1.
ikinci dünya savaşında mağlup edilen nazi almanyası'nın tepe adamlarının yargılandığı davalar dizisidir. tarih içindeki en komik oluşumlardan biri de diyebiliriz.
komik dememin iki sebebi var.
1 - suç işlendiği zaman var olmayan bir mahkemede söz konusu suç için yargılama yapılması mümkün değildir. böyle bir şey çeşitli düzenlemelerle mümkün kılınsa bile, suç gerçekleştiği tarihte yürürlükte olmayan bir kanun veya kararnameyle yargılama yapılması mümkün değildir. nürnberg'in ilkelerinin birçoğu savaş bittikten ve yargılanacak şahıslar tutuklandıktan sonra oluşturulmuştur. bu durumu şöyle örneklendirebiliriz: abdullah öcalan 1999 yılından beri imralı adasında ömür boyu hapis cezasıyla infaz ediliyor. diyelim ki meclisten bir kanun geçti ve abdullah öcalan'ın daha önceden işlemiş olduğu "terör örgütü elebaşı olma" suçunun idamla cezalandırması kararlaştırıldı. böyle bir kanun çıksa dahi abdullah öcalan'ın idam edilmesi mümkün değildir. zira bahsettiğimiz idam kanunu, abdullah öcalan'ın tüm suçlarını 1999 ve öncesinde işlemiş olması sebebiyle öcalan üzerinde çalışmayacaktır. yani nürnberg, direkt olarak hukukun temel ilkeleriyle ters düşmekte ve bir adalet kurumu olmaktan çıkmaktadır.
2 - ikinci dünya savaşı boyunca taraf olan devletlerin tamamı birçok savaş ve insanlık suçu işlemiş, üstüne üstlük işlediği suçlarla övünecek yüzü kendilerinde bulmuş, bu suçları birer propaganda aracı olarak kullanmıştır. ancak nürnberg mahkemelerinde yargılanan tek insan güruhu almanlardır. afrika'da yüzlerce yıldır sömürgecilik pazarını elinde tutan abd, fransa ve sovyetler kendi subayları ve devlet adamları tarafından işlenen suçlara karşı herhangi bir yaptırımda bulunmamış ve sadece almanların yargılanmasına önayak olmuştur. bu sebeple nürnberg'e "galiplerin mahkemesi" de denmektedir.
komik dememin iki sebebi var.
1 - suç işlendiği zaman var olmayan bir mahkemede söz konusu suç için yargılama yapılması mümkün değildir. böyle bir şey çeşitli düzenlemelerle mümkün kılınsa bile, suç gerçekleştiği tarihte yürürlükte olmayan bir kanun veya kararnameyle yargılama yapılması mümkün değildir. nürnberg'in ilkelerinin birçoğu savaş bittikten ve yargılanacak şahıslar tutuklandıktan sonra oluşturulmuştur. bu durumu şöyle örneklendirebiliriz: abdullah öcalan 1999 yılından beri imralı adasında ömür boyu hapis cezasıyla infaz ediliyor. diyelim ki meclisten bir kanun geçti ve abdullah öcalan'ın daha önceden işlemiş olduğu "terör örgütü elebaşı olma" suçunun idamla cezalandırması kararlaştırıldı. böyle bir kanun çıksa dahi abdullah öcalan'ın idam edilmesi mümkün değildir. zira bahsettiğimiz idam kanunu, abdullah öcalan'ın tüm suçlarını 1999 ve öncesinde işlemiş olması sebebiyle öcalan üzerinde çalışmayacaktır. yani nürnberg, direkt olarak hukukun temel ilkeleriyle ters düşmekte ve bir adalet kurumu olmaktan çıkmaktadır.
2 - ikinci dünya savaşı boyunca taraf olan devletlerin tamamı birçok savaş ve insanlık suçu işlemiş, üstüne üstlük işlediği suçlarla övünecek yüzü kendilerinde bulmuş, bu suçları birer propaganda aracı olarak kullanmıştır. ancak nürnberg mahkemelerinde yargılanan tek insan güruhu almanlardır. afrika'da yüzlerce yıldır sömürgecilik pazarını elinde tutan abd, fransa ve sovyetler kendi subayları ve devlet adamları tarafından işlenen suçlara karşı herhangi bir yaptırımda bulunmamış ve sadece almanların yargılanmasına önayak olmuştur. bu sebeple nürnberg'e "galiplerin mahkemesi" de denmektedir.
devamını gör...