kitap kokusu

bali çeker gibi kitabı açıp arasına yumulurum iliklerime kadar çekerim o kokuyu.

bazen edebiyatı yapılan kokudur.

huzur veren bir kokudur. insanı güvende hissettirir.

geçen gün bir kitabın kokusu tarafından öldürülmeye çalışıldım. adını vermek istemediğim kitaptan bir yere bakmam gerekti, bakmaz olaydım. ya rabbi bu nasıl bir kokudur. eski de değil, bir iki senelik. rahat bi' beş dakika kitaba yaklaşamadım. öksürük tuttu. baktım, mantar cart curt toz moz hiçbir şey yok. suikaste uğradım. ragıp hulusi başlığına tanım girmek için bakmıştım, entry uğruna canımızdan oluyorduk az kalsın.

11 adet kitap siparişi verdim amazon'dan. mujtemwlen yarin elime ulaşacaklar. su an kitap kargoyu beklemenin heyecanını yaşıyorum. elime ulaştığı vakit ise hem o koli7i açmanın, hem de kitqplari tek tek elime alıp okşayıp, sevip, sayfalarını koklamanın mutluluğunu yaşayacağım.

2. el ise leş gibi kokar, abuk sabuk yazılar olur, altı çizili manasız satırlar vardır...

şu klasik ezber, toplumun geneli tarafından kafadan sempati toplayacağı kanısına varılan şeyleri neden ısrarla yazıyor insanlar yahu.

gece saat 2 ya cidden kitap kokusu mu?

titriyorum.

avon dergisi elini sürünce parfüm olan sayfa...

kitapçılardan ziyade sahaflara giderek içe çekilmesi gereken kokudur.

kan kokusundan hallice.

bir çeşit uyuşturcu.

dikilmeyen, açmayan bir çiçek kokusu.

sadece bizim gibi kitap sapıklarıni büyüler

okuduğun kitap türüne göre değişen kokudur

iki temel kategoride incelenebilecek olan kokudur.
benim ilk aklıma gelen (ve hoşlandığım koku) saman kağıt olarak bilinen üçüncü hamur kağıttan imal edilmiş kitaplarda yer alan koku. bu kağıt türü daha çok odun içerir. zaman içerisinde sıcaklık, ışık ve nem etkisiyle kitap içerisinde yer alan özellikle ağaç kökenli maddeler kokulu/uçucu organik bileşikler ortaya çıkarırlar. tıpkı eski bir ahşap masanın kendine özgü kokusu gibidir bu. hafif nemli ağaç kokusuna toz kokusu eşlik eder. ortaya çıkmış organik bileşikler hafifçe şekerli bir koku da ortaya çıkarır. muhtemelen romantizmi yapılan, sevilen kitap kokusu budur. kütüphanenizde eski basım bir kitap varsa (özellikle varlık yayınları küçük baskılı ve küçük puntolu kitaplarda bahsettiğim odunsu, şekerli, tozlu koku çok ön plandadır.)
ikinci olarak bahsedeceğimiz kitap kokusu ise yeni basılmış (görece daha kaliteli bir kağıda basılmış), selüloz yoğunluklu ve kullanılan baskı materyalinin kimyasal kokusuna eşlik ettiği kokudur. özellikle birinci hamur kağıtta (beyaz kağıt) ya da kuşe kağıttaki kokuyu seven arkadaşlar muhtemel tiner, bali, oje gibi kokuları da seveceklerdir.

yağmur sonrası toprak kokusu, taze ekmek kokusu, yeni kitap kokusu. bu üç koku ruhsal terapi gibidir.

en sevdiğim
dijital den bir türlü beceremiyorum kitap okumayı sarkıyor sıkılıyorum ama kitap desin mi işin rengi değişiyor

insanı kendi özüne götüren bir çeşit meditasyon etkisi. özellikle eski basım olanlar....

çaydan sonra gereksiz edebiyat kasılanlardan.

kitabın içindeki dünyaya geçiş yaptıran sihirli kapıdır.

roman kahramanlarının yaşadıklarını heyecanla okumadan önce; içime çektiğim beni okuma sevdamın başladığı yıllara götüren koku.