ölen eşin ardından evlenmek

şahsi olarak karşı olduğum ve anlam veremediğim durumdur. evli iki insandan biri vefat ettikten sonra bir diğerinin evlenmesi hatta başka birini sevmesi bana göre ters. ve evet büyük konuşacağım böyle bir şey başıma gelirse de başkasıyla hayatta evlenmem , hayatıma birini almam.
sonuç olarak ben evlensem ve allah korusun arım balım peteğim kocam vefat etse benim ona olan sevgim, sadakatim, saygım, aşkım bitmez, ölmez ki. bedenen yanımda olmaya bilir ya da ben bedenen yanında olmaya bilirim ancak biraz bile ahiret inancı olan biri bilir ki eninde sonunda ben sevdiğimle yine bir araya geleceğim. mesele inançta değil ama ben oradan örnek vermek istedim.
bu yüzden karısı ya da kocası vefat eden insanların sonradan birine karşı bir şeyler hissetmesi ya da yaşlandığımda yanında biri olsun diye düşünerek birileriyle görüşüp evlenmesi bana anlamsız hatta ihanet gibi gelir. tabi herkesin düşüncesi kendine...

kadınların pek tercih etmediği eylem.

ölenle ölünmez derler. yine de 40'ı çıkmadan evlenilmesine karşıyım.
üstteki videodaki benim ve elma kurdu'nun hemşerisi teyze bomba.

bence hem kadın tarafı hem de erkek tarafı eşine, sevgilisine, nişanlısına falan böyle bir soru sormasın. birbirinizin düşüncelerini bu konuda hiç bilmeyin.

bu durumun en süper yaşandığı ortam, muhteşem bir film olan bizim aile filmidir. şöyle güzel evlilikler yapılmıyor maalesef günümüzde. herkes seks odaklı olmuş bu devirde. çıldırıyor insanlar sertlik için. kafayı yemiş gibi millet yav. sanki hayatlarında hiç görmediler.

7-8 sene önce doğal yollardan yarım saat arayla ölen yaşlı bir çiftin cenazesinde karımın kulağına eğilip "sen ölürsen ben yarım saat bile beklemek. beş bilemedin öon dakika sonra ben de olurum"dedim. "hadi len ordan, cenazemde etrafı suzersin hangisini alsam diye" dedi sevimsiz karı. başlığı görünce aklıma geldi. neyse, kadın ölen kocasının ardından koştur koştur evlenmez de erkek için aynı şeyi söylemek zor. aman neyse ya, şarj bitiyor zaten.