son sahnedeki gösterişçi duyarlılığın herkesçe alkışlanması

skeçlerde, dizi sahnelerinde ve filmlerde gördüğümdür. bazı zorlayıcı durum ve olaylar konusunda herkes birbirini suçlar, oluşan sıkıntıya kimin sebebiyet verdiği hararetli hararetli tartışılır ve bir günah keçisi bulunup ona yüklenilmeye başlanır. başrolü, figüranı, iyisi, kötüsü herkes o kişiye bağırıp çağırmak suretiyle suç atar ve iş bir noktayı aşınca günah keçimiz dayanamaz ve patlayarak isyan eder. gösterişçi duyarlı bir tavırla itham edildiği davranışları neden yaptığını açıklar. açıklarken konuşmasında bolca duygu sömürüsü, ajitasyon sosları vardır ve dinleyiciler bu sosun etkisinde kalıp üzüntü, empati ve acıma duygularını hissederler. akabinde de günah keçisi yaptıkları zât-ı muhteremi yavaş tempoyla başlayan ve hızlanan şekilde alkışlarlar. alkışlarken yüzlerinde kendinden emin bir ifade vardır.

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

(bir mekanda birbirini tanımayan insanlar yemek yiyordur ve biri yanlışlıkla geğirmiştir. bir anda herkes şoka uğrar ve geğiren kişinin kim olduğu anlaşılmak üzere tartışma ve kavgalar başlar. ''sen yaptın, yok sen yaptın, koku senden geliyor'' derken mazlum ve mağdur kişimiz başı öne eğik bir şekilde geğirdiğini itiraf eder. daha sonra olaylar gelişir.)

a kişisi: - ya tabii günümüzde sosyal medyanın gelişmesiyle twitter, instagram gibi mecraları da kötüye kullanan çoğald....

b kişisi: eğeğeğğğğhhh!!!

a kişisi: (şaşkın ve nefessiz bakışlarla) .................

c kişisi: ne oluyor kardeşim burada, eviniz mi sizin burası?

d kişisi: o ses neydi lan? israfil suru üfledi sandım, başlıyordum kelime-i şehadete.

a kişisi: (olabilecek en kısık sesle) aşkımm???

e kişisi: cidden ya, aşağı yarım küreliler bile duymuştur o sesi.*

f kişisi: (gülme patlamasını içine atma çabasıyla) arkadaşlar abartmayın ya, bu kadar da üstüne gitmeyelim.

b kişisi: evet, ben yaptım. ben geğirdim biraz önce yarın yokmuşçasına. ve benim sizin o kalender kişiliklerinizle ettiğiniz seviyeli sohbetleri saygısızca bölen. hatalıyım, yanlışım, belki de doğumumdan beridir. fakat sizin her şeyiniz mi doğru? hiç mi hata yapmadınız ey muhteremler?

(a kişisine dönerek) sen! hiç mi çorapla yatmadın?

(c kişisine) sen! hiç mi hamburger, bir şişe kola ikilisiyle karnını doyururken geğirmene ramak kalmış şekilde kıvranmadın?

(f kişisine) senn!! hiç mi şehirlerarası otobüste giderken koltuğu 180 derece yatırıp arkadaki adamın sinirlerini oynatmadın?

(z kişisine) peki ya sen? sen hiç mi kalabalık ortamda otururken gaz çıkarıp da kimse anlamasın diye sandalyeyi gıcırdatmaya çalışmadın?

(herkese hitaben) evet! ben yaptım! ben! günümüzün hataya asla tahammül edemeyen acımasız ve doğru rolü yapan sahte dünyasında kabullenilmeyecek bir hata yaptım. kabul ediyorum, geğirdim bir sohbet ortasında. şimdi vurun bana! atın ilk taşı günahsızsanız! atın!!!

(herkes b kişisine bakarak yavaş yavaş alkışlar ve alkış sesleri giderek hızlanır ve gürültülü hâle gelir. olay biter.)

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

bir ihtiyaçtır belki de bu suç işleyen gösterişçi duyarlı arkadaşın orada bulunması. ve herkesin içinde bir uktedir belki onu önce kınayıp sonra alkışlamak. ön yargıların kırıldığı, insanın hatasız olmadığının ve olamayacağının belli olduğu o didaktik ortamlar bizim ilgimizi çekiyordur. ve bekleriz biz de bir gün bu tip olaylarda gözlemci veya kahraman bakış açısıyla gösterişçi duyarlı davranışlarda bulunmayı. çünkü olaylardan çok başrolümüzün o tiradıdır bizi cezbeden. size bir öneri, gösterişçi olmayın ama gösterişçi duyarlı olun. yani duyar kasın.* iyi öğlenler.*