1.
kaplumbağam( onu iple cekerken kafasını sağa sola sallardı çok hosuma giderdi) ve karaşimşek arabam ( takla atıyordu),sanırım o diziyi çok seviyordum güççükken.
devamını gör...
2.
en çok kıskandığım kimseyle paylaşmadığım oyuncaktır. tasmasını çekince havlayarak yürüyen köpek.
devamını gör...
3.
bütün aktiviteleri birlikte yaptığın yol arkadaşıdır. hem de sen ne dersen onaylar asla karşı çıkmaz. benim içinse 1. sınıfta okulda tarzan izlemek için götürdüğüm peluş tavşanım. o zamanlardaki en iyi arkadaşım.
devamını gör...
4.
pek fazla oyuncağım yoktu. sokak çocuğuyduk biz. sokakta arkadaşlarla takılmayı en kral oyuncağa değişmezdik.. sonra atari çıktı, gameboy çıktı, bunların televizyona bağlananı çıktı, telefon çıktı, tablet çıktı vs.
devamını gör...
5.
beyaz pofuduk kedim. çikolata kabını yuvası yapmıştım, boynuna ip bağlayıp her yere götürürdüm. sonraları tavşanım yerini aldı
devamını gör...
6.
pek pofuduk olmayan oyuncak ayım.
devamını gör...
7.
dorseli bir tırım vardı çok severdim. kim bilir nerelerde.
devamını gör...
8.
işerken klozete düşürdüğüm üstü açık kırmızı arabamdır. modelini tam hatırlamasam da düşürdüğüm an yaşananları o zaman 4 yaşında olmama rağmen çok iyi hatırlıyorum. annem sifonu çekelim çişin temizlensin sonra arabayı alırız demişti. sifonu çektikten sonra arabanın kanalizasyona gittiğini farkedince suyun kaldırma kuvvetini keşfeden arşimet gibi hissetmiştim. hala izmirde deniz kenarında yürürken acaba arabam şuan körfezin dibinde nerede acaba diye düşünürüm.
devamını gör...
9.
krem rengi oyuncak ayıcığım vardı. orta okul zamanındaydı sanırım dayımlara gittiğimde kuzenimin odasında görmüş ve belli etmemeye çalışsam da acaip yıkılmıştım. sonra öğrendim ki annem sağ olsun benim yerime düşünüp kullanmadığıma karar vermiş ve hediye etmiş ayıcığımı.
devamını gör...
10.
ben oyuncaklarla değilde çamurla oynamayı çok severdim. az köfte yapmadık
devamını gör...
11.
pelış mavi bi tane köpeğim vardı , kibrit kutusu kadar siyah renk araba.
fakirdik evet.
fakirdik evet.
devamını gör...
12.
inşaat işçisi babamın ortalama 10 11 saat giydiği terlemiş çoraplarını top yapıp oynamak.
devamını gör...
13.
benim oyuncağım yoktu galiba küçükken
devamını gör...
14.
dışı şeffaf içindeki çarklarını görebildiğim bir traktörüm vardı. 6 yaşında ilkokula başlamıştım. sen büyüdün artık deyip bütün oyuncaklarımı atmıştı.
devamını gör...
15.
ceylan bebek, kocaman bir et bebek. beraber az tom ve jerry izlemedik.
devamını gör...
16.
benim bir et bebeğim varmış. bebeğin adını ise osman koymuşum. hiç yanımdan ayırmıyormuşum, kreşe giderken de asla yanımda götürmeyi unutmuyormuşum. ama ben o bebeğin her yerini kalemle çizmişim çünkü kreşteki çocukları korkutmak için. aklıma bakar mısınız yaa. kreşten çıkıp eve gelirken, ben osman bebeğimi kreşte unuttuğumun farkına varıyorum ve o sırada da evime çok yaklaşmışız .daha sonra servis şoförünü zorla tekrar kreşe gitmesini sağlayıp, osman bebeği almışım. tabii bu olayı ben hatırlamıyorum, anam-babam anlatırdı zaman zaman.
devamını gör...
17.
babamın italya'dan getirdiği oyuncak uzaktan kumandalı suv arazi jipim. barbielerimi arkasına oturtur sözde almanya'dan gelen kuzenlerini hava alanından almaya götürürdüm. rofl
(bkz: hayal gücü)
bu araba sevdam yüzünden sokakta hep erkek çocukları ile oyun oynamışımdır. aralarında dışlanmamak ve daha güçlü bir imaj çizebilmek, diğerlerinin arabalarını paylaşabilmek için barbielerimle evde oynamayı tercih ederdim. onun dışında tasolar, beybladeler derken büyüdük işte..
(bkz: hala yapmak istenen çocukluk aktiviteleri)
(bkz: hayal gücü)
bu araba sevdam yüzünden sokakta hep erkek çocukları ile oyun oynamışımdır. aralarında dışlanmamak ve daha güçlü bir imaj çizebilmek, diğerlerinin arabalarını paylaşabilmek için barbielerimle evde oynamayı tercih ederdim. onun dışında tasolar, beybladeler derken büyüdük işte..
(bkz: hala yapmak istenen çocukluk aktiviteleri)
devamını gör...
18.
hiç öyle yanımdan ayırmadığım, benim için özel bir anlamı olan oyuncağım olmadı. küçükken nesneye bağlılığım yokmuş aslında şimdi düşününce, gerçekten güzel bir durum. zaten istediği oyuncak alınmadığında ağlayan çocuklardan da hiç olmadım. birkaç sevdiğim oyuncağım vardı; yüzücü oyuncağıydı biri, suya koyunca yüzüyordu, biri de tren almıştık, o rayları falan kurarken gerçekten çok sevinmiştim ama oyuncağın bir sorunu vardı tam çalışmamıştı. ya da çalıştı ama kısa bir süre sonra nedensizce bozulmuştu.
heves edince genelde kursağımda kalıyordu*. sağlık olsun.
heves edince genelde kursağımda kalıyordu*. sağlık olsun.
devamını gör...
19.
biçerdöverim. sarı renkte çok büyük bir oyuncaktı herhalde babamlardan ötürü bayağı hoşuma gidiyordu.
devamını gör...
20.
doğumgünümde alınan yontma bir su aygırı olmalı sanırım. o kadar severdim ki banyo bile yaptırırdım. bornozu yoktu gerçi o yüzden ıslak mendille kuruluyordum.
devamını gör...