--- alıntı ---

profesyonel sanatçılar, nüfus içinde ancak bir nokta oluştururlar. oysa zanaatçılık, emeğin bütün çeşitlerine dek uzanır. uygulama itibarıyla, zanaatın olmadığı hiçbir sanat söz konusu değildir; bir resim yapma düşüncesi, sadece resim yapmaktan ibaret olamaz. zanaat ve sanat arasındaki çizgi, teknik ile ifadeyi birbirinden ayırır gibi görünür; ancak şair james merill'in bir zamanlar bana söylediği gibi, "şayet bu çizgi var olmazsa, şair bunu tek başına çizemez; sadece şiirin öylece ortaya çıkmasına odaklanmak zorunda kalır.

--- alıntı ---

kaynak: richard sennet, zanaatkâr
devamını gör...
1400'lü yıllarda bu ayrım başladı sonrasında sanat-sanatçı adlandırmak kullanılmaya başlandı ve zanaatkârlar ilkel kabul edildi.şu anda ise zanaat ve sanat ürünlerinin tümüne görsel sanatlar denmeye başlandı.
ayrıca bir zanaat ürünün aynı zamanda sanatsal yönünün de olabileceği unutulmamalıdır.
"sanat ve zanaatı sadece ona bakan gözler değerlendirebilir."
devamını gör...
"zanaat para odaklı yapılır, sanatın odağı para değildir" genellemesine indirgenerek böyle bir ayrım oluşmuştur.
devamını gör...
sanat çıkar gütmeksizin güzellik, estetik ,duygu gibi kavramları öne çıkarırken günlük ihtiyaçları da karşılamaya yaramaz. zanaat ise öte yandan maddi ihtiyaçları karşılamak için eğitim ve tecrübe gerektiren aynı zamanda gündelik ihtiyaçlara yönelik araç gereçler üretmeyi sağlayan işlerdir.
sanata örnek: müzik, konuşma sanatı, tiyatro...
zanaata örnek: cam ustalığı, kuyumculuk, ayakkabıcılık, marangozluk....
devamını gör...
zanaatin benzersiz olanına sanat denir.

ressam, heykeltıraş, mimar gibi meslekler baktığımızda zanaat meslekleridir. hemen hepsi geçmişte de günümüzde de zanaatleriyle geçim sağlayan, sipariş üzerine eser hazırlayan kimselerdir. bu eserler bazen o kadar kusursuz ve benzersiz olurlar ki sanat olarak adlandırılırlar.

sinema ise bana pek sanat gibi gelmiyor açıkçası. sanat sineması adı altında sunulan ürünlere baktığımda benzersiz hissine kapılmıyorum.
devamını gör...
özünde fark yoktur lakin:

ticari bir arzu ile yapılır ise zanaat olarak nitelendirilir; nitekim yine de her biri ayrı bir sanat eseridir.
devamını gör...
kesişmeyen kümeler.
devamını gör...
ikisinin özünde de bir yaratım söz konusudur. ayrıldıkları nokta ise bana göre zanaat bir ihtiyacı giderir. sanat ise bir ihtiyaç alanı yaratır. daha güzel, daha estetik ve daha tutkulu bir arayış başlatır.
devamını gör...
maalesef ki kapitalizm sanatı yok etti ve sanat adı altında yapılan herşey çıkar amaçlı günün sonunda mona lisa'nın tablosu bile bir ısmarlamaydı...
devamını gör...
bildiğim kadarıyla sanat eserinin bir işlevinin olmasına gerek yokken zanaat eserlerinin bir işlevinin olması gerekmektedir. sonra sanat eserlerk ünik yani tektir zanaat eserleri ise genellikle sayısı birden fazladır sanayileşmeyle birlikte binlercesi milyonlarcası üretilebilir hale gelmiştir. ayrıca sanatın para odaklı olmadığı görüşüne katılmıyorum. sanatçılar eserlerini özellikle eski dönemlerde geçimini sağlamak için müşterilerinin isteklerine göre yapıyordu.
devamını gör...
sanat ölümsüzdür, zanaat bir gün ölür.
devamını gör...
büyük kanyon kadar barizdir.

zanaatkar esnaftır. sanatçıya yaptığı şeyden para kazanabileceğini söylediğinizde size ilk defa gördüğü bir varlığa baktığı gibi hayretle bakar.
mecburen para kazanıyorum diyen kişi eski sanatçıdır. zavallıdır ayrıca, şefkat gösterilmelidir kendisine.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"sanat ve zanaat ayrımı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim