skins

sıkı bir skins izleyicisi olarak katkıda bulunmak istediğim başlık.evet fazla izleyeni olmadı belki ama bu mükemmel bir dizi olduğu gerçeğini değiştirmez.en azından bir göz atın verdikleri toplumsal mesajlara bakın eminim ki beğenecek ve hak vereceksiniz.

"ehe ehe ergen dizisi ya bu" diyenleri dumura uğratacak bir dizidir. bana göre mükemmel bir dizidir, her karakterin çok çok başka hikayeleri vardır. yer yer ağlatır, yer yer güldürür bunun yanı sıra ingiliz aksanıyla kulaklarınızı bayram ettirir.

aşırı hüzünlendiğim dizilerden birisidir. ingilizler yapınca oluyor gerçekten. skins 'de her 2 sezonda bir jenerasyon yenilenir ve başka karakterler diziye girer. açıkçası 4.sezondan sonra acayip bozdu ama izlemenizi kesinlikle tavsiye ederim , fav karakterim sid.

yıllazr evvel ilk 6 sezonunu izlediğim 7. sezonda saldığım dizi. ilk jenerasyon en sevdiğim jenerasyondu, çünkü (bkz: joe dempsie).

konu da dizi de güzel ama çok ingiliz be, o kadar yabancı ki bize. hem maddi hem manevi anlamda. ergenlik döneminde hepimiz çatışmalar yaşıyoruz kendimizle ve çevremizle, bu yönden evrensel; ama çatışmalar çok farklı tezahür ediyor iki kültürde. o yüzden skins izleyen türk genci ufak bir şok geçirebilir.

dizinin en sevdiğim yanı ise kanı kaynayan, meraklı ve hata yapmaya meyilli gençlere tüm kamu spotlarından daha etkili bir şekilde uyuşturucu ve öylesine seks yapmayı kötülemesi. zira bu dizide tüm karakterler uyuşturucu bağımlısı ve sağlıksız cinsel alışkanlıklara sahip, şiddete ve yalana meyilli, aile yapıları dejenere ve psikolojik olarak dengede değiller. bu dizi dolaylı bir mesaj veriyor izleyene... uyuşturucu ve aşırı dürtüsellik her şeyi mahvedebilir.

iyi dizi mi kötü dizi mi karar veremiyorum. evet insan sıkılmadan izliyor ama bir şeyler olmamış sanki..
--! spoiler !--

tony karakterinin başına gelenler yüzünden sevmiyor olabilirim. hala diziyi ne zaman düşünsem aklıma ilk bu geliyor.

--! spoiler !--

6 sezonunu iki haftada bitirdiğim dizi. tam da ergenlik zamanlarıma denk gelmişti. ama 7. sezon asla izlettiremedi kendini maalesef. ikinci jenerasyon favorimdi benim de.
--! spoiler !--

freddie nin effy nin ismini sayfalarca yazması benim de o zamanlar sevdiğim kişinin ismini günlüğüme çok kez yazmama sebep olmuştur maalesef. cook ve naomi bu jenerasyonda kapışan favorilerimdir.

--! spoiler !--

karakterlerden çoğunu kendi hayatınızda bulabileceğiniz nadir gençlik dizilerinden.çoğu kişi ilk sezondan sonra izlemeyi bırakıyor ama ilk 6 sezonu izlemenizi öneririm.bu arada favorim her aman cassie <3

skins pure da cassieyi gördük. keşke cassie gibi diğer birinci jenerasyon karakterlerini de görebilseydik. cidden hepsini çok merak ediyorum. sid, tony, michelle, jal, maxie, anwar..

skins'de her 2 sezonda bir karakterler yenilenir. bu durum aslında izleyiciyi ekrana bağlama konusunda çok mantıksız görünsede bir gençlik dizisi için çok mantıklıdır. herkesin aksine ben 2.jenerasyonu çok severim. skins çok tuhaf bir dizidir. ilk bölümlerde sıkılabilirsiniz ancak kendinizi diziye verdiğinizde ve zaman ilerleyince çok seveceksiniz. favori karakterlerim sid ve cook. kadınlardan ise effy.

bu güzel ve farklı gençlik dizisi netflixte yayınlanıyor ve insalar yine izlemiyor. bazıları yedi sezon olmasından çekiniyor. zaten ingiliz dizisi bir sezon kısa sürüyor. kaldı ki iki sezonda bir mezun oluyorlar. şimdi iki sezon izle bir sene sonra diğer sezonu izle. dizide oynayan birçok kişi daha sonra sinema filmleri ve amerika dizilerinde boy gösterdi.

her bölümde bir ya da iki kişinin hayatına yoğunlaşan ama temelde bir grup arkadaşın lise hayatını anlatan dizi. müzik seçimleri bölümde anlatılan karaktere göre seçildiği için çok başarılı. jenerasyonları arasında hangisinin favorim olduğu hakkında seçim yapamıyorum ama sid, freddie, rich ve grace favori karakterlerim.

