suç olmadığı halde öyle hissettiren şeylerdendir. ^^
devamını gör...
ev sahibi oraya yönlendirmedikçe elimi sürmem. sadece misafirlik değil kendi evimde değilsem her yerde böyleyimdir. hoşuma gitmiyor. teyzemlerle çok yakınız mesela ama bir şey için yolladıklarında kuzenim varsa "yerime çiçek gitsin." derim. çünkü onların evi, onların mutfağı ve biraz onların özeli. (yatak odasından sonra mutfak benim özel saydığım 2. alan.)

ve sevmediğim insanlarda bu dolap içi merakı vardır. bize geldiklerinde su alacaklarsa bile dolabın içini süzecekler. bu, o tavrımı daha net ve kesin kılıyor. bir de kendi dolabı gibi izin almadan çıkarılıp yenilen şeyler? belki biri bir şeyini dolaba atalım diye vermişti, sen neden izin almadan yiyorsun ki? sevdiklerim yapmazken sevmediklerim yapıyor nasıl deli olduğumu anlatamam.
bir ara nenem yemeğini koydurmuştu açan bir gerizekalı kadının yemeğinden yemiş. nenem sandı bizden biri haberi olmadan yemiş. bizi sevdiği için bundan nefret etse dahi lafını getirmedi ama bozulmuştu. ve deprem dolayısıyla buzdolabımız açık büfe misali. al, koy, çıkar, karıştır vs. o kalabalıklıkta fark et fark edebilirsen kimin ne yaptığını.
"dolap bizim ama açan sadece bizler değiliz biliyorsun. kimin yediğini bilmiyorum ama tahmin etmek zor değil. yine de boş ver gitti artık. istersen yanında başka şeyler hazırlayayım?"
canı sıkıldı ya tabakta kalan 2 lokma olsa dahi yenisini veya başkasını istemeyecek.
bu durumun güven sarsıcı ve tad kaçırıcı tarafı var. o yüzden ev sahibine sormadan hareket edilmesi hoş değil.
bizimkilerin hepsinde bu dolap ve bir şey çıkarmama hassasiyeti vardır. dolapta farklı bir yemek ya da tabak görünce bile biz birbirimize soruyoruz. biri(bizden ya da başkası) bir şey bırakınca dolabı açana deriz "bu falan kişinin ona göre." demeye yetişmedik(evde yokuz mesela) o arar sorar. ama yarı yabancı yani ve sormayacak, itici hem de çok...
devamını gör...
ben bunun çok ayıp olduğunu düşünüyorum ev sahibi rica etmedikçe buzdolabını açmam kendi evimde de açılmasından hoşlanmam.
devamını gör...
marketten bir şey almadan çıkarken vallahi ben masumum’lu kasiyer bakışmasının bir benzerini yaşatan el titretmeli olay.

buzdolabı bir evin mahremidir ya.
ev sahibi net lokasyon verse bile dokununca elektrik çarpacak gibi geliyor.

neyse kalırız o zaman.
susuz.
devamını gör...
öğrenci iken teyzemin kızı arada bana gelirdi.
dolabı bi açardı ve beylik lafını ederdi.
-bu dolaba (bkz: fare düşse başı yarılır).
öğrenci hali işte derdim. gider alışveriş yapardık.

neyse yani, o gün bugün dolap çok doldu çok boşaldı. ama yani evden olmayan birinin dolabımı açmasını istemem. özellikle ev hanımlığında expert olanlarınkini hiç istemem.

ev hanımları her geçen gün dolap içi tertibinde kendilerini aşıyor. örtüler mi istersin, şık saklama kabları mı istersin!

ben anamdan ne gördüysem oradayım.
benim dolap market rafları gibidir. tek eksiği ürün fiyatları.
açmayın dolabımı.
devamını gör...
hiç işim olmaz. salonda sigaramı tüttürürken ev sahibine direktif vermeyi tercih ediyorum hep.

ayselcim içecek bir şeyler getir dediğim an pırrrr o kadeh önüme gelecek illa. tarz meselesi çocuklar.

varoş gibi gittiğim evin iç dekorasyonunu, banyo fayanslarını ve buzdolabının içini denetleyecek değilim.
devamını gör...
tatlı/acı bir anımı depreştirdi başlık.

küçüktüm, ufacıktım. son derece zeki, çalışkan ve fakat pintiloş * olan anneannemin evine tatil için gittiğimizde, ev ahalisi fosur fosur uyurken sabahın kör karanlığında uyanmış olan, o arkalığı boyumdan büyük bordo kadife kaplı berjer koltukta ellerimi göğsümde toplamış ayaklarımı da altıma almış bir vaziyette put gibi oturan ve açlıktan midesi deli gibi kazınan ben, * değil buzdolabını açıp atıştırmak tezgahta duran ekmek kutusunu açıp bir lokma ekmek dahi alamazdım; kıvranırdım.
devamını gör...
kullanılmayan salona yanlışlıkla göz atmakla aynı değerde bir utanç kaynağıdır. mahremiyeti bozmuş gibi hissettirir zjzkszk
devamını gör...
nerden baksan anti anksiyetedir.
devamını gör...
asla yapamam.. adab-ı muaşeret gereği, başka birinin evinde var olan hiç bir yer karıştırılmaz ve kurcalanmaz. kendi ailenize mensup olan birilerinin evinde olsanız dahi, bu tavır sergilenmez. net şuursuzluktur.
devamını gör...
şunu dolaba koyar mısın dediklerinde bile banyoda havlusunu unutmuş namahreme havlu uzatır gibi gözleri kısarak koyuyoruz.
bakmak da ne ola.
devamını gör...
hayatta açıp bakmam. bütün misafirliklerimde kendimi bir şekilde mutfakta yardım ederken buluyorum ama aklıma buzdolabını açmak asla gelmez.
devamını gör...
hoş olmayan bir davranış. ancak buzdolabından alınması gereken bir şey var ve ev sahibine yardım etmeye çalışılıyorsa istemeden de yapılabilir. örneğin sütlü kahve yapmak için süt gerekiyorsa ve siz de ev sahibine yardım ediyorsanız sütü alırken ister istemez dolabın içini görmüş olursunuz.
devamını gör...
ayıptır. bira getirir misin ? der gider alır gelrsin ama onun haricinde keyfiye açmak olmaz.
devamını gör...
önüne sandalye atarım.
devamını gör...
valla ben bakarım, bakıyorum.*
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
misafir olunan kişiye göre değişen durum.

gün misafirliğinde bakılmaz, zaten kadın sana ne var ne yok ikram edecek, sabırlı ol bekle. allah bilir ikramlıklar, dolapta değil, karşı komşunun dolabında. bu evin dolabında dünden kalmış mercimek çorbası ve az pilav vardır, onları akşam kocasına yedirecek sana su böreği yaptı, profiterol yaptı.

kardeşin, ananın, sevgilinin dolabına bak, çünkü bak bakalım yemek mi yapman lazım, dolap boş mu, erkenden hazırlığını yap, sonra aç kalma.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"misafirliğe gidilen evde buzdolabına bakmak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim