türkiye uzay ajansının ay'a iniş tarihi
başlık "simli far" tarafından 08.03.2022 10:45 tarihinde açılmıştır.
1.
türkiye uzay ajansı başkanı serdar hüseyin yıldırım, "ay programımız insansız olacak ve asıl hedef 2029 yılında aya bir yumuşak inişle bir gezen araç indirmek" dedi.
buradan
hedef 2029 oldu.
buradan
hedef 2029 oldu.
devamını gör...
2.
çıkmaz ayın son çarşambası.
devamını gör...
3.
neresinden baksam sevindirmeyen olaya ilişkin tarih.
bu uzay ajansını sıradan bir devlet dairesine şimdiden dönüştürmüşler. iş başvurularına göz attım. yaş sınırını dayamışlar hemen. nasa astronot alımlarında bile yaş sınırı mevzusunu geçmişte bıraktı. bunlar masa başı işine bile sınır getiriyor. neyse, konu bu değil.
ay'a ya da başka bir uydu yahut gezegene araç göndermenin amacı, oralara doğrudan gitmiyor oluşumuz. elimizin pek ulaşmadığı yerlere dolaylı bir el oluyor bu araçlar. eğer insan gönderirseniz araca da gerek kalmaz.
nasa, artemis projesi kapsamında 2024'te ay'a kadınlı erkekli bir araştırma grubu gönderme planı üzerinde çalışıyor.* bizimkilerin yumuşak inişli araç "projesi"nin 4 yıl öncesinde yani. 4 yıl boyunca oradan ne kadar çok veri gelebileceği hakkında fikri olmayanlar da yumuşak iniş peşinde daha. geç kaldık azizim, geç!
diyebilirsiniz tabii geç de olsa bir yerden başlamak lazım falan... bu işler pek öyle yürümüyor ama siz bilirsiniz.
ha bu arada, kendi roket fırlatma sistemimiz yok elbette. bu işi genelde rusya yapıyor. başka ülkeler de var aslında ama en tecrübelisi ruslar. amerika ve avrupa bile özellikle spacex piyasaya çıkana kadar %100 rusya'ya bağımlıydı bu işlerde. yani? yani bu işler milyon dolarlar ile yürüyor. insanlı uçuşlarda kişi başına 50-55 milyon dolar ödüyorlardı rusya'ya. spacex'e bile yanılmıyorsam araç başına 3-4 milyon dolar falan veriyorlar. rakamda yanılıyor olabilirim ama milyon dolar kısmında şüphe yok. dolayısıyla biz birkaç milyon türk lirası ile neyi nereye yollamayı düşünüyoruz, meraktayım. yahut uzaya araç göndereceğiz diyerek hangi yeni vergilerle boğulacağız kim bilir...
özetle, bu iş sıkıntılı görünüyor. umarım ben yanılırım.
bu uzay ajansını sıradan bir devlet dairesine şimdiden dönüştürmüşler. iş başvurularına göz attım. yaş sınırını dayamışlar hemen. nasa astronot alımlarında bile yaş sınırı mevzusunu geçmişte bıraktı. bunlar masa başı işine bile sınır getiriyor. neyse, konu bu değil.
ay'a ya da başka bir uydu yahut gezegene araç göndermenin amacı, oralara doğrudan gitmiyor oluşumuz. elimizin pek ulaşmadığı yerlere dolaylı bir el oluyor bu araçlar. eğer insan gönderirseniz araca da gerek kalmaz.
nasa, artemis projesi kapsamında 2024'te ay'a kadınlı erkekli bir araştırma grubu gönderme planı üzerinde çalışıyor.* bizimkilerin yumuşak inişli araç "projesi"nin 4 yıl öncesinde yani. 4 yıl boyunca oradan ne kadar çok veri gelebileceği hakkında fikri olmayanlar da yumuşak iniş peşinde daha. geç kaldık azizim, geç!
diyebilirsiniz tabii geç de olsa bir yerden başlamak lazım falan... bu işler pek öyle yürümüyor ama siz bilirsiniz.
ha bu arada, kendi roket fırlatma sistemimiz yok elbette. bu işi genelde rusya yapıyor. başka ülkeler de var aslında ama en tecrübelisi ruslar. amerika ve avrupa bile özellikle spacex piyasaya çıkana kadar %100 rusya'ya bağımlıydı bu işlerde. yani? yani bu işler milyon dolarlar ile yürüyor. insanlı uçuşlarda kişi başına 50-55 milyon dolar ödüyorlardı rusya'ya. spacex'e bile yanılmıyorsam araç başına 3-4 milyon dolar falan veriyorlar. rakamda yanılıyor olabilirim ama milyon dolar kısmında şüphe yok. dolayısıyla biz birkaç milyon türk lirası ile neyi nereye yollamayı düşünüyoruz, meraktayım. yahut uzaya araç göndereceğiz diyerek hangi yeni vergilerle boğulacağız kim bilir...
