zagrebde zigara icen ziganali yazar profili

zagrebde zigara icen ziganali kapak fotoğrafı
zagrebde zigara icen ziganali profil fotoğrafı
rozet
karma: 5069 tanım: 727 başlık: 104 takipçi: 70
Yabancı dilde yazılan cool kişisel ileti metni

son tanımları | başucu eserleri


alaz (yazar)

vefatından sonra hesabına kardeşi tarafından girilen yazar.

vefatından kısa bir süre sonra kendisine hiçbir zaman cevaplanmayacağını düşündüğüm* anlamsız bir iyi dilek mesajı attım. 2 ay sonra ise bu mesaj, kardeşi tarafından görüldü ve cevaplandı.

özel mesaj ifşasının yasak olduğunu biliyorum ve bu yüzden yazarla hayatta iken yaptığımız sohbeti ve vefatından sonra yazdığım mesajı okunmayacak şekilde karaladım. kardeşinin attığı mesajı ise "kanıt teşkil etmesi açısından" tarihiyle birlikte aşağıya koydum. istisnai bir konu hakkında paylaştığım bu tek bir mesaj*, yazarların bilgilenmesi açısından sözlük moderasyonu tarafından aynı konumuz gibi istisna kapsamında kabul edilecektir, edilmelidir.

vefatından sonra attığım mesajın atılma ve görülme tarihi.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kardeşi tarafından atılan mesaj ve tarihi. merhumun vefatından 2 ay sonra atıldı.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kardeşinin mesajından sonra aynı gün attığım mesaj. neredeyse 2 hafta oldu ve halen görülmedi.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

sözlüğü bırakmıştım lakin söz konusu vefat eden bir yazar olunca, kendisini sevenlerin bilgilenmesi açısından entryi yazma ihtiyacı hissettim.
devamını gör...

atforvendetta

#2385779 yazmayacağım diyorum, keza istediğin kadar söv, 36 paragraf kin kus yine de yazmam. bu entryden sonra da söv, önemsemem*. çünkü farklı kültürlere aidiyet söz konusu. sorunun kaynağı bu. conolar sadece adana'da değil, mersin'de de yaşıyorlarmış der geçerim. senin temsil ettigin kültür ile benim temsil ettiğim kültür hiçbir zaman ortak bir paydada buluşamayacak. bunun altını tabi ki doldurmayacağım. uyduruk bir iftira konusunu bile anlayamayan sana, bu konuyu mümkünatı yok anlatamam.

peki niye yazıyorum? şalvarlı mahalle kadınları gibi konuyu bağlamından 30 kilometre öteye götürmeye çalışmışsın. konu şu; savcı yazar benim hatırlama bile hatırlamadığım bir tartışma üstüne onca zaman sonra bir başlıkta aniden "ardı ardına küfürler" ettiğimi iddia etti mi? etti. hemen ardından kendisinin de bizzat yazdığı üzere küfür sayılabilecek tek sözümün, tahrik sonucu söylenen 3 harfli kısaltma olduğunu söyledi mi? söyledi. bak sen düşünmeyi seven bir arkadaş değilsin, o yüzden büyüklük edip "kışkırtma" konusunu falan da geçiyorum. elimizde kufur namına yalnızca bir kısaltma bulunuyor.

nerede "ardı ardına küfürler"? yazar kendisi paylaştı. bu haliyle bu iddia, aksi ispatlandığı için bir iftiradan ibaret.

ve evet, şimdi tekrar söylüyorum. iftirayı savunan bir insan omurgasızdır, namus yoksunudur. aksini iddia edebilir misin? sen edersin gerçi*.

ve evet arkadaşım, "ben istediğim entryi beğenirim" errrrkekliği yapıyorsun ya, yok öyle "ben istediğimi yapayım, kimse bana dokunmasın" hikayesi. burası senin mersin'deki köyün değil. normalde beğendiğin entryler umrumda değil, yaptığın errrkekliğe kıl olduğum için bu paragrafı yazdım.

