istanbul'un anadolu'ya yayılması gerekliliği

birinin artık anlatması gereken bir şeydir.

istanbul nüfusu, toplam olarak 131 ülkenin nüfusundan fazla. tek başına ülke desek yeri.

zaten geldiği yere geri dönmesi için insanlara şu anki hayat standardının üzerinde bir şeyler vermen gerekir.
o da sadece parayla olmaz.
kökten o bölgede var olan "insanı" değiştirmen gerekiyor.
insan değişirse, şehirlerin eski alışkanlıkları da biter.
çağa ayak uydurma sadece bu şekilde başarılı olabilir.

çok basit örnek: evli çift arkadaşım var, doktorlar ve avrupa yakasında özel bir hastanede görev yapıyorlar.
ortalama evlerine giren para 130bin civarında.
(istanbul özel piyasasına göre düşük kazanıyorlar)
geçtiğimiz yaz bartın şehrinden ikisine toplamda 200binlik teklif geldi.
"orada hastane dışında ne yapabiliriz ki?" dediler.
reddettiler.
olay biraz da bu.

butun anadolu buraya geldi geri gitsinler, ben burda dogdum büyüdüm ailemde.sonradan bitmedik.

trakya'ya gelmesinler de nereye yayılırlarsa yayılsınlar.

zaruridir.

istanbul'un bir şekilde acilen boşaltılması lazım. yani böyle hadi had diyerek

osmanlı tanzimat devrinden beri maalesef iş olanakları ülke sathına yayılamadı.
eğitimsizlik, fakirlik ve dini inançlar yüzünden bazı süreçler kaçırıldı. köyler kente göçtü, tarım gücü düştü, hayvancılık giderek bitiyor. anadolu ve tüm ülkede sanayide de yetişmiş eleman açığı var. sadece hizmet sektörü büyüyor o da giderek ucuzlayan işçilik ücretlerinden dolayı oluyor. vasıflı iş gücü yetiştiremiyoruz ve yetişenler de anadolu'daki memleketlerinde girişimde bulunmaktansa ya büyük şehirlere yada yurtdışına göçüyor. üretimi ve ticareti arttıracak altyapı yapımı ihtiyaçlara cevap veremiyor. ar-ge yapmak ve piyasa ihtiyaçlarını belirlemek için yapılan araştırmalar da para ve bilimsel bir birikim istiyor.
yazdıklarıma işin uzmanı arkadaşlar altta ekleme yaparlar artık. kısaca benim gözlemlerin bunlar.

tamam yapalım ama nasıl yapacağız?
bugün istanbul denilen bu şehirde ülke ekonomisinin yarısı dönmekte ve ekonomiye katkı veren çalışanlar buraya yerleşmiş durumda, yani bu insanları başka şehirlere, kendi şehirlerine göndermek için ilk olarak orada istihdam imkanları yaratmak lazımdır ve iyi düşünüp bunu başardık diyelim.

yetişmiş personel fabrikalarıyla beraber oraya gitti hatta iyimser tabloyla yarısı gitti diyelim artık istanbul nüfusu 8 milyon oldu.
buraya kadar güzel gittik.

şimdi ben istanbul ilçesinde bir a işletmesiyim ve yemek üzerine size hizmet sunuyorum.
aylık kira, çalışan giderleri, faturalar ve kâr için günlük 20 bin liralık satış yapmam gerektiğini düşünürsek nüfus yarıya düştüğünde benim satış fiyatını 2 katına çıkarmam lazım değil mi? değil işte, benim kendimi garantiye almam için hizmet fiyatını 3 katına çıkarmam lazım çünkü gelen müşteri sayısı azalacak ve şehirler belli yerlerde yoğunlaşacak mesela ortaköy gibi bir yere günde 5 bin müşteri geliyorsa benim alibeyköy gibi bir yerdeki dükkanıma günde 500 müşteri gelecek ve bu sizlere fazla ücret olarak yansıyacak

yine nüfusun yarıya düştüğünü düşünürsek şehrin belli yerleri kalabalık olurken belli yerleri tenhalaşacak ve bu suç oranının artışını da peşinde getirecek çünkü toplum müdahalesi olmayacak.

bu gibi etkenleri hesapladıktan sonra rahatça gitsin gitmesin demeliyiz hele birde bunun yanına ben yıllardır buradayım onlar gitsin bencilliği var o ayrı bir problem.

birilerinin artık anlaması gereken acı bir gerçektir. istanbul, bu kadar fazla göçü kaldıramıyor, istanbul'un nüfusunun önemli bir kısmının boşaltılması ve anadolu'ya yatırım yapılması gerekir. maalesef ki geçmişte bazı kirli politik çıkarlar nedeniyle köy enstitüleri kapatılınca köyden kente göç de hızlandı.

sadece mecidiyeköy anadolu yakasına yayılsa bile işlevselliğini izleyeceğimiz eylemdir.

ben de benim şehrimin, şehrimdeki yabancıların, türkiye geneline yayılması kanısındayım. hatta mümkünse herkes kendi memleketinde yaşasın. memur takımı hariç.

lütfen gelmeyin burada kafamız rahat.

karadenizliler karadenize yollansa yeter. gereksiz gergin ve empatisiz insan sayısı bir anda azalacağı için şehir psikolojik olarak rahatlar, beton yoğunluğu zamanla azalmaya başlar. karadenize giriş çıkış yasak olucak ama sonra. tek görevleri bize çay ve fındık üretmek olucak.