1.
insanoğlu anasının karnındayken alnına yazılıyor mutlu mu mutsuz mu olacağı.olabildiğince az şey duyan ya da hiç duymayan kişiye ne mutlu! istediği azıcık şeyi yaşam ona verir.yaşadığını duyan ve bir şeyler isteyense mutsuzdur; hiçbir zaman elindekiyle yetinemez. sözünün sahibi rumenyazar'dır.
devamını gör...
2.
arkadaş, hayat yollarında, kodin, sokak kızı, angel dayı, uşak, akdeniz gibi her biri birbirinden güzel kitapların 1884- 1935 yılları arasında yaşamış rumen yazarıdır. eserlerini fransızca yazmıştır. çevirileriyle ıstrati'yi tanımamızı sağlayan isimse yaşar nabi nayır'dır (varlık yayınlarının kurucusu).
ıstrati'nin türkiye'de bu kadar çok sevilmesinin nedeni, yaşar nabi'nin de ifade ettiği gibi, kültürel yakınlık olabilir elbette ancak ıstrati'nin yazılarında bundan da öte bir insanlık söz konusudur.
ayrıca romain rolland ile etkileşimine burada yer veriliyor.
ıstrati'nin türkiye'de bu kadar çok sevilmesinin nedeni, yaşar nabi'nin de ifade ettiği gibi, kültürel yakınlık olabilir elbette ancak ıstrati'nin yazılarında bundan da öte bir insanlık söz konusudur.
ayrıca romain rolland ile etkileşimine burada yer veriliyor.
devamını gör...
3.
panait ısrati
(1884-1935)
rumen yazar,kendi ülkesinden tüm balkanlar’a, oradan akdeniz ülkelerine ve istanbul’a kadar uzanan yirmi yıl kadar süren yolculuklarıyla edindiği görgüyü bilgiyi, insanların hayatlarını en çok da yoksulluklarını, onların maruz kaldığı adaletsizlikleri; acı ve sevinçle yoğrulmuş yaşamları akıcı bir anlatımla sunar.
kitaplarını fransızca yazmıştır.hayranı olduğu romain roland, ıstrati’nin maceralı yaşamına ilgi duymuş, onu yazması konusunda cesaretlendirmiştir.
eserleri dilimize ilk olarak yaşar nabi nayır kazandırmıştır.son derece yalın,içten ve sürükleyici anlatım ilk kitabını okuduktan sonra diğerleriyle buluşmak için sabırsızlanmanıza yol açar.
kitapları iç burkar evet ama, o kadar tatlı hoş sohbet bir yanı vardır ki, hiç tanımadığınız insanların dünyasına yolculuk yapmak, bilinmez yönleriyle onları bilmek değişik bir tat verir.kodin’de görebiliriz bunu : kodin, kaba ve herkesin çekindiği bir adamdır ama küçük adrian’la dost olur ona yüreğini açar.
ilk kitabı kira kiralina’da stavro’nun acıklı hikayesini dinleriz.kahraman,annesini ve kızkardeşini bulmak üzere yola çıkar ama bin türlü dertle boğuşmak zorunda kalır,yaşadıkları onun bugün kim olduğunu belirleyecektir.
minka abla da koca yürekli bir kadındır,yoksulların dostudur, bir lokma ekmeği varsa onu da paylaşır.
dostluk,onun için bütün sevgilerin üstündedir. annesini çok sevdiği halde bir gemiye atlayıp arkadaşının peşinden gidebilir.ardında kalanların üzüleceğini bilse de, düşüncelerini paylaşabileceği, onları dinleyeceği kimselerin yanında olmaktan kendini alamaz.
hikayelerinde insanların iç dünyasına derinlemesine yolculuk olanağı verir. zaman değil daha çok kişi olgusu ön plandadır.
keyifli okumalar dilerim.
*kira kiralina 1927, 1993 ve 2014 yıllarında ; codine de fransız rumen ortak yapımı olarak 1962’de sinemaya uyarlanmıştır.
