sherlock

sherlock dizisi filmlerinden çok daha güzel. benedict dizide sherlock karakterine o kadar iyi uymuşki sherlock benedict için yazılmış bir karakter gibi gözüküyor. ayrıca sherlock'un düşünce dünyası ve karakteri çok iyi yansıtılmış. her bölüm farklı bir olay olduğu için istediğiniz zaman 1 bölümlük açıp izleyebiliyorsunuz. kesinlikle 10/10 luk bir dizi.

nasıl bir dizisin sen!

klasik sayılabilecek bir kitap ve karakteri modern zamanlara basıl uyarlanır ve nasıl muhteşem olur? oyuncular da keza.

bence başyapıt.

yine buldum kendimi sherlock’un karşısında.

sir arthur conan doyle'un popüler serisi sherlock holmes'un modern zamanlarda geçen ingiltere menşeili televizyon dizisidir. dizinin ilk bölümü bbc one' da 2010 yılında yayınlanmaya başlamıştır. şu ana kadar dört sezonu bulunan dizinin beşinci sezonuna onay verilmiş ama çekilip çekilmeyeceği hala muallaktır. zaten dizinin en çok eleştirilen kısımlarından birisi de budur. evet baş rol benedict cumberbatch'ın yoğun bir programı var ve bu dizi bu saatten sonra onsuz asla olmaz ama bari bir açıklama yapın değil mi?

sübjektif düşünceme göre büyün sherlock yapımları arasında en iyisi bu dizidir çünkü sherlock'u aşırı güzel işliyor. belki karakterin yaratıcısı conan doyle'e haksızlık gibi olacak ama sherlock bu diziyle gerçek benliğini bulmuştur. zaten sherlock'un diziden sonra popüler olmasındaki asıl neden de budur. dizinin modern dünyada geçmesi ya da kitaplara göre daha anti kahraman bir modunun olması değil, karakterin o üstün zekası dizide mükemmel işlenmiştir. sherlock elbette kitaplarda da zeki birisidir ama sadece zeki birisidir. gözlem yeteneği kuvvetli, bilgili zeki birisi ama sherlock dizisi sherlock holmes'e bambaşka bir boyut kazandırıyor. bir kere hafıza sarayı olayına bolca değiniyor ve bunu başarmasındaki muazzam yeteneği mükemmel işliyor. bilgi takıntılı tarzıysa ayrı bir mükemmeliyette işlenmiş. aslında bu tarzı ilk başta filmlerde boy göstermeye başlamış olsa da dizi bambaşka bir seviyedir.

bir kere profesör moriarty kitap ve filmlerde klasik bir zeki kötü adam modundadır ama ah dizideki moriarty karakteri, ayrı bir özen ve çalışma göstergesidir. sherlock'sa anti kahraman haline tam olarak getirilmiştir. yeri geldiğinde davayı çözmek için toplumsal ahlak kurallarını çiğneyebilecek karakterimiz, yeri geldiğinde yasal kanunları bile umursamadığı oluyor, bu olay kitaplarda yok ve bence kitapların en büyük eksiği budur. dizideki sherlock her ne kadar zeki olsa da sorunları olan birisi. hayatını dava çözmeye adamış birisi. odasının dağınıklığını gram umursamıyor. o deli dahi hissi çok güzel yansıtılmış. zaten insanlarda bu yüzden dizideki sherlock'u çok sevdiler. kitaplardaki hali bizden birisiydi, sadece zeki bir dedektifti, o yüzden yeterli sesi asla getiremedi ama dizi öyle mi? dizideki sherlock asla olamayacağımız üstünlükteki zeka da bir yarı tanrı gibi. kendi idealleri uğruna kuralları çiğneyen, yeri geldiğinde ölümü göze alan bir dahi! işte dizinin tutma nedeni budur.

hele de ilk iki sezonda etrafındaki insanları asla umursamaması ve onu çok seven molly hooper'ı hiç takmaması herkesin olmak istediği o cool adam imajına çok iyi uyuyordu. insanların tabiri caizse "aynı ben." diye tabir ettikleri, aslında asla öyle birisi olmadıkları ama hep olmak istedikleri adam figürü yaratılmıştı. zaten hele de son sezondaki duygusallaşan yapısı çok eleştiri almıştı ama dizi genel olarak tam bir baş yapıttır. tekrar söylüyorum hafıza sarayını mükemmel bir şekilde işlemiş dizi. gözlem yeteneği zaten ayrı bir mükemmel işleniş konusu. her kesin en az bir kere izlemesi gerektiğini düşündüğüm bir dizidir. bu diziyi izledikten sonra insan ister istemez sherlock gibi gözlem yapmaya başlıyor. hafıza sarayı konusunuysa araştırmanızı kesinlikle tavsiye ederim. sherlock kadar dahi bir hale gelemeseniz de çok işinize yarayan bir teknik. (bkz: körleme satranç)

eğer ki anti kahramanları, zeki karakterleri ya da polisiyeyi seviyorsanız kesinlikle bakmanız gereken bir dizi, bayılacaksınız. ah birde daha çok bölüm çıkarsalar tadından yenmez.

kaynak: tr.wikipedia.org/wiki/Sherl...

ortaokulda en sevdiğim kitap olan sherlock holmes'un lisede dizisini izledim. benedict cumberbatch'e aşık oldum. bir insan bir karaktere ancak bu kadar yakışabilirdi. sırf benedict cumberbatch için 2 kez izledim. zaten alışılagelmişin dışında da bir konusu olduğu için 2.kez izlemek hiç de zor olmadı.

sir arthur conan doyle' ün yazdığı polisiye türündeki sherlock holmes kitabından esinlenilerek kurgulanmış efsane bir diziydi. bence herkesin izlemesi gerekiyor. kitaba çok bağlı kalınmamış ve her şey bu zamana (yani çekildiği zamana) göre uyarlanmış. bu da onu diğer sherlock dizi ve filmlerinden daha iyi yapıyor. beğenmediğim bişey var o da irine' nin sherlock' a karşı yeniliyor olması. irine öyle birisi değil ve beni üzen tek şey bu olmuştu. oysaki o güçlü bir karaktere sahip ve sherlock holmes' ü yenebilen 3 kişiden birisiydi, dizide de öyle olmasını isterdim. bunun yanında sherlock' un abisi mycroft' a dizide bol bol yer verilmiş, kitapta bu kadar sık görünmüyordu. gene bu da güzel bir detaydı. sanırım en sevdiğim karakter eurus'dı. çok güzel işlenmişti diziye. herşeyi mükemmeldi dizinin. fakat benedict abimiz 5. sezonu çekmeyi ısrarla reddediyor. sanki ne olmuş? alt tarafı 1 sezoncuk daha. çekmişsin işte 4 sezonu 5' te bıraktıran ne oldu? sherlock' u çekmemek için kısmetse olur' a bile gider bu adam. hayatıma "sherlocked" sözünü dahil ettiği için ayriyeten teşekkür ederim dizi yapımcılarına.

bu dizi tek kelimeyle efsaneydi.

müziğini piyanoda çalıyordum bunun. 4 sezonunu da izledim daha iyisi henüz gelmedi.

tarih yolculuğu yapsaydım 2. abdülhamit devrine gider ona bunları gösterirdim o da izlerdi.

malum o da bir polisiye hastası.

sherlock’u oynayan kişi dr strange’i oynayan kişi aynı zamanda haberiniz olsun.

güzel dizi fakat bazı şeyler çok abarık. adam iki üç saniye içinde 10 farklı şey düşünüyor. bu kadar hızlı olmak imkansız. gerçekçilik açısından sınıfta kalmış. diğer taraftan etkileyicilik açısından oldukça başarılı.

eskiden bayıldığım bu filmlerin bence dozu kaçmıştır, adeta ikinci şerlok ortaya çıkmıştır.
eskiden filmde sallasalarda daha mantıklı sallarlardı, dedektifle beraber bende suçluyu tahmin etmeye çalışırdım, ama şimdiki resmen şerlok uçtu.
atıyorum; suç mahallinde bulduğu bir kiraz sapından odaya 6 kişinin girdiğini, içlerinden birinin aksadığını, birinin 70 ötekinin 37 yaşında olduğunu ve almanca konuştuğıunu vs vs vs bilmesi artık beni sıkıyor.

dün nasıl ezber yapılır videosu izlerken karşıma çıktı. bölümlerden kesitler görünce farkettim ki diziyi unutmuşum. dedim madem unuttum zaten 3-5 bölüm baştan izleyeyim.

şans eseri çekilmiş ama yayınlanmamış ikinci bir birinci bölüm izledim. sonra birinci bölüm olarak yayınlanan bölümü izledim.

dünden beri kafamda hangisini daha çok sevdim onu düşünüyorum. ilk defa böyle bir deneyimim oldu. hoşuma da gitti.

ya öyle olmasaydı böyle olsaydı olayına yeni bir boyut getirdi benim için.

500 days of summer filmindeki gibi oldu.

ve kötü adam james moriarty i unutmamak gerek... matematik dehası ve cüreti hep en üstte olan karakter.. sherlock ile aralarında ki zeka oyunları ekrana kilitlenmeme sebeptir...
uzun süre izleyebilirdik oysa...