özetle, bu iş sıkıntılı görünüyor. umarım ben yanılırım.
devamını gör...
4.
haddim olmayarak üstteki yorumlara pek katılamayacağım. çünkü benim için açıklanan plan bile sevindiren bir olay. pek çok ülkenin hatta şirketin uzay endüstrisinde çok ileride olduğunun elbette farkındayım. ancak açık bir şekilde bir yerden başlamak lazım demek istiyorum. bu işler böyle yürümüyorsa dememiz gereken şey "adamlar almış başını gitmiş hiç uğraşmayalım." mı olmalı? açıkçası bana da bu çok mantıklı gelmedi. işlerin yürüme şekliyle böyle bir projeye başlamanın bağlantısını da kuramadım. sonuçta spacex de 2002'de kurulduğunda nasa'nın bu projeleri vardı ve spacex ilk uçuşunu daha 2008'de yapmıştı. yani 14 yıl önce. şu an geldiği noktayı hepimiz görüyoruz. bırakın biz 50 senede yetişelim. yine de bunun için bir yerden başlamak gerekiyor. özellikle savunma sanayimiz 1970-1980'lerde kuruldukları zaman da biz çok gerideydik ama 40-50 yılda geldiğimiz noktayı beğeniyorum.
bakın millet uzaya çıkıyor biz hala nelerle uğraşıyoruz derdik ve hala diyoruz. böyle bir proje çıktığında da geç kaldık bu işler böyle yürümez diyoruz. bana kalırsa eleştiri kısmını biraz erken yapıyoruz. ülkemizde yaşanan sorunların farkındayım. liyakatsizlikleri, ihalelerde yapılan usulsüzlükleri görmemek mümkün değil. bahsedilen miktarlardaki paralar da çok ama inanın başka yerlere giden paralarımız çok daha fazladır. kısacası her zaman içimde bir umut taşımayı tercih ediyorum. aynı elektrikli araçlara taşıdığım umut gibi. son olarak bu tanımı da nazım hikmet'in şu sözüyle bitirmek istiyorum;
"yok öyle umutları yitirip karanlıkta savrulmak,
unutma aynı gökyüzü altında bir direniştir yaşamak."*
düzenleme: iniş tarihi hakkında yorum yapmamışım. yumuşak iniş için verilen tarih zaten 2028'di. gecikmelerle 2029'a ertelenebileceği öngörülüyordu zaten.
bakın millet uzaya çıkıyor biz hala nelerle uğraşıyoruz derdik ve hala diyoruz. böyle bir proje çıktığında da geç kaldık bu işler böyle yürümez diyoruz. bana kalırsa eleştiri kısmını biraz erken yapıyoruz. ülkemizde yaşanan sorunların farkındayım. liyakatsizlikleri, ihalelerde yapılan usulsüzlükleri görmemek mümkün değil. bahsedilen miktarlardaki paralar da çok ama inanın başka yerlere giden paralarımız çok daha fazladır. kısacası her zaman içimde bir umut taşımayı tercih ediyorum. aynı elektrikli araçlara taşıdığım umut gibi. son olarak bu tanımı da nazım hikmet'in şu sözüyle bitirmek istiyorum;
"yok öyle umutları yitirip karanlıkta savrulmak,
unutma aynı gökyüzü altında bir direniştir yaşamak."*
düzenleme: iniş tarihi hakkında yorum yapmamışım. yumuşak iniş için verilen tarih zaten 2028'di. gecikmelerle 2029'a ertelenebileceği öngörülüyordu zaten.
devamını gör...
5.
önce yeri fethedelim de uzayı sonraya kalsın
devamını gör...
6.
2023 diyorlardı. daha doğru dürüst siteleri yok, ekmek kuyrukları falan derken, hedef hemen 2029 olmuş.
büyük ihtimal iktidardan gidince "cehape geldi o yüzden olmadı" demek için tarihi öteliyorlar.
büyük ihtimal iktidardan gidince "cehape geldi o yüzden olmadı" demek için tarihi öteliyorlar.
devamını gör...
7.
kardeşim, benim adım erşan kuneri..
devamını gör...
8.
olmasını istediğim ancak hiç olmayacak gibi gelen o an
devamını gör...
9.
yalandan kim ölmüş dedirten tarih...
devamını gör...
10.
yaz kızım ahir zaman.
devamını gör...