1.
"bir kadının suya deyiyor ayakları
istanbul’u dinliyorum, gözlerim kapalı" (orhan veli, s.101).
"müntehâ kaddine çün âli-nazarlar baktılar
su gibi ol serv-i nâzın ayağına aktılar" (necati bey, g.183/1).
(yüksek görüşlü kimseler o servinin boyunun hududuna bakınca su gibi ayağına aktılar.)
"geyikli gecenin arkası ağaç
ayağının suya değdiği yerde bir gökyüzü
çatal boynuzlarında soğuk ayışığı" (turgut uyar, s.63).
"rindler câmuñ habâbâsâ yüzine baktılar
mey gibi sâkî-i bezmün ayagına aktılar" (baki, g.117/1).
(rintler kadehin yüzüne kabarcıklar gibi [hayretle] baktılar, bezmin sakisinin ayaklarına şarap gibi aktılar.)
"başumı kesdügine râzıyem ol hûnînün
ayagın bassa yüzüm üstine kassâb gibi" (g.507/4).
(o kan saçan [sevgilinin] başımı kesmesine razıyım, [yeter ki kurbanlığın kafasına basıldığı gibi] sevgili yüzüm üzerine ayağını koysun)
"bak bunlar ellerin senin, bunlar ayakların
bunlar o kadar güzel ki o kadar olur" (cemal süreya, s.16).
"ay ışığını paylaşırdı bacakları
öptüm ayak parmaklarını öptüm, öptüm" (cemal süreya s.250).
kaynakça:
yılmaz, ozan, (2015). necati bey divanı. atatürk kültür merkezi başkanlığı
yayınları. ankara.
uyar, turgut, (1984). büyük saat toplu şiirler, can yayınları, istanbul
küçük, sabahattin, (2023). bâki divanı.
veli, orhan, (1953). bütün şiirleri, adam yay. istanbul.
süreya, cemal, (1998). sevda sözleri. yky, istanbul.
kaynak: yengimecmua.com/turk-siirin...
devamını gör...
2.
ayakları güzel olan kadının kendisi de güzel oluyor arkadaşlar kabul edelim.
devamını gör...
3.
her ayağın bastığı yerde sanki kalbim var,
kalbim ki vahşi bir zevk alır ezilişinden.
ömrümün geçtiği yolda bana sorsalar,
gidiyorum bir kadın bacağının peşinden.
bir kadının içinden ağlayışı, gülüşü,
gözlerinden ziyade bacaklarına yakın,
bir lisandır onların duruşu, bükülüşü,
kadınlar! onlar varken konuşmayınız sakın.
ince sütunlardaki ilahi güzelliğe
bacakların ruhudur şekil veren diyorum
bacakları bir kalın örtüde saklı diye
mermerde kalbi çarpan venüs’ü sevmiyorum.
boynuma doladığın güzel putu görseler
insanlar öğrenirdi neye tapacağını.
kör olsam da açılır gözüm, ona sürseler
isa’nın eli diye, bir kadın bacağını.
necip fazil
devamını gör...
4.
edit:imla
t, şairlerin ayak unsurunun kadının güzelliğine olan katkısının farkındalığında olduğunun işaretidir.
başlığı görünce henüz okumadan bir koşu iskender pala'nın ansiklopedik divan şiiri sözlüğüne baktım ayak hakkında bâkinin şiirini aşağıdaki teşbih ile açıklayabiliyoruz.
