süper lig

şeması bugün baya bir değişti, beşiktaş zirve yarışında bende varım derken fenerbahçe'nin kolay şampiyon olacağı tezi çürümüş oldu, galatasarayda emin adımlarla ilerliyor, alanya her ne kadar zirvede olsada her sene böyle anadolu takımlarından böyle bir kaçı iyi bir çıkış yakalayıp devamını zor getiriyor, şampiyonluk yarışı kolay değil.

kalecilerin rakip kaleye hücum ettiği tek ligdir.

(bkz: volkan demirel) (bkz: jose marafona) (bkz: ertaç özbir)

o değil de, hadi maçları parasız bir tv kanalından izlemekten geçtim; tuttuğum takımın anlık skorunu bile öğrenememeyi aklım almıyor.

en çok oynayan umut bulut'tur. 515 maç.

seyir zevki sıfır.

hakemleri her dönem tartışmalı.

lig sonunda şampiyonluk mücadelesi verecek takım sayısı maksimum üç.

topun oyunda kalma süresi izleyicilerin sevişme haftalık sevişme süresinden bile az.

takımların yarısı gol yememeye oynuyor.

bunun nesi süper?

uzun bir ara yüzünden yeniden başlamış gibi olan lig; dün aldı ara startını. kalite malite bilmem de severim ben ligimizi. neticede bi takım tutmak, başkalarına sempati duymak, kimisine uyuz olmak vs. güzeldir. bir türk olduğum için de bu tür duyguları en yoğun hissettiğim futbol ligi süper lig'dir. spor toto bana para vermediğinden kendilerinden bahsetmedim; oh bebek, bakın nasıl da bahsetmedim.

keşke baslamasaydi dediğim lig. dünya kupası gibi dünyanın en prestijli organizasyonu bile çokca hatalı hakem kararına sahne oldu ama kimse bu hatalardan dolayı ağlamadı. çünkü sağlıklı düşünebilen insanlar biliyor ki içinde insanın olduğu her işte hata olması olasıdır. var sistemi bunu değiştirmez, sadece oranı azaltır.

bir de süper lig'e bakiyorsun. fenerbahçe daha ilk maç başlamadan hezeyanlara başlamış. fenerbahçe trabzonspor maçına atanan "2. hakem" 5 haftadır cezalıymış da bilmem ne. komik olan ise ağladıkları maçin hakemini daha 2 gün önce bizzat ahmet ağaoğlu ve ali koç'un birlikte atamış olmalari. internetten bakabilirsiniz.

mesele sadece ağlamak. akşam kazanirlarsa fenerbahçe hakemi konuşmayacak ama olur da puan kaybederlerse zeminini şimdiden hazırlamış oldular. fenerbahçe'nin hep yaptığı bir şey bu.

takımların ve taraftarların sürekli ağladığı, herkesin ayrıcalık beklediği bir lig...

dünyanın en güzel ligi geri döndü. *

latin amerika ligleri dahil dünyanın en leş ligi olabilir.
hangi takımın şampiyon olacağı yıl başında yukarıdan belirlenir.
şikesiz maç yok gibidir.
futbolcu, teknik direktör, hatta klüp başkanı kendi takımının maçını satar.
hakemler maçı kazanacak takımı kendileri belirler.
ligin ne kadar leş bir lig olduğunu anlamak için seyirci sayılarına bakmak gerek. iki gün önce hatayspor - giresunspor maçında tribünlerde bin kişi ya vardı ya yoktu seyirci olarak ve hatay'ın nüfusu 1.6 milyon. bir de ingiltere'de, ya da hollanda'da ya da bir başka yerde üçüncü ligde, kasaba takımlarının maçlarına bakın.
çoktandır izlemiyorum türkiye "süper" ligini. yayıncı kuruluşlar da almak istemiyor artık.

bugün antalyaspor lehine verilen penaltıyı gördükten sonra artık bir tercih meselesi olarak değil zaruri olarak izlenmemesi gerektiğini düşündüğüm lig.
sonu belli, şov amaçlı yapılan amerikan güreşlerine döndü olay iyice.
bir aksilk çıkmazsa haftasonu premier lig dozumu güzel bir pub'ta alarak bu salaklıktan arınmak istiyorum. english veya irish fark etmez.
kanı bi temizleyelim: )

top falan oynanmıyor. 90 dakika maçın 60 dakikasında futbolcuların sahada yatışını izliyoruz. 4-5 takım süper, diğerleri lig. çöp.

fenerbahçe ve galatasaray'dan en az birinin 100 puan barajını geçeceğini düşünüyorum. makas öyle bir acildiki en az 10 takımın çöp olduğunu görebiliriz.

ikinciyle üçüncü arasında 30 puan var. 6alatasaray ile fener6ahçe çok iyi futbol mu oynuyor yoo avrupanın vasat kulüplerinden boylarının ölçüsünü alıp geliyorlar. mafyatik oluşumların yönettiği lig anca bu kadar olur zaten. şu ligi takip eden net anadolu çomarıdır.

bahis baronlarının kendi ceplerini doldurarak servetlerine servet katmalarına yarayan bir araç. görüp görebileceğiniz her şey baştan sona planlı.