ne işim var burada dediğimiz durumlar

vakti zamanında bir sözlük zirvesine gitmiş bulunmuştum. karşıma çıkan tipleri görünce kendi kendime oğlum ne işin var lan senin bu kırıklarla demiştim.
herifin biri gözüne sürme çekip gelmiş diğeri deli taklidi yapıyor öteki kendini zincire vurmuş beriki şortla gelmiş falan. şort bildiğin sağ altta adidas yazan sarı lacivert şort. yarım saat durdum durmadım terkettim mekanı.

öyle diye diye sonunda açık sözlü olmak kilidi açıldı.
abartmadan kırmadan ama net bir şekilde hayır orada olmak istemiyorum. hayır, şimdi gelemem. birazdan geleceğim şimdi olmaz önemli bir işim var. *

ilk zamanlarda kötü hissettiriyordu ayıp bir şeymiş gibi ama sen 7/24 açık benzinci marketi gibi takılırsan asıl kendine haksızlık ediyorsun işte şappi diye diye ne işim var orada şurada be olarak evrim geçirmiş bir duygu oldu sonunda.

bir de ne diye yazıyorum bilmiyorum valla ben de ne işim var burada ama demek keyif alıyoruz artık sorgulamıyorum boş ver napalım gelmiş bulunduk.

dört bin kişiden özür dilemistim. benim işim bile değildi hatta

işe gidince böyle diyorum ben.

bazen bu dört duvar içinde ne işim var diyorum sonra paranoyalarım ve psikolojik bozukluklarım aklıma geliyor oturuyorum aşağı.