1.
karşılaştığı her sesi zihninde hangi frekansa denk geldiğini bilen ve eğer nota bilgisi varsa nota karşılığını ismen söyleyebilen kişidir.
örnek: yere düşürdüğünüz çataldan çıkan sesin notalarını size söyler.
örnek: yere düşürdüğünüz çataldan çıkan sesin notalarını size söyler.
devamını gör...
2.
bir lanet gibidir.
çocukken herkesi aynı şekilde duyuyor zannedersiniz. nota bilmediğiniz için tanımlayamazsınız neyi nasıl algıladığınızı. büyüdükçe "bende bir gariplik var" hissi oluşur.
durumu tespit eden müzik öğretmeniniz bir yandan kendinizi keşfetmenizi sağlarken, bir yandan saçma sapan sorulara maruz kalırsınız.
"ah canım ave mariammm (şişeye kalemle vurur) bu hangi notaaaaa?"
"fa diyeeezzzzzz"
alkış alkış alkış
ya öyle bir lanet ki bu, sevgilinle tartışırsın söylenir sana "niye öyle niye böyle vit vit vit?"
o sırada seni beynin: "aaa kızınca sol minörde kalıyor ayol bu!"
sinirlenir karşındaki:" ne sırıtıyorsunnn?!! dinlesene beni. sen zaten var ya, beni zerre sevmedin!"
ne? ha? evet evet... benim zihnimde bir oda orkestrası çalıyor o sırada.) yaylılar sağdaaa üflemeliler soldaaaa ufff.)
her anınıza adapte edin bunu. yanınızda birisi ağlarken, öpüşürken, yüzerken, konserde... hele konser demeyin bana...
herkes işitmesini geliştirirken ben nasıl köreltirime çalıştım yıllarca. mesleğimde müthiş şekilde doğuştan gelen bu yeteneğimi kullanırken, dış dünyayı dinlememeyi de zamanla öğrendim.
sadece şeyi beceremiyorum hala, uzun süre dinleyemiyorum birisini. bu fonksiyon devreye girip dikkatimi dağıtmasın diye araya girip duruyorum, giremezsem kıpırdanıyorum, karşımdakine dokunuyorum en kötü... zor.) yani;
lanetli bir hediye bu, tanrının bana verdiği.
çocukken herkesi aynı şekilde duyuyor zannedersiniz. nota bilmediğiniz için tanımlayamazsınız neyi nasıl algıladığınızı. büyüdükçe "bende bir gariplik var" hissi oluşur.
durumu tespit eden müzik öğretmeniniz bir yandan kendinizi keşfetmenizi sağlarken, bir yandan saçma sapan sorulara maruz kalırsınız.
"ah canım ave mariammm (şişeye kalemle vurur) bu hangi notaaaaa?"
"fa diyeeezzzzzz"
alkış alkış alkış
ya öyle bir lanet ki bu, sevgilinle tartışırsın söylenir sana "niye öyle niye böyle vit vit vit?"
o sırada seni beynin: "aaa kızınca sol minörde kalıyor ayol bu!"
sinirlenir karşındaki:" ne sırıtıyorsunnn?!! dinlesene beni. sen zaten var ya, beni zerre sevmedin!"
ne? ha? evet evet... benim zihnimde bir oda orkestrası çalıyor o sırada.) yaylılar sağdaaa üflemeliler soldaaaa ufff.)
her anınıza adapte edin bunu. yanınızda birisi ağlarken, öpüşürken, yüzerken, konserde... hele konser demeyin bana...
herkes işitmesini geliştirirken ben nasıl köreltirime çalıştım yıllarca. mesleğimde müthiş şekilde doğuştan gelen bu yeteneğimi kullanırken, dış dünyayı dinlememeyi de zamanla öğrendim.
sadece şeyi beceremiyorum hala, uzun süre dinleyemiyorum birisini. bu fonksiyon devreye girip dikkatimi dağıtmasın diye araya girip duruyorum, giremezsem kıpırdanıyorum, karşımdakine dokunuyorum en kötü... zor.) yani;
lanetli bir hediye bu, tanrının bana verdiği.
devamını gör...
3.
yetenekli arkadaşları ve gerçek sanatçıları kutluyor tenzih ediyorum da, 'oglim ordan bi lo mınor ver'i irbaam kıllısesten duymaktan dolayı notalarla arası açılmış bir ırkın ahfadıyız biz. hoş görürsünüz umarım..
devamını gör...
4.
(bkz: absolut kulak)
herhalde hayatımda daha çok kıskandığım çok az şey vardır.
şimdi efendim benim müzik kulağım iyi sayılır.
kendi çabalarımla bağlama, kabak kemane, flüt*, klasik gitar, zurna ve klarnet çalmayı öğrendim. hepsini de nota bilgisi olmadan kulaktan çalıyorum.
öğrendim dediğim de parça çalabiliyorum. sonuçta her işi yapan hiçbirini ustaca yapamaz. ama en azından dinletirim kendimi.
lakiiiiiinnn bu mutlak kulaklar var ya mutlak kulaklar…
ulan bari bu yeteneğim olsaydı hayatta, ulan bari genetik mirastan bu düşseydi payıma.
herhalde hayatımda daha çok kıskandığım çok az şey vardır.
şimdi efendim benim müzik kulağım iyi sayılır.
kendi çabalarımla bağlama, kabak kemane, flüt*, klasik gitar, zurna ve klarnet çalmayı öğrendim. hepsini de nota bilgisi olmadan kulaktan çalıyorum.
öğrendim dediğim de parça çalabiliyorum. sonuçta her işi yapan hiçbirini ustaca yapamaz. ama en azından dinletirim kendimi.
lakiiiiiinnn bu mutlak kulaklar var ya mutlak kulaklar…
ulan bari bu yeteneğim olsaydı hayatta, ulan bari genetik mirastan bu düşseydi payıma.
devamını gör...
5.
6.
devamını gör...