1.
geleneklerimizde önemli bir yere sahiptir. kurbana yakılır efenim şöyle ki,
koyuna kına yakılır, allaha kurban olsun diye.
askere kına yakılır, vatana kurban olsun diye.
geline kına yakılır ,kocasına kurban olsun diye.
koyuna kına yakılır, allaha kurban olsun diye.
askere kına yakılır, vatana kurban olsun diye.
geline kına yakılır ,kocasına kurban olsun diye.
devamını gör...
2.
ellere ve saçlara yumurta, yağ ve suyla karıştırılarak sürülen yeşil toz.
devamını gör...
3.
bir bitkidir. bu bitkinin yapraklarının kurutulmasıyla elde edilen yeşil toz halinde olan kına eline, saçına vs. yakılır. berbat kokuludur ayrıca. kokusunu sevenler de var ama nasıl seviyorlar anlayamıyorum benim midemi bulandırıyor.
devamını gör...
4.
iç anadolu'da her dönemecin kutlandığı gece.
kınasız ay geçmiyor.
kadını erkeği elleri kınalı geziyor.
kınasız ay geçmiyor.
kadını erkeği elleri kınalı geziyor.
devamını gör...
5.
bulunduğu topluluktan yahut yerinden yurdundan bir sebepten ayrılacak olanlara yakılandır. belki de gittiği yerdekilere yabancı oluşunun; bir 'garip' oluşunun nişanesidir yakılan o kına. kına ellerden çıkana kadar geçecek süre boyunca içinde tutacağı hüznün ve çoğunlukla da diyemediklerinin ifadesi.
ne vakit dinlesem ağlatan şu kına türküsünde "aha geldim gidiyorum; silip süpürdüğüm yurtlar" cümlesinde anlatıverir anadolu; kına yakılanın hissiyatını. buradan gelinin eline kına yakılırken "kız anası"nın eline düşen: bir yandan yanarken bir yandan usul usul eriyen bir mumun ateşidir...
"elimi yuduğum arklar,
belimi verdiğim dutlar,
aha geldim gidiyorum,
silip süpürdüğüm yurtlar."
ne vakit dinlesem ağlatan şu kına türküsünde "aha geldim gidiyorum; silip süpürdüğüm yurtlar" cümlesinde anlatıverir anadolu; kına yakılanın hissiyatını. buradan gelinin eline kına yakılırken "kız anası"nın eline düşen: bir yandan yanarken bir yandan usul usul eriyen bir mumun ateşidir...
"elimi yuduğum arklar,
belimi verdiğim dutlar,
aha geldim gidiyorum,
silip süpürdüğüm yurtlar."
devamını gör...
6.
cennet toprağı.
devamını gör...
7.
şu sıralar, fanı olduğum gelenek.
bu akşam bir kınadaydım,
varsa kınası olan davet etsin.
gideriz de mi yeşil-uzum.
o zamana kadar şu meşhur şarkıyla havaya girelim.
kınayı yakmışlar geline
bu akşam bir kınadaydım,
varsa kınası olan davet etsin.
gideriz de mi yeşil-uzum.
o zamana kadar şu meşhur şarkıyla havaya girelim.
kınayı yakmışlar geline
devamını gör...
8.
yüksek yüksek tepelere ev kurmak vardı şimdi. manzara süperdir
devamını gör...
9.
yeşil, toz kalıcı ve su geçirgenliği olan bir boya türüdür.
el, ve saç boyamada kullanılır. son yıllarda yaygınlaşan, çil modası dolayısıyla yüz boyamada ve geçici dövme yapımında da kullanılmaktadır.
esas rengi yeşil olan bu maddenin, hindistan ve çin dolaylarında siyahı kullanılmaktadır. daha doğrusu arap coğrafyası, bir yemen geleneği olarak, turuncu, kızıl-kırmızımsı bi renk veren, yeşil toz olanını kullanırken hindistan'ın kınası, hint kınası adıyla da anılan ve muhtemelen çinko karışımı bir madde olan rastık karıştırılarak, siyah rengini alan, siyah kınadır. bunun* yan etkileri fazlayken, su geçirgenliğinin ise, son yıllardaki araştırmalar sonucu, olmadığı tespit edilmiş, sadece deri üzerine bir katman oluşturduğu kanıtlanmıştır. bu nedenle, geçici dövmeler için bir tercih sebebidir. arap yani yemen kınası ise; tam tersi su geçirgenliği olan, deri ve saç üzerinde karman oluşturmayan bir yapıdadır.
