seküler milliyetçiliğin yükselişi

efe aydal, cavs karahanlı, erlik, jahrein, cemre demirel, burhi, denizcan dede, bartu bölükbaşı, din ve mitoloji, uçaktaki ateist, diamond tema, eren karakoç, alamut'un kuzeyi-maruf, doruktaki beyin, ozan taner, uluhan tayfun, ibrahim atabey gibi kanaat önderi olma yolunda ilerleyen vatansever, türk milliyetçisi ve atatürkçü sosyal medya fenomenleriyle gerçekleşen durdurulamaz yükseliş. yurdumuzun adeta milli mücadele verdiği bu günlerde türk milletinin tek seçeneğinin şeriatçı araptapar siyasal islamcıların veya bölücü kürttaparların y-chp'si olmadığını anlatmaya devam etmeliler. şüphesiz ki türk milletinin kurtuluş reçetesi atatürkçü çizgide türk milliyetçiliğidir! bozkurtlar ulusun; tanrı, türk'ü korusun!..
edit: hüseyin nihal atsız, bahadırhan dinçarslan, ümit özdağ, selçuk uygur, caner kara, mahir şanlı gibi entelektüeller tabii ki akımın fikir babalarıdır fakat saydığım isimleri de küçümseyemezsiniz; zira kitleleri peşinden sürükleyip onları etkilemeyi başarmak herkesin harcı değildir ve çok değerlidir. uzun lafın kısası; bizi ancak başbuğ atatürk'ün izindeki seküler türk milliyetçiliği kurtaracak!.. sentezci-islamcı, sahte milliyetçi mhp ve bbp gibi moron partiler asla türk milliyetçiliğini temsil edemezler, onlardan olsa olsa araptapar siyasal islamcı olur..

seküler olan kimseyi sevmiyorum kendim dahil.

"yükselten" isimlere bakınca hepsinin sosyal medya fenomenleri olduğunu görüp bi durdum. ulan millet ne hale gelmiş, 7-8 tane "interneti kapatsanız yok olacak insan" burda ideoloji şekillendiriyor, yön veriyor, bir şeyler yapıyor. ben daha ne diyeyim am.ym

olmayan durumdur.
seküler milliyetçiliğin yükseldiği falan yok. tam tersi yaşam mücadelesi, insanları en temel hayati kaygılara yöneltmiş durumda. bu yüzden bu kirli siyasetin yıllardır ekmeğini yediği etnik ve dini kutuplaştırmaların artık alıcısı yok. bırakın artık bu hikayeleri. şu son 10 yıla bakın sadece, bu ülkede insanlar yoksulluk intiharlarında, iş kazalarında, madenlerde, afetlerde etnik kökene veya mezheplerine göre değil ekonomik durumlarına göre ölüyor ya da ölmüyor. yani bu ülkede ölümün karakterisitiği de sınıfsal ve bunu en ağır bedeller üzerinden görmeye devam ediyoruz ne yazık ki.

sosyal medya soytarıları ile yukselis belirlenemez.