herhangi bir olayın sonucunu var sayalım. hiçbir görsel kullanmadan, minik bir çocuğa ölümü anlatacaksınız diyalog yardımıyla. bunu nasıl yapardınız? bu durumu bir senaryo şeklinde de ifade edebilirsiniz.

küçük bir ödev için fikirlerinize ihtiyacım var sevgili suserlar. az çok demeden minik de olsa fikrinizi belirtmeniz benim için çok önemli. teşekkür ederim şimdiden*
devamını gör...
kaç yaşında ve durumun ne olduğuna bağlı olarak değişir ama kendisi merak etmiyorsa ve bir yakın kaybı yoksa merak ettiğinde anlatmak daha doğrudur. "öldü" kelimesini kullanmak gerekir. uyudu dediğinizde uyumaktan korkabilir. uyku ile ilgili güçlükler yaşayabilir. hasta oldu ifadesi her hasta olan kişinin öleceği anlamına gelebilir. cennete gitti gibi tabirler kullanırsanız sadece kafasını karıştırmış olursunuz. soru sormasına izin verin, neyi ne kadar anladığını anlamaya çalışın. ölümün nasıl gerçekleştiğine dair travmatik detaylar vermekten kaçının ve bu tür konuşmalara şahit olmasına izin vermeyin.
devamını gör...
en sevdiğim çiçeğim solup, bu diyarlardan göçüp gittiğinde saatlerce solmuş ve kurumuş yapraklarına bakmıştım. saksısını incelemiş onun artık bir daha yeşermeyeceğini ve geri dönmeyeceğini anlamıştım. birkaç gün sonra da bomboş saksına sağlıklı bir çiçek ektiğimde, eski solan çiçeğimin yerini doldurmasa da sadece saksısı boş kalmasın diye saksısının içine yeni toprak koyup başka bir çiçeğimi ekmiştim. önce bu durum yanlış gelse de saksısının bomboş kalması daha yanlıştı fikrimce. boş saksı sürekli onu hatırlatıyordu çünkü. ve bu durumda beni çok üzüyordu. zamanla yeni saksısıyla buluşturduğum çiçeğim saksısını sevince ve alışınca büyümeye devam etti. eminim bu yaptığımı görse solan çiçeğimde sevinirdi. sonuçta uzaktan akrabasına yeni bir ev bulunmuş, o evde mutlu mesut yaşıyordu.

ölüm aslında çok sevdiğimiz birini kaybedince yaptıklarımızda saklıdır. solan çiçeğimin bir daha yeniden yeşermeyeceğini anlamam gibi. boş saksısına başka bir çiçek ekip hayatıma kaldığım yerden devam etmem gibi. ölüm aslında solan umutların yeniden yeşermesi gibidir. tıpkı solan çiçeğimin saksısında başka bir çiçeğin yeşermeye devam etmesi gibi. belki bir gün o da solup gidecek ama saksısı hep başka çiçekleri ağırlayacak. tıpkı saksı görevi gören hayatın içine bir sürü insan sığdırması gibi.
devamını gör...
bilmiyorum nasıl anlatılır. bana anlatan olmadı ben de anlamış değilim 28 sene geçmesine rağmen.
devamını gör...
küçük bir çocuğa ölüm anlatılmaz, ölümü bilmesi sağlanmaz. ödev demişsiniz merak ettim ne ödeviymiş bu.
devamını gör...
ölümü anlatamayacağımız çocukları hiç yapmamak en iyisi.
devamını gör...
yukarıdaki yazar arkadaşlara katılıyorum. gitti bir daha gelmeyecek, uyuyor gibi geçiştirmemek lazım daha farklı tramvalara yol açabilirsiniz. en doğrusu çocuk psikoloğu ya da bu tarz profesyonellerden yardım almak diye düşünüyorum çünkü küçük bir çocuğun allah manasını da ölen kişiye olan sevgi ve güven bağını da bir anda yok edebilirsiniz. elbette ki bu tarz psikolojik yardımlara herkesin gücü olmayabilir.. bu ayrı bşr konu
devamını gör...
önce doğadaki canlıların döngüsünden kısaca bahsedilebilir. genelde saksıda bitki örneğiyle, tohum büyür, yetişir, sonra da solup toprağa kavuşur gibi..
akabinde ölümü direkt söylemek gerekir diye biliyorum, hastalandı ve öldü gibi değil (bu sefer çocuklar hastalanan herkesin ölebileceğini düşünebilirlermiş ileride). ölen kişinin neleri artık yapamayacağını anlatmak gerekiyor, çocuklar ölümün ne anlama geldiğini bilemiyorlar. mesela .... öldü, o artık yemek yemeyecek, nefes almayacak, konuşmayacak gibi..
törene katılma konusunda fikrinin alınmasında fayda var, vedalaşmak isteyip istemediğinin sorulması gerekiyor ve fazla ısrarcı olunmaması gerekiyor diye biliyorum. ama çok zor bir durum tabi, yetişkinler için bile kolay değil ki ölüm.
bir pedagog eşliğinde ve rehberliğinde de ilerlenebilir, ben bir arkadaşımın kızı için araştırmıştım konuyu, aklımda kalanları paylaştım.
devamını gör...
bak şimdi çocuk, biz bu hayata geliriz, yaşarız,sonra masallarda hani nasıl bir son olur ya, biz de masalımızı sonlandırıp defterimizi kapatırız.
buna ölmek denir, yani bu dünyada artık bize verilen sürenin sonuna gelmektir bu.
ama öldüğümüzü anlamayız, sonsuza kadar sürek bir uyku gibi düşün çocuk.
devamını gör...
sonsuza kadar süren bir uyku düşün ya da yolculuğa çıktı deyin ki çocuk bilişsel olarak bu metaforları anlayamayacağı için uyumaktan, yolculuğa çıkmaktan korksun daha büyük travmalar yaşasın.
devamını gör...
gökler verdi gökler aldı
devamını gör...
anlatılması gerekmez. ölüm anlatılarak kabullenilebilen bir kavram değil ki.
size, bize anlattılar mı?
ölümü anlatacak kadar ince düşünen biri bizi öleceğimizi bile bile buraya getirir mi, sanmam.
devamını gör...
yetmez, kulağından tutup dışarı fırlatın 3 hafta almayın eve. hayatın gerçekleriyle de yüzleşsin.
devamını gör...
siz anlatın bence anlayıp anlamamak ona kalmıştır.


