sözlükte şeriat isteyenlerin olması

müslümanım elhamdülillah. ama şeriat diye bir şeye de inanmıyorum. müslümanların yönettiği ülke olabilir eyvallah ama devlet yönetim şekilleri gibi konular matematik, kimya, fen gibi insanlık kazanımı olaylardır.

insanların ve insanlığın süreç içinde kazandığı şeylere kutsallık affetmek cehalettir.

sırf yönetimde değil her konuda ve her şeyde o kadar çok kutsalı var ki muhafazakar camianın bu kadar kutsalı olan bir toplumum gram ilerleme kat etmesi mümkün değil.

bir şeyin başına islam getirdin mi aha oldu sana kutsallar kutsalı bir şey yiyorsa dokun hadi o kutsala.

islam matematiği bile diyor hamido, islâm matematiği ne la? vahiyle mi gelmiş sanki bu matematik? ha şunu normalleştirip müslümanların yaptığı matematik desen eyvallah hiçbir sorun kalmayacak.

ama illa her şeye bir kutsallık kulbu takıp sonra taktığı kulpla beraber kendi putuna tapmaya devam edecek.

şeriat diye bir şey olamaz. olsa olsa müslümanların yönettiği devlet olur. gerisi zırva.

istiyorlar istemesine de, gelince de havalanan uçağın orasına burasına tutunup kaçmaya çalışıyorlar nedense.. siz hiç şeriat isteyenin, şeriatla yönetilen ülkeye kaçtığı, sığındığı tek bir kişi duydunuz, gördünüz mü..
bu durum da gösterip doğruluyor ki, şeriat isteyenin derdi istediği gerçekte şeriat filan değil. cukka peşindeler.. şeriat bahane..
çünkü hem dürüst değiller hem de hepsi bezirgan din tacirleri..

din adı ile anılan tüm sistemler, yönetsel elitlerin toplumlarını uyutmak ve elde tutmak için kullandığı antik yazılar ve söylenceler dir.

bu söylenceler ve kitaplaştırılmış insan ürünü cümlelerle en etkin şekilde uyuşturulmuş toplum teklerinin yönetsel talebi de şeriat kurallarına tabi olmaktır

tanrının ve tanrısal olan kavramların bu yoz tutumlarla hiç bir ilgisi yoktur.