motosiklet erkeği vs otomobil erkeği

bir brigadier ukdesi.

motosiklet erkeği anı yaşar. istediği zaman istediği yere gider. para umrunda değildir.
otomobil erkeği ise üşengeçtir. istediği zaman istediği yere gitmez. ayrıca yakıt fiyatlarını düşündükçe arabayı çalıştırmak istemez.

siz bakmayın bu arkadaşa motosiklet erkeği ânı değil hayatı yaşar hem o ne biçim tabir ya anı yaşamak, ânı hayvanlar yaşar amacsizca insan gecmisin anisiyla gelecegin kaygisiyla yasar insani insan yapanda budur. otomobil erkegiyle farkımıza gelince daha dingin insanlarız özgürlüğede biraz daha düşükünüz o kadar

(bkz: evlenilecek erkek vs eğlenilecek erkek)

(bkz: dindar erkek vs allahsız kitapsız kafir it kopuk serseri erkek)*

bu tanımlari okuyan kadın başını alıp nerelere gitsin

otomobil erkeğinin arka kapısı gıcırdıyordur.

ev erkeği olarak kaza riskim sıfır. tavsiye ederim.

bir yere gitmek için araba kullanılır motosiklete kullanmak için bir yerlere gidilir.

ee.. tır, kamyon, otobüs, dolmuş, traktör erkekleri, bisiklet erkekleri, üç tekerli bisiklet erkekleri, atv ve atarabası erkekleri erkek değil mi yani.. hem efenim otomobil var; adı otomobil var dimi.. ki motosiklet için bile öyle.. (kısaca ne anladık biz bu işten. hem çeşit bitmiyor, hem değişen bir şey olmuyor.)
daha 60m.lik yat veya özel jet erkeklerini saymadık bile.)

kasım ayı, inegöl - bozüyük - kitahya rotasını yağmur altında süren ile yağmur başladığında camı kapatan arasındaki versus durumudur.

2 yıla yakın, 250lik cüsseli cruiser kullanan biri olarak, sabahlara kadar otomobil erkeğiyim.
yağmur yağmış. bana ne?
kar yağmış. bana ne?
rüzgar varmış. bana ne?
çok sıcakmış. bana ne?
biri geldi bana vurdu, 8 hava yastığı var. bana ne?
yolda adaptif cruise controlü açar, arkama yaslanır hiç yorulmadan saatlerce gidebilirim.
uykum mu geldi, klimayı açar camı hafif aralar koltukları yatırır uyurum.
her an bana lazım olabilecek üst baş alet edebat ne bileyim bisiklet olta çadır şişme yatak vs aklına gelebilecek her şeyi hiç umurumda olmadan taşırım.
uzar gider liste.
araba konfordur.

motorun en büyük artısı aceleci bir insansan var.
e benim eve 5 dakika erken gideyim de atomu parçalayayım gibi bir derdim yok, zaten öyle aşırı trafikli bir şehir değil burası.
özgürlük hissi güzel tabi ama ülkede onu tanımıyorlar.
sıkıştıranlar mı dersin, zart diye önüne girip fren yapanlar sonra dönüş yapanlar mı dersin (arkamda kalıp 5 saniye sonra dönse ölür çünkü), manyağı mı dersin aptalı mı dersin?
trafikte motorlulara karşı saçma bir bakış açısı var evet ve bunun tek sorumlusu hiçbir şekilde kural tanımayan motorlular. durumun böyle komik de bir tarafı var*
mesela avrupa'daki motorlular salak oldukları için şeridinden gidiyorlar.
aptal oldukları için iki arabanın arasına girmiyorlar.
kurallar uyan geri zekalılar onlar.
bizimkiler çok zeki.

bisiklet erkeğine yer açın.