sosyla medyada gezinirken "i love you forever sid/ you will/ yeah that's the problem" repliğini duymuş olabilirsiniz. kendisi dizinin ilk jenerasyonundan alınmış bir replik.

her bölümde tek karaktere odaklanan ve bir arkadaş grubunun hayatını konu alan. sırf cassie için bile izlenebilecek 2007-2013 tarihleri arasında yayınlanan birleşik krallık kanalı channel 4 dizisi.

beni en çok etkisine alan diziydi. dizinin her iki sezonda bir kadrosu yenileniyor. toplam 6 sezon. 3 farklı yıllara ait arkadaş grubundan her bölüm farklı birinin hikayesi anlatılıyor. beni en çok çeken tarafta bu olmuştu. mesela bir olay oluyor olayın merkezindeki kişinin nasıl etkilendiğini görüyoruz ama bir diğer bölümde o olay anında başka birinin nasıl farklı etkilendiğini derinine kadar işlemiş bir dizi.

dizi o kadar güzel mesajlar vermişki bir şeylerin üstünü örtmeden. diziyi izleyince kendinizden eminim bir parça bulacaksınız. tavsiyemdir.

ismini seneler önce duyduğum yeni yeni izlediğim 2007-2013 yılları arasında yayınlanan 7 sezonlu dizi. 2 sezonda bir yenilenen karakterleriyle kendini izlettiriyor. benim favorim 3 ve 4. bölümdekilerdi. 1 ve 2 de güzeldi ama 5-6 o kadar sarmayacak gibi. şuan 5. sezon son bölümdeyim. ilk sezonlar kadar güzel olduğunu söyleyemem. uzunluğuna rağmen bir çırpıda izlenen bir dizi. 8/10

karakter çeşitliliği bakımından en orjinal gençlik dizisidir. komedi, romantizm türünün dışında aslında arkada daha karanlık bir moda hakim bir dizi.
sezonlar ilerledikçe karakter değişiklikleri biraz tat kaçırsa da senaryoda orjinallik hiçbir zaman bozulmuyor. yine de benim için en özel sezonlar cassie karakterini barındıran ilk sezonlardı. kendisini izlemem tam anoreksiya dönemime denk geldiği için cassieyle bir parça duygusal bağ kurmuştum.
ayrıca bu diziyi izlediğinizde amerikan gençlik dizilerinde oluşan o yapay dünyanın farkına varıyorsunuz. euphoria ile şimdi şimdi o yapaylığı almaya çalışıyorlar ama skins dizisinin kalitesine asla erişemez.

benim için yeri ayrı dizi yine aynı şekil britanya yapımı misfits gibi ana karakterler sürekli değişir

ilk jenerasyonu ağır efsane olan dizi. ikinci jenerasyonun da sanıyorum ilk sezonunu baya beğenmiştim, tam hatırlamıyorum açıkçası.
normalde baya eğlenceli gibi olsa da bazı sahneler veya bölümler var ki. örneğin,
buna ek olarak dizide kullanılan şarkılar da gayet enfes ve yine az önceki spoiler ile alakalı olarak bir konser sahnesi var, crystal castles'dan alice practice şarkısı dönüyor sahnede. sahne zaten yeteri kadar vurucu değilmişcesine bir de arka planda böyle bir şarkı dönünce beyinden vurulmuşa dönüyorsunuz.
son olarak, ilk sezon sonundaki wild world perfonmansı gözlerinizi yaşartıp belki birkaç damladan daha fazla gözyaşına sebebiyet verebilir.

videolu haline buradan erişebilirsiniz ama diziyi henüz izlemediyseniz spoiler olacaktır, bilginize.
he videolusunu sonra izlerim derseniz de lyric videosunu için de şuraya alabilirim sizi.

netflix vb platformların olmadığı dönemde kaçak sitelerden izleyip bitirdiğim dizidir. aklımızdaki avrupa'yı yaşamayan ve hatta "ingiltere bizi kıskanıyor" dedirtecek hayatlar yaşayan ergen yaştaki gençleri konu alıyor. izlediğim dönemde benim de ergenliğimin zirvesiydi. bu yüzden olacak ki aklımda ve kalbimde hep ayrı bir yeri olmuştur bu dizinin.
pek çok şeyi hayal meyal hatırlamama rağmen, ilk sezonda cassie'nin bankın üstünde dans ettiği sahne asla aklımdan çıkmıyor.
kendine has aurası olan bir dizidir. ancak şimdiki "zamanın ruhuna" uygun mudur, tartışılır. sürekli donan internetle, avrupa'nın başka bir evrenmiş gibi imkansız ve uzak gelmediği zamanlarda izlemek daha keyifliydi belki de. o yüzden de henüz izlememiş kimseye özellikle tavsiye etmem. bazı şeyler zamanında güzeldir.

mükemmel bir dizidir. dönüp tekrar tekrar izlediğim nadir dizilerden. diğeri de shameless dizisidir. bu arada bende bunlarla alakalı garip bir tesadüf var. hayatıma aldığım ve uzun ilişkim olduğu herkes bu iki diziyi çok popüler olmamasına rağmen biliyor ve seviyorlar.