mevlevilikte mevlânâ celaleddin-i rumi'nin öldüğü gecedir. mevlana celaleddin rumi, bu geceyi rabb'ine, sevgiliye kavuşma gecesi yani düğün gecesi olarak adlandırır. rumi'nin ölüm yıl dönümlerinde 17 aralık tarihlerine denk gelen haftalarda yapılan ve vuslat yıldönümü uluslararası anma törenleri olarak isimlendirilmeye başlanılan törenler, halk arasında "şeb-i arûs" olarak da anılmaktadır.
devamını gör...
farsça şeb: gece ve arapça arus: düğün kelimelerinin bir araya gelmesiyle oluşan, mevlana celaleddin-i rumi'nin öldüğü gecedir. mevlana celaleddin rumi, bu geceyi rabb'ine, sevgiliye kavuşma gecesi olarak düşündüğü için düğün gecesi olarak adlandırmıştır.
devamını gör...
mevlana'nın öldüğü gecedir.
devamını gör...
hz. mevlana'nın ölüm gecesi olan bu tarih, kendi deyişiyle bir ayrılık değil sevgiliye * kavuşma olduğundan adeta bir düğün gibi her sene 17 aralık ve haftası boyunca yapılan etkinliklerle, başta konya olmak üzere birçok ilde kutlanır.
bugün * yapılacak olan gösterileri hem konya belediyelerinin internet sitelerinden hemde trtden canlı olarak izleyebilirsiniz.
*
devamını gör...
mevlana celaleddin rumi 17 aralık gecesi bu dünyadan ebediyete göç eder ve rabbine kavuşur. ölmeden öncede ölüm gününü düğün günü olarak adlandırır. şeb-i arûs farsça düğün günü demektir.
bir gün mevlana konyada yakın dostu sedreddin konevi ve bir gurup talebe ile birlikte konya'nın meram bağlarına doğru yürüşe çıkarlar. mevlana bir ara kaybolur ve onu aramaya başlarlar. nihayet onu bir değirmende değirmen taşı karşısında semâ ederken bulurlar. mevlana değirmen taşını göstererek tanrı hakkı için "sübbuh kuddüs" (allah'ın en güzel isimlerinden) diyor der. sedreddin onu tasdik ederek "ben ve kadı sırâceddin o anda hissedilir bir şekilde değirmen taşında sübbûh kuddûs sesinin kulağımıza geldiğini duyduk" der.
yine bir gün mevlana elinde babasından kendisine hatıra kalan bir kitapla havuz başında talebelerine ders verirken şems gelir. farklı bir tavırla mevlanaya ne yaptığını sorar. mevlana elindeki kitabı göstererek "sen anlamazsın buna ilmikal derler" der. şems bir çabuklukla mevlananin elindeki kitabı alır ve ici su dolu havuza atar. mevlana çok üzülür. kitabın kendisine babadından kaldığını söyler. şems bunun üzerine paçalarını sıvayarak suya girer. kitabı havuzdan çıkarır. kıtaba vurur ve kitaptan toz çıkar. kitap ıslanmamıştır. mevlana çok şaşırarak bunu nasıl yaptığını sorar. şems "sen anlamazsın buna ilmihal derler" der.
son olarak "sahibine âşık olmayan can ne de vefasızdır." divan-ı kebir.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"şeb-i arûs" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim