çok güzel geliyor. en sevdiğim kitabı şu anlık a-71 olabilir.
devamını gör...
16.
iskender pala
1958 doğumlu türk yazar, profesör, araştırmacı, t.c. cumhurbaşkanlığı kültür ve sanat politikaları kurulu başkanıdır.
bazı kitapları
°od
°şah sultan
°mihmandar
°katre-i mâtem
°iki dirhem bir çekirdek
°leylâ ile mecnun
°bâbil'de ölüm
adem'den bu yana bir insanın sesini yükselterek karşısındakine fikrini kabul ettirdiği tek bir an bile yaşanmamış olmalıydı.
1958 doğumlu türk yazar, profesör, araştırmacı, t.c. cumhurbaşkanlığı kültür ve sanat politikaları kurulu başkanıdır.
bazı kitapları
°od
°şah sultan
°mihmandar
°katre-i mâtem
°iki dirhem bir çekirdek
°leylâ ile mecnun
°bâbil'de ölüm
adem'den bu yana bir insanın sesini yükselterek karşısındakine fikrini kabul ettirdiği tek bir an bile yaşanmamış olmalıydı.
devamını gör...
17.
hep kvp'deki iskenderle karistirdigim sahis.
devamını gör...
18.
kendisinin çok fazla seveni olduğunu görüyorum, inanın onlara hiçbir şey söylemek istemiyorum çünkü zamanında ben de çok seviyordum ama arka arkada 3 kitabını okuyunca bazı şeylerin artık kopyala yapıştır kıvamında olduğunu fark ettim ve o günden beri kendisini okumayı da takip etmeyi de bıraktım çünkü iskender pala edebiyatımızın serdar ortaç'ı adeta. 2-3 tane melodiyi tutturmuş, onları evirip çevirip okuyucuya aktarıp duruyor. ya arkadaş senin "karanlık dehlizler" ile ne gibi bir takıntın var allasen? her kitabında şu tabiri yapmaktan keyif mi alıyorsun anlamıyorum ki. tekrar söylüyorum, belli bir doza kadar kendisini alınız ama fazlası baş dönmesi ve kusma hissiyatı yapacaktır. change my mind birader.
hatta daha da ileri gidip linç kılıçlarınızı bileteyim size. boriiiiiiiiiiiiing! kendisini bu kadar çok abartmaya değmez. harika bir asker, tırt bir yazar.
"hangi kitabını okudun da böyle boş yapıyon lan dallama" diyecekler için de şunu iliştireyim.
(bkz: babil’de ölüm istanbul’da aşk)
(bkz: kitab-ı aşk)
(bkz: leyla ile mecnun)
(bkz: katre-i matem)
(bkz: şah ve sultan)
(bkz: od)
(bkz: efsane bir barbaros romanı)
(bkz: mihmandar)
yine en iyisi od ile şah ve sultan adlı romanlarıdır. illa 3.'de durmak istiyorum derseniz mihmandar'ı okumanızı öneririm. daha fazlası ise artık previously on lost kıvamı verecektir.
hatta daha da ileri gidip linç kılıçlarınızı bileteyim size. boriiiiiiiiiiiiing! kendisini bu kadar çok abartmaya değmez. harika bir asker, tırt bir yazar.
"hangi kitabını okudun da böyle boş yapıyon lan dallama" diyecekler için de şunu iliştireyim.
(bkz: babil’de ölüm istanbul’da aşk)
(bkz: kitab-ı aşk)
(bkz: leyla ile mecnun)
(bkz: katre-i matem)
(bkz: şah ve sultan)
(bkz: od)
(bkz: efsane bir barbaros romanı)
(bkz: mihmandar)
yine en iyisi od ile şah ve sultan adlı romanlarıdır. illa 3.'de durmak istiyorum derseniz mihmandar'ı okumanızı öneririm. daha fazlası ise artık previously on lost kıvamı verecektir.
devamını gör...
19.
kitaplarında şirke ait her şeyi işleyen, uyduruk bir yazardır.
devamını gör...
20.
kurtlar vadisi pusu'da en sevdigim bolumler kendisinin oldugu bolumlerdi. filmi de vardi gladio diye.
evet ben de biliyorum iskender buyuk olmadigini. ama adamin adi kurtlar vadisi'nde oynamaya cok musait. evet.
evet ben de biliyorum iskender buyuk olmadigini. ama adamin adi kurtlar vadisi'nde oynamaya cok musait. evet.
devamını gör...