(1884-1935)
rumen yazar,kendi ülkesinden tüm balkanlar’a, oradan akdeniz ülkelerine ve istanbul’a kadar uzanan yirmi yıl kadar süren yolculuklarıyla edindiği görgüyü bilgiyi, insanların hayatlarını en çok da yoksulluklarını, onların maruz kaldığı adaletsizlikleri; acı ve sevinçle yoğrulmuş yaşamları akıcı bir anlatımla sunar.
kitaplarını fransızca yazmıştır.hayranı olduğu romain roland, ıstrati’nin maceralı yaşamına ilgi duymuş, onu yazması konusunda cesaretlendirmiştir.
eserleri dilimize ilk olarak yaşar nabi nayır kazandırmıştır.son derece yalın,içten ve sürükleyici anlatım ilk kitabını okuduktan sonra diğerleriyle buluşmak için sabırsızlanmanıza yol açar.
kitapları iç burkar evet ama, o kadar tatlı hoş sohbet bir yanı vardır ki, hiç tanımadığınız insanların dünyasına yolculuk yapmak, bilinmez yönleriyle onları bilmek değişik bir tat verir.kodin’de görebiliriz bunu : kodin, kaba ve herkesin çekindiği bir adamdır ama küçük adrian’la dost olur ona yüreğini açar.
ilk kitabı kira kiralina’da stavro’nun acıklı hikayesini dinleriz.kahraman,annesini ve kızkardeşini bulmak üzere yola çıkar ama bin türlü dertle boğuşmak zorunda kalır,yaşadıkları onun bugün kim olduğunu belirleyecektir.
minka abla da koca yürekli bir kadındır,yoksulların dostudur, bir lokma ekmeği varsa onu da paylaşır.
dostluk,onun için bütün sevgilerin üstündedir. annesini çok sevdiği halde bir gemiye atlayıp arkadaşının peşinden gidebilir.ardında kalanların üzüleceğini bilse de, düşüncelerini paylaşabileceği, onları dinleyeceği kimselerin yanında olmaktan kendini alamaz.
hikayelerinde insanların iç dünyasına derinlemesine yolculuk olanağı verir. zaman değil daha çok kişi olgusu ön plandadır.
keyifli okumalar dilerim.
*kira kiralina 1927, 1993 ve 2014 yıllarında ; codine de fransız rumen ortak yapımı olarak 1962’de sinemaya uyarlanmıştır.
devamını gör...
4.
okumadan ölmeyin. bohem edebiyatının gerçek kralıdır. bukowski getir götürünü yapar ancak. yoksul ve sefil bir yaşam sürmüş, emile ajar (rolland) tarafından dünyaya tanıtılmıştır. balkanların gelmiş gelecek en büyük romancısıdır. insanı sevgi ve anlayışla kavrayışı eşsizdir.
devamını gör...
5.
içinizi ısıtan, bazen gülümseyerek, çoğu zaman hüzünle okutan yazardır. kaleminden çıkanları suya bırakmış, okurlarına da kelimelerinin suda hızlıca akıp gitmelerini izletir.
sevgiyi, dostluğu işlediği kitapları öyle güzel gelir ki yüreğinize... bir çırpıda okutur oysa ki ; ancak etkisi uzun süre gitmez.
sevgiyi, dostluğu işlediği kitapları öyle güzel gelir ki yüreğinize... bir çırpıda okutur oysa ki ; ancak etkisi uzun süre gitmez.
devamını gör...
6.
kendisiyle vaktinde akmar pasajında uygun fiyatlara kitap ararken tanışmıştım. derken yaşar nabi nayır'ı da tanıma fırsatım oldu, biri bana göre asrın en güzel yazarı, diğeri ise asrın en mükembel çevirmeni. panait sayesinde de yollara çıkma cesareti yeniliklere atılma güvenini kendimde buldum. sıcak kanlı, dost canlısı bir adam. en kalın kitabi olan akdeniz bile sürüklüyor insanı. depresyon ve yoksunluk zamanlarda muhabbetine doyamayacağınız biridir. teşekkürler panait sayende gitmek isteyipte ulaşamadığım bir yer olmadı.
devamını gör...
7.
sünger avcısı adlı öykü kitabını az evvel okumaya başladığım ve ilerleyen saatlerde tanımını gireceğim rumen yazar olup;
1884/ 1935 yılları arasında yaşamış, balkanların maksim gorki'si kabul edilir.
bu yürek neşeyle dolu oldukça, bütün güzellikler yüreğimizden gelir. bu neşe uçup gittiği gün, dünya bir mezarlıktan başka bir şey olmaz.
kitapları
akdeniz
sünger avcısı
arkadaş mihail
1884/ 1935 yılları arasında yaşamış, balkanların maksim gorki'si kabul edilir.
bu yürek neşeyle dolu oldukça, bütün güzellikler yüreğimizden gelir. bu neşe uçup gittiği gün, dünya bir mezarlıktan başka bir şey olmaz.
kitapları
akdeniz
sünger avcısı
arkadaş mihail
devamını gör...
8.
kodin,arkadas ve niceleri
bizden tatlar vardir yazdiklarinda
bizden tatlar vardir yazdiklarinda
devamını gör...
9.
devamını gör...