bir soru.

kadın - erkek eşitliğini savunan bir erkek olarak, kafamı kurcalayan bir konu aynı zamanda.

iki cinsin birbirine üstünlük kurduğu pek çok konu varken tam anlamıyla bir eşitlikten söz edilmesi, en azından benim açımdan pek olanaklı görünmüyor.

çok sığ gelecek size biliyorum. fakat iki cins tam manasıyla eşit olsa 3. sayfa haberlerinde kadın cinayetleri ile eşit düzeyde erkek cinayetleri haberleri okurduk.

ancak durum tam tersi boyutlarda maalesef.
bu eşitsizlik hayatın her alanında mevcut üstelik.

kadın hareketleri, bu konuda epey yol aldı. bunu yadsıyamayız.
fakat neden kadınlar hakları için örgütlenmek zorunda kaldı? neden erkekler buna ihtiyaç duymadı?

bunu tek başına ataerkil yapı ile patriyarka ile açıklayamayız.
bu, erkeklerin en azından fiziksel açıdan kadınlara üstün olduğu anlamına gelir.

örnek için trans sporculara bakın, cis kadın sporcuları deyim yerindeyse ezip geçiyorlar.
öte yandan, analitik düşünme vb konularda kadınlar bariz üstün durumda.

yani demek istediğim şey, kadınların erkeklere, erkeklerin kadınlara üstünlük kurduğu konular bu kadar çok iken tam anlamıyla bir eşitlikten söz etmek, en azından teorik olarak mümkün değil.

sözün özü, iki cins yasalar önünde eşittir. bu tartışmaya kapalı bir konu. bununla birlikte birbirlerine üstünlük kurdukları konuları da baz alarak, bu farklılıkları esas alarak bambaşka bir eşitlik mefhumundan söz edebiliriz.

son söz olarak, erkekler, tarım topluma geçişten itibaren ellerindeki enstrümanları kadınlar üzerinde bitmek bilmeyen, sınır tanımaz bir tahakküm kurmak için kullanmış olabilirler.
ki öyledir. ancak bu kadınların da aynı yöntemi uygulaması gerektiği anlamı taşımamalı.
devamını gör...
yapay bir eşitlik de ondan. tıpkı islamcıların zorla medeni kültür yaratmaya çalışması gibi yapay duruyor kadın erkek eşitliği.
devamını gör...
resmini aradım da bulamadım. yazarak tarif edeyim.

bir duvarın önünde maç yapılıyor. kısa boylu çocuk izleyemezjen uzun boylu çocuk izleyebiliyor. alın size eşitlik. duvar yüksekliği ise iki çocuk için de aynı. evet evet eşitlik dünyada her zerreyi kaplamalı ki kısa boylu çocuk duvar yüzünden maçı izleyemesin.

bir sonraki karede ise kısa boylu çocuğa tabure vermişler. bu tabure adaleti temsil ediyor.

kadın erkek eşit değildir, olamaz da. ne yaşayış, ne düşünce ne de fiziksel olarak eşittir. fakat yasalar önünde haklar veya cezalar konusunda mükemmel olmasa da adaleti sağlayabilirsiniz.

sadece kadın hakları diye de bakmamak lazım olaya. kadının erkeğe attığı iftiralara da çokça şahit oldu bu ülke. kadının insani haklar elde edebilmesi için verdiği yüzlerce yıllık mücafeleyi anlatmaya zaten gerek yok.

yine de eşitlik ya da adaleti dünya varolduğu sürece yüzde yüz sağlayamayacak insanlık. dönem dönem iyileştirmeler elbette olur tabii ki.
devamını gör...
şakaysa komik olmayan ciddiyse de komik olmayan soru. sorudan sıkıldım valla sizle alakası yok, kişisel algılamayınız sayın yazar arkadaşlar.

eşit demek aynı demek değil.

eşitlenmeye çalışılıyor dediğiniz, fırsat eşitliği için hukuki eşitlenmeye çalışılması olabilir.

