1.
tomas tranströmer 1931-2015 yılları arasında yaşamış, isveçli şairdir. psikolog ve çevirmen kimliği de vardır.
şiirleri 60'dan fazla dile çevrilmiş olup, kendisi ikinci dünya savaşı sonrası en iyi iskandinav yazarlarından biri olarak gösterilir.
(bkz: türkçeye çevrilmiş kitapları)
hüzün gondolu
ateş karalamaları
izmir saat üç
![kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel](https://media.normalsozluk.com/up/2022/12/16/hlypyiw2l7hdeqxw-t.jpg)
solitude
neredeyse ölüyordum burada
şubat ayı, bir gece vakti
arabam şeridinden çıktı
buzlar üzerine devrildi
trafiğin karmaşası, ışıklarıyla
üzerime üzerime geldi.
adım, kızlarım, işim, hepsi
özgürce savruldu ve geride kaldılar
küçüldükçe küçüldü,
uzaklaştıkça uzaklaştılar
artık bir hiç kimseydim
bir çocuktum
çocuk parkında mahsur kalmış
yaklaşan arabaların güçlü farları vardı
üzerime dogru parlıyorlardı
saf bir korkuyla çevirdim hep direksiyonu
kaygan yumurta akı gibi,
aktı gitti ellerimden…
saniyeler uzadıkça uzadı,
daha fazla boşluklar oluşturarak bende
büyüdüler, devleştiler
büyük hastane binaları gibi
halbuki biraz olsun dinlenebileceğimi
nefes alabileceğimi düşünmüştüm
bu kaza olmazdan önce
sonra hissettim,
kum taneleri gibi uçuşuyordu kar
esiyordu şiddetli bir rüzgar
arabanın sürüklenmesi sonunda durdu
bir trafik levhası koptu fırladı yerinden
büyük bir tangırtıyla uzaklara savruldu
koyu karanlığa doğru
ve sessizlik…
emniyet kemerime geri döndüm
birinin gezişini gördüm
uçuşan kar taneleri arasında
benden ne kaldığını görmek için..
şiirleri 60'dan fazla dile çevrilmiş olup, kendisi ikinci dünya savaşı sonrası en iyi iskandinav yazarlarından biri olarak gösterilir.
(bkz: türkçeye çevrilmiş kitapları)
hüzün gondolu
ateş karalamaları
izmir saat üç
![kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel](https://media.normalsozluk.com/up/2022/12/16/hlypyiw2l7hdeqxw-t.jpg)
solitude
neredeyse ölüyordum burada
şubat ayı, bir gece vakti
arabam şeridinden çıktı
buzlar üzerine devrildi
trafiğin karmaşası, ışıklarıyla
üzerime üzerime geldi.
adım, kızlarım, işim, hepsi
özgürce savruldu ve geride kaldılar
küçüldükçe küçüldü,
uzaklaştıkça uzaklaştılar
artık bir hiç kimseydim
bir çocuktum
çocuk parkında mahsur kalmış
yaklaşan arabaların güçlü farları vardı
üzerime dogru parlıyorlardı
saf bir korkuyla çevirdim hep direksiyonu
kaygan yumurta akı gibi,
aktı gitti ellerimden…
saniyeler uzadıkça uzadı,
daha fazla boşluklar oluşturarak bende
büyüdüler, devleştiler
büyük hastane binaları gibi
halbuki biraz olsun dinlenebileceğimi
nefes alabileceğimi düşünmüştüm
bu kaza olmazdan önce
sonra hissettim,
kum taneleri gibi uçuşuyordu kar
esiyordu şiddetli bir rüzgar
arabanın sürüklenmesi sonunda durdu
bir trafik levhası koptu fırladı yerinden
büyük bir tangırtıyla uzaklara savruldu
koyu karanlığa doğru
ve sessizlik…
emniyet kemerime geri döndüm
birinin gezişini gördüm
uçuşan kar taneleri arasında
benden ne kaldığını görmek için..
devamını gör...
2.
amcam soy isimden çok kötü kaybetmiş....
turist ömer olsa hadi neyse..
turist ömer olsa hadi neyse..
devamını gör...