1.
judo, ju jitsu dan geliştirilmiş japonya milli sporudur. aynı zamanda olimpiyat sporu olan judo teknikleri genelde üste giyilen dobuk tan tutularak uygulanir. bu yüzden judo cularin mengene gibi parmakları ve zamanla dezenformasyona uğrayan parmak eklemleri olur.
defans ve saldırı konusunda güreş gibi etkili kusursuz bir tarzdır.
defans ve saldırı konusunda güreş gibi etkili kusursuz bir tarzdır.
devamını gör...
2.
vücuda inanılmaz bir kas kütlesi kazandıran spor, savaş sanatı. insanda ilk başta bornozla güreşen abiler, ablalar izlenimi bırakıyor. putin'in de profesyonelce ilgilendiğidir aynı zamanda.
devamını gör...
3.
bir ara uzuuun uzun yazarım belki de, şimdilik;
devamını gör...
4.
bornozla güreşmek gibi bir şey.
devamını gör...
5.
hakkında şöyle bir anekdot olan spor.
9 yasındaki bir japon çocuğun en büyük hayali günün birinde çok iyi bir judocu olmaktır. fakat talihsiz bir trafik kazası sonucu sol kolunu tamamıyla kaybeder. hem çocuk hem de ailesi yıkılır. ailesi sırf çocuk oyalansın diye, japonların en unlu hocalarından birini tutarlar.
hoca kolları sıvar, çocuğa tek kolla yapabileceği yegane fırlatma hareketini öğretir. gece gündüz çocukla beraber bu hareketi çalışırlar. bir müddet sonra çocuk hareketi gayet iyi ve hızlı bir şekilde yapmaya baslar, fakat hocası çocuğa her gün saatler boyu ayni hareketi adeta ezberletir. çocuk bu hareketten sıkılır ve yeni hareketler öğrenmek istedikçe hocası bu hareketi dünyada en hızlı yapana dek çalışmasını ve başka hareket öğretmeyeceğini söyler. bir müddet sonra çocuk bu hareketi yıldırım hızıyla yapmaya alışır. bunun üzerine hoca çocuğa artık bir turnuvaya katılma zamanının geldiğini söyler. olacak şey değildir. tek kollu bir judocu tek hareketle turnuvaya katılacak. çocuk itiraz ettikçe hocası
"evlat; sen öğrendiğin hareketi yap, gerisini merak etme" diye öğütte bulunur.
1. tur 2. tur derken çocuk turları gayet rahat geçer. en nihayet finale gelir. tek hareket bilgisi ile finale kadar gelen çocuğun finaldeki rakibi bölgenin en iyi judocusudur. çocuk dev cüsseli rakibini görünce korkar. hocası yine sakindir,
"evlat sen bu harekette dünyada teksin, kendi oyununu yap yeter" der.
çocuk rakibine kendi hareketini şimşek hızıyla uygular, rakip kalktıkça ayni hareketi yineler. inanılır gibi değildir, çocuk tek kolla tek hareket sayesinde şampiyon olmuştur.
çocuk dayanamaz ve hocasına sorar
"hocam inanamıyorum,ben nasıl şampiyon oldum?" der.
hocası yine sakin ifade ile şöyle cevaplar,
"bu zaferin iki sırrı var oğlum.birincisi judonun en güç hareketlerinden birini çok iyi yapabilmendir. ikincisi bu harekete karsı tek bir savunma vardır. o da hareketi yapanın sol kolunu tutmak!