kadınlar bir alana yönelmiyordur, onları teşvik etmek için ekstra ödül koymuşundur sen de eşitlenmeye çalışılıyor dersin.

veya erkeklerin suç işleme cesaretini kırman gereken bir mevzu vardır, bu kadın cinayeti örneği gibi, o yüzden ekstra böyle önlem alırsın.

neden örgütlenmek zorunda kaldı mevzusu: şepeşille basılan her topluluk örgütlenir. gücü yettiğinde istediğini alır. yetemezse alamaz. bu cinsiyet bağımsız bir fenomen.

neden kadın erkek satrançta ayrı: her zaman ayrı değil ama çok çok az kadın satranççı var. katılım için teşvik etmen gerekiyor.

neden sporlarda ayrı: çünkü biyolojik farklılıklar var. birinin kas yoğunluğu daha fazla. bu da rekabeti engelliyor. “biyolojik eşitsizlik” ile “biyolojik farklılık” farklı şeyler. kadınlar daha yavaş “eskiyor” daha uzun yaşıyor mesela. ama yüz metreyi de 10 saniyede koşamıyor. şahsen ben birkaç yıl daha yaşamak için dünyaları verirdim. buna eşitsizlik mi dersin farklılık mı dersin sana kalmış. buranın konusu değil yani, ayrıca tartışılır.

son olarak, abi gücü olan yapar. bunun da cinsiyetle alakası yok. günün birinde kadınlar çok güçlü olursa, açık açık ara finansal ne biliyim politik filan gücü ellerine alırsa onlar da zulüm uygulayabilir. bunun garantisi yok. bunun cinsiyetle alakası da yok. politics 101’dir bu.
devamını gör...
5.000 yıldır kadını ikinci plana itmişiz ve hatta hala da toplum baskısı aracılığıyla özgürlüklerini kısıtlama eğilimindeyiz ama erkeklerle aynı hakları vermişiz.
her kasabasında pavyon olan bir ülkede, kocasını aldatan bir kadın cinayete kurban gittiğinde, bu cinayete haklı nedenler üretmeye çalışılıyorsa, eşitlik diye bir şeyden söz edemezsin.
devamını gör...
beni eşitlemeyin ben inşaatta bir gün, taş çatlasın bir haftadan fazla çalışamam. dolayısıyla her kadının böyle bir çabası yoktur.
devamını gör...
adalet, adalet, adalet.

eşitlik istemiyoruz. hakkımız olanı istiyoruz.
devamını gör...
cahil sorusudur.
kadınla erkek biyolojik olarak eşit değildir, eşitlenmeye de çalışılmıyor. ben kendime yaprak taktırma peşinde değilim mesela şahsen. öyle bir şey değil.

genel insanlar insanlık haklarının tanınması açısından eşitlenmeye çalışılıyor.
onun nedeni de insanların bir şeyi yapabiliyor oluşları ile o şeyi yapmaya haklarının olması arasında ayrım yapamayacak kadar geri zekalı olması. o yüzden yasa yapalım da bari dezavantajlı insanları korumaya çalışalım, dirlik ve düzen olsun demişler. nedeni bu.

açıklayıcı bi özet olmuştur diye umuyorum.
herkesi öpüyorum.
devamını gör...
çünkü aslında değersiz olan bazı şeylerin eşitliğin sağına değersiz geçmesi gerekiyor ki eşitlik sağlansın. katsayılar ve çarpanlarla alakalı x = y olabilmesi için. matematik işte.