arap yarımadası'ndan çıkıp, tüm asya coğrafyasına yayılan bu güzellik hilesi, hindistan'dan mısır'a, kleopatra gibi bürokratik kadınlara kadar tüm dünyaya yayılmıştır.
türk kadınları için de yüzyıllardır kullanılagelen bu güzellik maddesi, kadınların sade ılık suyla yahut tercihe göre; siyah çay, ada çayı, kuşburnu çayı, zeytinyağı, hint yapı ve bazen de rastık kullanılarak hazırlanır ve işlevine göre saça, ele yakılır. genel olarak gece yapılan bu boyama işlemini gece gerçekleştirip kafasını bir bezle saran hanımlar, sabaha kadar bu şekilde bekler ve sabah da durularlar. şimdilerde gece boyu bekletmek yerine yarın saat ila iki saat arasında bekletmenin de yeterli olduğu savunulmaktadır.
çoğu manada saç dökülmesine yol açtığı bilinmekte beraber kınanın takılma yöntemi ile bu yan etki ortadan kalkıp hatta saçları besleyici bir etkide bulunduğu yüzlerce yıldır bilinmektedir. burada kınanın kalitesi ve imitasyon olup olmadığı konusu da devreye girmektedir.
ellerdeki etkisine gelecek olursak egzema gibi cilt hastalıklarına iyi geldiği bilinmektedir.
ayrıca kına, kültürümüze o kadar yerleşmiştir ki kına yakmak, kına gecesi gibi tabirler ve eylemler de hayatımızın merkezine yerleşmiştir.
el, ve saç boyamada kullanılır. son yıllarda yaygınlaşan, çil modası dolayısıyla yüz boyamada ve geçici dövme yapımında da kullanılmaktadır.
esas rengi yeşil olan bu maddenin, hindistan ve çin dolaylarında siyahı kullanılmaktadır. daha doğrusu arap coğrafyası, bir yemen geleneği olarak, turuncu, kızıl-kırmızımsı bi renk veren, yeşil toz olanını kullanırken hindistan'ın kınası, hint kınası adıyla da anılan ve muhtemelen çinko karışımı bir madde olan rastık karıştırılarak, siyah rengini alan, siyah kınadır. bunun* yan etkileri fazlayken, su geçirgenliğinin ise, son yıllardaki araştırmalar sonucu, olmadığı tespit edilmiş, sadece deri üzerine bir katman oluşturduğu kanıtlanmıştır. bu nedenle, geçici dövmeler için bir tercih sebebidir. arap yani yemen kınası ise; tam tersi su geçirgenliği olan, deri ve saç üzerinde karman oluşturmayan bir yapıdadır.
arap yarımadası'ndan çıkıp, tüm asya coğrafyasına yayılan bu güzellik hilesi, hindistan'dan mısır'a, kleopatra gibi bürokratik kadınlara kadar tüm dünyaya yayılmıştır.
türk kadınları için de yüzyıllardır kullanılagelen bu güzellik maddesi, kadınların sade ılık suyla yahut tercihe göre; siyah çay, ada çayı, kuşburnu çayı, zeytinyağı, hint yapı ve bazen de rastık kullanılarak hazırlanır ve işlevine göre saça, ele yakılır. genel olarak gece yapılan bu boyama işlemini gece gerçekleştirip kafasını bir bezle saran hanımlar, sabaha kadar bu şekilde bekler ve sabah da durularlar. şimdilerde gece boyu bekletmek yerine yarın saat ila iki saat arasında bekletmenin de yeterli olduğu savunulmaktadır.
çoğu manada saç dökülmesine yol açtığı bilinmekte beraber kınanın takılma yöntemi ile bu yan etki ortadan kalkıp hatta saçları besleyici bir etkide bulunduğu yüzlerce yıldır bilinmektedir. burada kınanın kalitesi ve imitasyon olup olmadığı konusu da devreye girmektedir.
ellerdeki etkisine gelecek olursak egzema gibi cilt hastalıklarına iyi geldiği bilinmektedir.
ayrıca kına, kültürümüze o kadar yerleşmiştir ki kına yakmak, kına gecesi gibi tabirler ve eylemler de hayatımızın merkezine yerleşmiştir.
devamını gör...
10.
kokusuna da rengine de hayranım. ellerime yakmayı sevmem ama karıp karıp koklayabilirim.
devamını gör...
11.
saçı ve elleri boyamakta kullanılan, kına ağacının kurutulmuş yapraklarının dövülmesiyle elde edilen toz.
devamını gör...