işte bütün servetim bu yüzük

harun gibi gelip karun gibi gidenler...

güç yüzüğü.

(bkz: kıymetlimissss)

(bkz: atma ziya)

sauron sen misin?

beyefendinin hiç söylemediği laf. o gösterdiği yüzük, kendi demesine göre bir kadının refah partisine seçim kampanyasında destek olsun diye gönderdiği alyansı, açın bulun o videoyu internetten. bu özellikle kılıçdar çapsızının köpürttüğü "eskiden yoksul ama dürüst olan, iktidara gelince zenginleşen adam" anlatısının da mala davara hiçbir faydası olmadı geçen yıllarda. tıpkı mal liberallerin "eskiden demokrattı 2013'ten sonra bozdu" anlatısı gibi. çünkü ikisi de kolpa. adamın kendisi de dava arkadaşları da hiçbir zaman söylenildiği gibi değillerdi çünkü. 1994'te belediyeleri alır almaz o devasa kamu kaynaklarını kendilerini zenginleştirmek için kullandılar, "adil düzen" ayağına. akp dönemi rant dağıtma mekanizmalarının prototipi, refah belediyelerinde kuruldu. islami holdinglerin batışı ve refahın iktidardan düşürülmesi sürecine kadar da kimse sorgulamadı, "adamların alnı secdeye değiyor" diye. o zamanlar hala dindar olanın ahlaklı olduğu önyargısı vardı toplumda.

yüzük kardeşliği: ihvan hareketi (muslim bro's)

yüzük kavgası: fetöş kokarcalığı

yüzük davası: 128 milyar dolar cebellezi

büzüklerin feryadı: açlık sınıraltı asgari gelir

aslında o konuşmada şahıs bu cümleyi kurmamış ama kursaymış da olurmuş...gençken bi basit bi divanda kucakta 4 çocukla çekilmiş bir fotoğrafları var onların. bugünkü altın varaklı suitlerle hiçbi alakası yok.

ışte, bu kadar aç biri, önünde "milyar dolarların uçuştuğu bütçeleri" görünce, ve de ona kimse "efendim, milyar dolarlar var ama 85 milyon da nüfus var!!" diyemeyince, şahsın nevri dönüyo, bi röportajda buyurduğu gibi, benim araçta şahsi tercihim maybach marka araç oluyor, o araçta çok rahat ediyorum, diyebilen birine dönüşüyor.

unutmamak lazım ki aç, ilk önce açlığını giderir, kaynak bulunca...ama bu arkadaş sedat peker'i ciddiye alırsak, ki onu bizden başka kimse ciddiye almadı, bu açlıktan kendi çevresindeki kendine yakın diğer açları da doyuracak bir sistem kurmuş.

ama...ülke halkı bunu ve kendisine yapılan diğer haksızlıkları bağrına bastı ve bu insanları bilerek ve isteyerek "doyurdu" !!...ve doyurmaya da devam ediyor.

o yüzden türkiye başına gelenleri hak etti, de diyebiliriz. dersek, bizi kimse suçlayamaz.