mesela kadın x erkek y olsun. x e değer vermeden y yi. bulamazsın
devamını gör...
kadın ve erkeklerin haklar ve görevler bakımından eşit olmasını istiyoruz çünkü. çok değil 100 yıl önce kadınların göksu deresine girmesi bile yasaktı.cumhuriyet sonrası türk kadınına her ne kadar hak verilmiş olsada okuması okula gitmesi ayıp sayılıyordu.ancak okumuş türk erkekleri kendilerine uygun sohbet edip,tartışabileceği türk kadını bulamadığından okumuş, gayrimüslim kadınlarla evlenmeye başladığı. mecbur nüfuzlu türk babaları kızlarını okutmaya başlamıştır. *çok değil 70 yapımı filmlere bakarsanız kadınlara birey değil obje gözüyle bakıldığını zaten çok rahat görebilirsiniz...çalışsa parası elinden alınıyor, yolda yürüse eksik etek aranıyor gözüyle bakılıyordu.daha sonra 80li yıllarda tv radyo daha ulaşılabilir oldu ve yayıldı, türk feminizm hareketi başladı ve dananın kuyruğu koptu.bedavaya tarla tapıp, hayvan bakan,sacda ekmek pişiren, kerpiçten fırın yapan kadınlara okuyup kendi paranızı kazanabilirsiniz dendi.en basitinden doğum kontrolle tanıştı anadolu kadınları, hayatı hakkında en azından bedeni hakkında karar verme şansları oldu-ki bunun için bile ne dayak yemişler ne doktor taşlamış anadolu erkekleri...kitle iletişim araçlarının çeşitlenmesi,zorunlu eğitimin denetlenmesi, jandarmaya verilen yetkinin sınırlandırılması ve şikayet mekanizmalarının halka anlatılmasıyla birlikte(bunlardan recep yazıcıoğlu, gaffar okkan gibi emsal bürokratlarımızı anmadan olmaz, allah rahmet eylesin) günümüz y kuşağı oluştu.biz oku büyük adam ol, kurtar kendini tiratlarıyla büyüdük. neyse bu seferde şöyle bir sorun meydana geldi. anadolu'da yetişmiş kadınlar okumak, dışarıya çıkmak, oy vermek gibi haklara sahip oldular ama hala toplumun kadından beklentileri vardı. baba evinden gelinlikle çıkana kadar babasının sorumlu * olduğu bir yük(!) olduğu için ayrı eve çıkamayan kendi parasını yiyemeyen kadınlar mecbur birini bulup evlendiler. ilk birkaç yıl süper gitti,kontrollü özgürlüklerini yaşadılar.ama çocuk doğurduktan sonra birden yalnızlaşıp, bir döngünün içine hapsoldular.iş, ev işi, çocuk bakımı ve eş ilgisizliği. kadınlar bu sefer demeye başladı ki ben amazon kadını gibi evde de dışarda da eşşek gibi çalışıyorum(kadın ve erkek çalışan maaş eşitsizliği konusuna girmeyeceğim sinirim zıplıyor) bu çocuğu tek başına yapmadım evde de tek başıma yaşamıyorum,benim saçımı tarayacak vaktim yokken eşim neden çocukla ilgilenmeyip ev işine yardım etmiyor?( btw erkeklere sordum çocuk olunca eşi anne sıfatı aldığı için onu artık kadın olarak göremiyorlarmış) şimdi ekonomik bağımsızlığını kazanan kadın evlenmiyor, çocuk doğurmuyor. erkekler bunun için de taşlayıp, kendine yapılan bir hakaret olarak görüyor ama artık çok geç. kadınlar bir kadın olmaktan öte insan olduğunun farkına varıyor, aksini düşünenler için ne yazık...
devamını gör...
sistemin, dominant erkekleri ortadan kaldirip beta'lara kolayca hukmetmek icin one surdugu ve kadinlar tarafindan da sualsiz kabul goren hal.

burada bir noktaya dikkat cekmekte fayda var. dominant erkekler ortadan kalktikca, kadinlarin sikayetleri suphesiz daha da artacaktir. ne yazik ki bir nevi kendi ayagina sikma durumu.
devamını gör...
sevgili kadınlar askere ve savaşa alınırsa eşit oluruz ama giderler mi ?

ukrayna'daki erkekler zorla savaşa alınırken kadınlar avrupa'da tiktok çekiyor gerçekten çok acı.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kadın ile erkek eşitse neden eşitlenmeye çalışılıyor sorusu" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim