tefekkür

basit karşılığı düşünmek olsa da, esas olarak varlığın özü, nedeni, nasılı üstüne kafa yorup çıkarımlarda bulunmaktır. yani derinlere dalmak ve oralardan mânâlar çıkartmaktır.

teşekkür etmesini bilmeyen , tefekkür etmeyi de bilemez.

mükemmellikleri düşünüp bir ders çıkarmaktır.

tefekkür temelde düşünmek olsa da öyle bilinen basit nitelikte düşünmek değildir aslına bakıldığında. insani kalben dirilmesini , zihnen uyanmasını, manevi olarak yucelmesini sağlayan en büyük eylemdir. ancak öyle söylendiği kadar yapılması kolay bir şey değildir. kişi bütün benliğiyle yoğunlaşmali yaratani,alemi ,insanı, yani herşeyi düşünmeli taa ki kendini bulana kadar. kendini bulmak kendini bilmektir. farkındalığını oluşturmaktır.buda mana aleminde kendi ile tanışmak tır. binaenaleyh her nesnenin kendisine ifşa olmasıdır bir noktada da. bu da kişiyi diğer insanlardan ayıran üstün bir alışkanlıktır diyebiliriz. naçizane fikrim: )

gerçek anlamda becerenleri bambaşka diyarlara götürür. galaksiler arasında ışık hızıyla da seyahat edebilirsiniz, 1 metrelik yolu bin ışık yılında da kat edebilirsiniz. gerçek anlamda yaşadığımı hissettiğim tek andır tefekkür anları. insanın sadece kendisiyle değil, harici gerçeklerle de yüzleşmesi gerekir. üzerine kafa yorulmamış bir hayat neden yaşanmaya değmez? çünkü temel fonksiyonlarımızı kullanabilecek yetiye zaten sahibiz. düşünmek, yemek içmek, konuşmak vb...
bunların üzerine kafa yormamıza gerek yok çünkü yapabiliyoruz. tefekkür burada devreye giriyor. sahip olduğum materyalin düzeyi nedir?
bu materyali hangi eylem için kullanmalıyım?
materyali kullanırken dozajı ne olmalı?
hele hepsinden önce sahip olduğumuz materyalleri kullanmaya gerek var mıdır onu sormak lazım. düşünmek üzerine düşünmemiş bir insan beyninin içine ne bulduysa alır. çorba dedikleri zihin yapısı böyle oluyor maalesef.
tefekkür insanı aydınlatabilen yegane şeydir. hayatın ne olduğu, insanın bu hayatta ki yeri ve rolünün ne olması gerektiği konusunda ki tüm cevaplar uzun uzadıya düşünme seanslarının sonucunda gerçekleşir.
benden bir tavsiye, ciddiye aldığınız şey yaşadığınız hayat olmasın. yaşamanız gereken hayatı ciddiye alın. mesele tatmin değil, anlam her zaman beraberinde tatmini getirmez.

gecelerce nafile ibadetten evla olan, yarattığı güzelliklere dalıp,
sadece yaratıcıyı düşünerek zaman geçirmektir.
şu deniz kestaneleri mesela.
bunu yaratan ne kadar daha güzelini verecek, bir o bilir.

derin düşünmek , düşünce kavramında savrulmak manasına gelir.

yemek yerken her lokmayı az da olsa süzmeliyiz, allah'ın nimetlerine şükretmeliyiz, çoğu zaman alışık olduğumuz gibi; bir ondan bir bundan nefessiz bir şekilde yemeğe dalıyoruz, hiç şükretmeden, hiç üzerinde düşünmeden. hâlbuki kur'an ne diyor? " hiç düşünmez misiniz?" evet düşünmüyoruz genellikle, bunu en çok malın sahibi biliyor. hâlbuki ufak ayrıntılarda bile ne çok hayret edilecek sanatlar var.

kelime kökeni itibariyle, fikir yürütmek yani düşünmektir.

fikir sözcüğü ile benzerlik gösterir.

arapça fkr kökünden gelen tafakkur تفكّر “düşünme, akıl yürütme” sözcüğünden alıntıdır. bu sözcük arapça fakara فَكَرَ “düşündü” fiilinin tafaˁˁul vezninde v. masdarıdır.

dusunmek

düşüncenin ruhla birleşip derinlere dalması. soyut somut ne varsa harmanlanması. derinlik arttıkça basınçta artacağı için yorgunluk kaçınılmaz. yüzeye çıkıldığında hiçbir şey bıraktığın zaman ki gibi değil!