ülkemizde deniz ürünlerinin az tüketilmesinin sebebi

sadece ekonomik olarak düşünmek büyük hatadır. 2019 yılının verilerine bakarak avrupa'da yıllık deniz ürünü tüketiminde son sıradayız. bunu sadece ekonomik sebeplerle olması imkansız. muhtemelen türk yemek kültüründe balığın yeri pek fazla değil. bu sebeple son sıradayız.

kaynak;
imgyukle.com/i/HepaPe

sadece ekonomik olmamakla beraber büyük ölçüde ekonomiktir. misal geçen gün balık alayım diye çıktım. en ucuz balığın kilosu 50-55 lira. 4 kişilik bir aile olsak alacağım balık en az 150-200 lira tutacak. öyle olunca vazgeçtim. etten bir farkı kalmadı yani ekonomik yönü burası. damak tadımız ve yemek kültürümüz et ağırlıklı olduğundan et almayı tercih ettim.

denizlerle çevrili olmamızdandır. bu birçok suistimali yanında getiren bir durumdur.

hamsinin kilosu 30 lira olmuşsa bunun sebebi ekonomiktir.

ekonomik yanını bir kenara bırakıp ele alırsak; türkiye'de balık kültürü yok'a yakın seviyededir. her balık aynı şekilde pişiriliyor ve bu beni delirtiyor. deniz kenarında bir şehirde büyüdüm, başka bir deniz kenarında şehirde yaşıyorum. mantıken bu şehirlerin yemek kültürünün balık üzerine olması lazım ama değil. balığın envai çeşidini yapabilmeleri, her parçasını en güzel şekilde değerlendirebilmeleri lazım ama yok.

ekonomik kısmını ise arz-talep olarak açıklamak istiyorum. balık hiçbir sofranın olmazsa olmazı değil. akla gelince balık yiyelim dedirtiyor. o zaman da hangisi olursa olsun fark etmiyor; zaten hepsi aynı şekilde pişirilecek. e hal böyle olunca balık ne kadar bol olsa da sınıf atlayıp zengin yiyeceği oluyor.

bu yemek kültüründe haklı olarak "balık sevmem" diyorum. balık severim halbuki ama balık tanınarak pişirildiğinde. ben pişiremem çünkü. gelecekte kendimi balık pişirme konusunda geliştirmeyi düşünüyorum, şimdi işim var.

genel olarak türk halkı “deniz ürünleri” sevmez. kadınlar balık pişirince ev kokuyor der . erkeler abi, çok pahalı yeaaa” diye serzenişte bulunurlar. kaldı ki yapmasını da bilmez. baksan genel olarak ızgara ve tava en yaygın pişirme yöntemi olarak kabul görmektedirler. içki mezesi olarak görülen deniz ürünlerinin sofralarımızda yemek olarak çeşitliliğin arttığı günlere ulaşmayı dilemekten başka birşey gelmez insanın elinden....

tarihe bakarsanız hiç bir türk halkın balık yemediğini görebilirsiniz.

t: balık kültürü bizde yok.

hayat pahalılığı (balığın kilosu olmuş kaç tl neden bahsediyorsunuz?)

yaşam kültürü olarak hamur işleri ve bulabilirsek eğer et tavuk üzerine kurulu bir düzenin de etkisi yok değil.

bunun yanı sıra tamamen zevk meselesi.

#391280

iddia edilenin aksine türk kültürüyle alakası olmayan sebeptir, keza tarihe baktığınızda hiçbir türk halkının balık yemedigini de göremezsiniz.

bırakınız balık kültürü olan türk halklarını, en büyük geçim kaynagi balıkçılık olan yakut türkleri bile tek başına yeterlidir.

gelelim mevzubahis sorunun sebebine, büyük oranda ekonomik de değildir efendim. sorun anadolu kültürüdür. hele ki 2000 sonrası her yere yayılan kebap kültürü sağolsun, balık kültürü bize hiç olmadığı kadar uzak.

günümüzde anadolu kültürü; tıksırana kadar bol yağlı ve bol baharatlı, aslen bir arap-ortadoğu yemeği olan kebap yiyip kolesterolden 40 yaşında toprağı boylamayı teşvik ediyor.

(bkz: ocağa iğki şiğş döha at höle dağyee)

(bkz: avrupa'nın en az et balık tavuk tüketen ülkesi)

bence genlerimize işlemiş olan yarı kurak iklim. orta asya'dan çıkıp gelip hiçbir zaman akdeniz ülkesi edasına giremeyisimizden.

benim tamamen kişisel sebeplerim var ama ülke genelinde açıklarsam fiyatları hariç temizlemesi zor, evi kokutuyor yemesi zahmetli, yanında illa birşey içilmeli gibi algı var, et/zeytinyağli/hamur işi odaklı yeme kültürümüz var (bence). dışarıda yesek o da yine fiyat konusuna geliyor.

benim icin sadece ekonomik

nickim herşeyi anlatıyor

aslinda anadolu yemek kulturunun daha cok ortadoguya donuk olmasidir ozellikle hayvanciligin gelismis olmasi ( eski donemlerden bahsediyorum ) anadoluda baskin bir kirmizi et talebi olusturdu ekonomik sebepler dolayisiyla daha cok tavuk eti gibi kanatlilarin beyaz etine yoneldik ama simdi o da zamlandi kimse napacagini bilmiyor

ülkede balık pişirmenin bilinmemesi.
kıytırık ırak'a gittiğimde sazan balığı pişireceğiz demişlerdi.
sazan'ı duyunca biraz burun büktüm ama balık gelince bütün önyargılarım değişti.
iki tahta çubuğa geçirilmiş balık güzelce pişirildi ve sofraya getirildi.
gayet güzel göründüğü için bir parça alıp tadına bakayım dedim.
ilk düşüncem, hayatımda bu kadar lezzetli bir balık yemediğim olmuştu.
bizim alabalıkçılar kiremitte balık yapıyorlar ancak, kesinlikle o balığın tadının yanına bile yaklaşamaz.
kıytırık ırak'ta bile deli gibi balık tüketiliyor. çünkü balığı bizden çok çok iyi pişiriyorlar.

rakı fiyatları.