9 yasındaki bir japon çocuğun en büyük hayali günün birinde çok iyi bir judocu olmaktır. fakat talihsiz bir trafik kazası sonucu sol kolunu tamamıyla kaybeder. hem çocuk hem de ailesi yıkılır. ailesi sırf çocuk oyalansın diye, japonların en unlu hocalarından birini tutarlar.
hoca kolları sıvar, çocuğa tek kolla yapabileceği yegane fırlatma hareketini öğretir. gece gündüz çocukla beraber bu hareketi çalışırlar. bir müddet sonra çocuk hareketi gayet iyi ve hızlı bir şekilde yapmaya baslar, fakat hocası çocuğa her gün saatler boyu ayni hareketi adeta ezberletir. çocuk bu hareketten sıkılır ve yeni hareketler öğrenmek istedikçe hocası bu hareketi dünyada en hızlı yapana dek çalışmasını ve başka hareket öğretmeyeceğini söyler. bir müddet sonra çocuk bu hareketi yıldırım hızıyla yapmaya alışır. bunun üzerine hoca çocuğa artık bir turnuvaya katılma zamanının geldiğini söyler. olacak şey değildir. tek kollu bir judocu tek hareketle turnuvaya katılacak. çocuk itiraz ettikçe hocası
"evlat; sen öğrendiğin hareketi yap, gerisini merak etme" diye öğütte bulunur.
1. tur 2. tur derken çocuk turları gayet rahat geçer. en nihayet finale gelir. tek hareket bilgisi ile finale kadar gelen çocuğun finaldeki rakibi bölgenin en iyi judocusudur. çocuk dev cüsseli rakibini görünce korkar. hocası yine sakindir,
"evlat sen bu harekette dünyada teksin, kendi oyununu yap yeter" der.
çocuk rakibine kendi hareketini şimşek hızıyla uygular, rakip kalktıkça ayni hareketi yineler. inanılır gibi değildir, çocuk tek kolla tek hareket sayesinde şampiyon olmuştur.
çocuk dayanamaz ve hocasına sorar
"hocam inanamıyorum,ben nasıl şampiyon oldum?" der.
hocası yine sakin ifade ile şöyle cevaplar,
"bu zaferin iki sırrı var oğlum.birincisi judonun en güç hareketlerinden birini çok iyi yapabilmendir. ikincisi bu harekete karsı tek bir savunma vardır. o da hareketi yapanın sol kolunu tutmak!
devamını gör...
6.
youtube'de değişik dövüş sanatlarının müsabık sporcularının birbirleriyle yaptığı, hiç de sahte olmayan maçlar izliyorum. bir kaç sporu yapmış, muai thai, brazilian jiu jitsu, kraw maga gibi karma sanat dövüşçülerini bir tarafa bırakırsak, sadece boks, tekvando, kung fu, aikido hele hele whing chu gibi sporlarla uğraşanlar bu adamlarla baş edemiyor. uzun lafın kısası judocular çok tehlikeli.
örneğin bir video, adamın karşısında kick boksçu var ve 2.30-3 dakikalık darbeli, aksiyonun hiç bitmediği bir müsabaka yaptılar. kick boksçu o kadar aktif ve bitirmeye yakın dövüştü ki her seferinde judokan abi gitti gidecek gibiydi, darbeleri bir şekilde atlattıktan sonra üçüncü dakikada kick boksörü altına aldı ve malum sonuç.
örneğin bir video, adamın karşısında kick boksçu var ve 2.30-3 dakikalık darbeli, aksiyonun hiç bitmediği bir müsabaka yaptılar. kick boksçu o kadar aktif ve bitirmeye yakın dövüştü ki her seferinde judokan abi gitti gidecek gibiydi, darbeleri bir şekilde atlattıktan sonra üçüncü dakikada kick boksörü altına aldı ve malum sonuç.
devamını gör...
7.
ayakta poziyondan fırlatma-yere devirme tekniklerinden dolayı bir dönem karma dövüş sanatları müsabakalarında meşhur disiplinlerden biriydi, özellikle de japon merkezli promosyonlarda. pancreas'da falan uzun süre yerde yatmaya izin yoktu, zorunlu olarak müsabıklar ayağa kaldırılıyordu bir noktada. amerikan promosyonlarının bu kuralı kaldırması ile odak grekoromen güreş tekniklerinin arka arkaya kullanılması ile oluşturulan boğucu chain-wrestling stiline kaydı. sambo falan da girdi işin içine, ruslar sağolsun. ondan dolayı pek kendi disiplini dışında takılan judoka kalmadı. ama savurma teknikleri büyük yer tutar hala ringde.
devamını gör...