bırakın cam fanusta cocuk yetiştirmeyi, onlara hayatın gerceklerini anlatın ki 20 yaşında bir ölüm duyduklarında mal mal bakmasınlar saga sola
devamını gör...
tam olarak şöyle

“ bir gün hepimiz farklı bir dünyanın kapısından içeri girmek için bu dünyayı bırakacağız.alice harikalar diyarında gibi düşün çocugum( izlemediyse bu ve benzeri filmleri izlet ki korkmak yerine, bunu daha yaşına uygun anlamlandırsın) o diyara gidince, buraya tekrar dönme şansın olmayacak ama sonunda herkes oraya geleceği için hepimiz orada buluşacağız.”
devamını gör...
küçükten kasıt kaç yaşında ?
hiç çiçek böcek romantizmine girilmemesi gereken durumdur.
devamını gör...
bir seferde anlatılmaz. zaten ölüm "bak ölü öldü" diye anlatılıp kapatılacak birşey değil. biz hala anlamaya çalışıyoruz.

benim yeğen köyde öğrendi çoklukla. iki yaşından beri gider, bazen ölü sincap, köpek vs. bulur. bununla başladı. yengem müthiş bu konularda. doğadaki döngüden, onun da gübre olacağından, başka hayvanlara yem olup olnların yavrularını, yeni hayatları besleyeceğinden, yani biyosferdeki döngülerden benim yapamayağım şekilde, çocuğun yaşına uygun şekilde bahsetti.

insan ölümlerinde de yeni doğumların dünyada yer açılmasıyla mümkün olduğundan, yaşama sırasından falan bahsetti daha ilerki yaşlarda.

yoksa köpeği ölüyor "çiftliğe verdik", balığı ölüyor "yüzmeye gitmiş" yalanlar başlıyor. kaç yaşında olursa olsun yalanı ilişkine sokmak ölümün karmaşıklığından bin kat zararlı.
devamını gör...
anlatılmaz, anlatılmamalı.

ölüm negatif tüm duyguları şemsiyesi altında toplayan bir terminolojidir. dolayısıyla, ölümü tanımlayabileceğiniz çok mutlu bir senaryo yok. çocugun herhangi bir şekilde bu gerçeklik ile tanışması, algısında kırılma yaratabilir ve farkında olmadan sürekli ölümden korkan ve kaçmaya çalışan pasif ve silik bir karakter olmasına sebep olabilirsiniz.


çocukların dünyası tek düze ve basittir. her şey olumlu ve eğlencelidir. böyle bir yumuşak dünyaya, elinizde baltayla dalamazsınız. çocuğun kırılganlığını iyi hesap etmek hatta mümkünse büyürken onda kalıcı iz bırakacak tüm negatif olaylardan uzak tutmak gerekiyor.

çocuklar hasta insanlara götürülmemeli, hastanelere gitmemeli, cenazelere katılmamalı/ birini gömülürken görmemeli, mevlütlere götürülmemeli. bunların hepsi küçücük cocukların kırılgan dünyasının içerisinden geçecek boyutta ağır anılardır. bir yetişkin dahi ölümü aşamazken, çocuga bunu nasıl öğretir ve bu gerçeklikle sağlıklı büyümesini beklersiniz?


insanlar büyürken bilinçleride doğru orantılı şekilde gelişiyor. hayatın içerisinde bazı şeyleri zaten istemsizce anlıyorsunuz ve kafanızda bunları çözümlüyorsunuz. bırakın zamanı geldiğinde, çocuğun zihni ona buna öğretsin. en azından traumatik olmaz.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"küçük bir çocuğa ölüm nasıl anlatılır sorunsalı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim