101.
tek bir oyuncak ismi veremeyeceğim. mekanik - elektronik oyuncaklarımın hepsini severdim. o kadar severdim ki alındığı ilk gün kırıp içeride ne var görmek isterdim. * sonra da mühendis olduk işte.
devamını gör...
102.
devamını gör...
103.
küçükken hiç oyuncağımın olmaması.
bu başlığı görünce bir cız etmedi değil.
şimdi gördüğüm, bildiğim her çocuğa oyuncak almam sanırım hepsinin bir oyuncağı olsun istememden.
bu başlığı görünce bir cız etmedi değil.
şimdi gördüğüm, bildiğim her çocuğa oyuncak almam sanırım hepsinin bir oyuncağı olsun istememden.
devamını gör...
104.
küçükken bir kere oyuncağım oldu. o da babamın fransa'da getirdiği stereoskop resim gösteren bir göstericiydi. onun dışında kendi oyuncaklarımızı kendimiz yapardık. çocuk yaşta patlayıcı ve yanıcı malzemeler hakkında uzman(!) olmuştum.
devamını gör...
105.
106.
3 katlı otopark oyuncağım.
o zamanlar bu tarz oyuncaklar kısıtlıydı bu dehşet bir şeydi,bana da komşunun çocuğundan geçmişti.önünde gişesi,yanından iple çekilen asansörü çok güzel bir şeydi.şimdiki aklım olsa hatıra diye saklardım ama benim de yaş geçince başkasına vermiştim kısacası hiç oldu gitti.
o zamanlar bu tarz oyuncaklar kısıtlıydı bu dehşet bir şeydi,bana da komşunun çocuğundan geçmişti.önünde gişesi,yanından iple çekilen asansörü çok güzel bir şeydi.şimdiki aklım olsa hatıra diye saklardım ama benim de yaş geçince başkasına vermiştim kısacası hiç oldu gitti.
devamını gör...
107.
küçük bir tankım vardı o.
devamını gör...
108.
neyi sevdiysem kırdım.
sevmeyi beceremiyorum edebiyatına bağlayacaktım da aklıma hiç uzaktan kumandalı arabam olmadığı geldi,
o zamandan beri seviyormuşum teknolojiyi, tuşa basıyorsun gidiyor ya mükemmel değil mi, almadılar. zaten sanal bebek de almamışlardı.
gidiyorum ben.
sevmeyi beceremiyorum edebiyatına bağlayacaktım da aklıma hiç uzaktan kumandalı arabam olmadığı geldi,
o zamandan beri seviyormuşum teknolojiyi, tuşa basıyorsun gidiyor ya mükemmel değil mi, almadılar. zaten sanal bebek de almamışlardı.
gidiyorum ben.
devamını gör...
109.
bir çok oyuncak geldi geçti odamdan ve dünyamdan..
pilli tren setinden, bilyelerden, peluş oyuncaklardan, kurşun asker setlerinden, hayvan figürlerinin olduğu setlerden daha sayısız oyuncağım oldu..
kendi ülkemi kurmuş gibi yaşadım odamda..
hepsiyle ayrı bağ kuruldu..
hepsiyle ayrı hayal dünyasına gidildi..
ama en çok, alman bebeklerimin arasında bi tanesi vardı.. en çok o.. en çok onu sevmiştim..
pilli tren setinden, bilyelerden, peluş oyuncaklardan, kurşun asker setlerinden, hayvan figürlerinin olduğu setlerden daha sayısız oyuncağım oldu..
kendi ülkemi kurmuş gibi yaşadım odamda..
hepsiyle ayrı bağ kuruldu..
hepsiyle ayrı hayal dünyasına gidildi..
ama en çok, alman bebeklerimin arasında bi tanesi vardı.. en çok o.. en çok onu sevmiştim..
devamını gör...
110.
111.
bir tane lahana bebeğim oldu beş yaşındaydım. adıma benzer bir isim koydum kendisine.
düşün ben şappi o şappiye gibimsi bir şey. hala benimle, kafası da hala ilk günkü gibi kokuyor. kokulu silgiler gibi.
aynen kendime ne yaptıysam ona da öyle muamele yaptım. çaki filmlerini izledikten sonra ondan korktuğum için çamaşır makinesine sokup kapağı kapatıyordum çıkamasın diye. hayır mal değilim bu hayatta her şey olabilir koçum.
düşün ben şappi o şappiye gibimsi bir şey. hala benimle, kafası da hala ilk günkü gibi kokuyor. kokulu silgiler gibi.
aynen kendime ne yaptıysam ona da öyle muamele yaptım. çaki filmlerini izledikten sonra ondan korktuğum için çamaşır makinesine sokup kapağı kapatıyordum çıkamasın diye. hayır mal değilim bu hayatta her şey olabilir koçum.
devamını gör...
112.
erkek çocuk olarak silah ya da tabanca gibi şiddet içerikli unsurların hiç yer almadığı dünyamda (oysa çok mümkündü, yer alsa da kimse yadırgamazdı, zerre sırıtmazdı) birkaç araba, bir de oyuncak fil vardı. özellikle hastalığımın nüksettiği zamanlarda, o fil bana çok iyi gelmişti... konuşmak, her yaşta konuşmak...
eşyalarıma iyi davranmayı o zaman da severdim. ben bana oldum ama oyuncaklarım halen sağlam, annemin evinde durur.
eşyalarıma iyi davranmayı o zaman da severdim. ben bana oldum ama oyuncaklarım halen sağlam, annemin evinde durur.
devamını gör...