rintler hayretle baktılar(rint:allah aşkıyla yanıp tutuşup dünyaya önem vermeyen, uhrevî,meczup)
sakinin ayağına şarap gibi aktılar/ sakinin kadehine şarap gibi aktılar dersek
2.seçenek daha uygun gözüküyor " allah sevgisiyle yanıp tutuşmalarına rağmen o şarabın kabarcıklarına hayretle baktılar ve sakinin kadehine şarap gibi aktılar" şarap gibi aktılardan kasıt belki de akın etmek gibisinden kendi ünvanlarına ters düşüp içkiye atılmaları(bâkinin şiir anlayışına da pek ters düşmez böylece) kastedilmiştir velhasıl tevriye de olabilir
buradaki tanım ise necati'nin şiirine uygun gözüküyor bir deyim türevi yaratmış kendince herhalde yüksek görüşlülerden kasıt onların normal tabakadan üstün olduğunu belirtmek için olabilir. münteha kaddine yani boyunun uzunluğundan filan bahsediyor ki zati servi naz derken de aynı şeyi kastediyor. bu şekilde şöyle bir acemice anlam tahlil edebiliriz gibime geldi
"o yüksek görüşlü, ulu kimseler bile uzun boylu sevgilinin görkemli kaddini görünce ayaguna aktılar"
ayaguna aktılar kısmını ise ayaklarına kapandılar şeklinde yorumladım. sözlükte geçtiğine göre zaten divan şiirinde ayak güzellik esası olarak ele alınmaz bir tane daha divan şiiri görüyorum orada ama onun yazarı yazmadığı için hakkında yorum yapamayacağım malum 40 şairin her biri tek kelimeden 40 anlam çıkarıyor divan şiirinde(mübalağa nedir nasıl yapılır.)
onlar haricinde bizim cemal süreya,orhan veli, turgut için bir şey diyemem onlar zaten kimi şiirlerinde erotikliği de konu alan şairlerdir.(bkz: cemal süreya ve erotizm) (bkz: cemal süreya aşk şiiri)
t, şairlerin ayak unsurunun kadının güzelliğine olan katkısının farkındalığında olduğunun işaretidir.
başlığı görünce henüz okumadan bir koşu iskender pala'nın ansiklopedik divan şiiri sözlüğüne baktım ayak hakkında bâkinin şiirini aşağıdaki teşbih ile açıklayabiliyoruz.
rintler hayretle baktılar(rint:allah aşkıyla yanıp tutuşup dünyaya önem vermeyen, uhrevî,meczup)
sakinin ayağına şarap gibi aktılar/ sakinin kadehine şarap gibi aktılar dersek
2.seçenek daha uygun gözüküyor " allah sevgisiyle yanıp tutuşmalarına rağmen o şarabın kabarcıklarına hayretle baktılar ve sakinin kadehine şarap gibi aktılar" şarap gibi aktılardan kasıt belki de akın etmek gibisinden kendi ünvanlarına ters düşüp içkiye atılmaları(bâkinin şiir anlayışına da pek ters düşmez böylece) kastedilmiştir velhasıl tevriye de olabilir
buradaki tanım ise necati'nin şiirine uygun gözüküyor bir deyim türevi yaratmış kendince herhalde yüksek görüşlülerden kasıt onların normal tabakadan üstün olduğunu belirtmek için olabilir. münteha kaddine yani boyunun uzunluğundan filan bahsediyor ki zati servi naz derken de aynı şeyi kastediyor. bu şekilde şöyle bir acemice anlam tahlil edebiliriz gibime geldi
"o yüksek görüşlü, ulu kimseler bile uzun boylu sevgilinin görkemli kaddini görünce ayaguna aktılar"
ayaguna aktılar kısmını ise ayaklarına kapandılar şeklinde yorumladım. sözlükte geçtiğine göre zaten divan şiirinde ayak güzellik esası olarak ele alınmaz bir tane daha divan şiiri görüyorum orada ama onun yazarı yazmadığı için hakkında yorum yapamayacağım malum 40 şairin her biri tek kelimeden 40 anlam çıkarıyor divan şiirinde(mübalağa nedir nasıl yapılır.)
onlar haricinde bizim cemal süreya,orhan veli, turgut için bir şey diyemem onlar zaten kimi şiirlerinde erotikliği de konu alan şairlerdir.(bkz: cemal süreya ve erotizm) (bkz: cemal süreya aşk şiiri)
devamını gör...
"türk şiirinde ayak fetişizmi" ile benzer başlıklar
ayak fetişizmi
138