olay bu kadar. bu kadar ulan? ortada hakkımda bir iddia var, olabilir. bu iddianın da mesnetsiz olduğu ortaya çıktı ve sen de bu iddiayı desteklediğin için eleştiriliyorsun. özür dilemek bu kadar mı zor yahu? senden özür bekleyen olduğu için demiyorum. egon, haksız çıktığın bir konuda bile hala zeytinyağı gibi üste çıkmana sebep oluyor. rezalet yahu.

hayır bir de entrynin sonuna "ben yalnız kurtum, ensemin kalınlığına güveniyorum, başka kimseye güvenmiyorum" falan diye eklemiş. sanki bana clint eastwood anasını satayım. şu sözlüğe zort yazsan en az 10 tane kankan beğenir. neyin kabadayılığı bu?
devamını gör...

normal sözlük

#2385442 muhtemelen bırakanlar kervanına katıldığım sözlük. geldiğimde entelektüel, bir şeyler öğrenebileceğimiz, hiçbir şey öğrenmesek dahi kendisini okumanın insana keyif verdiği çok sayıda yazar vardı. kimseye haksızlık da etmek istemem, hala varlar ama artık azınlıklar. kalite gerçekten çok düştü.

#2385442 bu tartışma ise tuzu biberi oldu. bir insan zerre kadar vicdani sizlamadan istediği gibi iftira atabiliyor ve bu entryi de 10 yüz bin milyon insan beğeniyor. işin daha da tuhafı, bu iftirayı atan adam benim babam yaşımda. insanın en olgun olması gereken yaşlar. eyvallah, ne diyeyim. ben bu kültüre ait değilim.

bu sadece bir örnek hocam, elbette tek bir entry yüzünden kimse sözlüğü birakmaz. tuhaf bir mecra haline geldi burası. daha önce de bu sözlüğün başına gelmesinden korktuğum şey gerçekleşti, anaakım bir platform oldu ve entryler de anaakıma hitap etmeye başladı. tıpkı ekşi sözlük gibi bir yer haline geldi, bir başlığa girdiğinde daha entryleri okumadan neler yazıldığını rahatlıkla tahmin edebiliyorsun. umarım ilerde tekrardan niş bir platform haline gelir.

görülen o ki #2374319 numaralı entry ile başlayan normal sözlük serüvenim muhtemelen burada sonlanıyor efendim. bazı değerli yazarlarla mesajlaşmak için arada yine girerim, nadiren entry de atabilirim ama normal sözlük, kafamda büyük oranda bitti.

tartıştığımız insanlar az da olsa oldu*, dürüst olmak gerekirse hiçbirinde haksız olduğumu da zannetmiyorum* ama yine de kırdıysam affınızı diliyorum, hiçbir zaman özür dilemekten gocunan bir insan olmadim.

kendinize iyi bakınız. parmaklarınıza kuvvet, klavyelerinize dayanıklılık diliyorum.

(bkz: rip ziganali)
(bkz: şubat 2022 - ocak 2023)

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

gelmiş bulundum (yazar)

#2385201 selam. bahsettiğin kişilerden biri benim. iddia ettiğinin aksine hiç zük içmedim ama merak ediyorum. benim yerime içer misin?

benim hakkımda gerçekle uzaktan yakından alakası olmayan şeyler yazmışsın. bu gece bunları çürütüp hodri meydan deyip kaçacağım;

ne demişsin?

daha önce de; zagreb'te zük mü içiyormuş ne; bir tenhada nick'i tutmuş tip, ırklar hakkında yazdığım bilimsel içerikli entry'e kafa basmamış ki; arka arkaya küfredip küfredip yanıtı beklemeden beni engelleyip toz oldu.


1-) yazdığın entry şu idi #2374319. bir güzel propagandanı yapmışsın, sonunda da türklere saplayip kaçmışsın. olabilir, ben de şu anlama gelen kısa bir mesaj yazdım "ülkemizde bir ingiliz ve fransıza önyargı olmayıp kürtlere karşı önyargı olması anlaşılabilirdir. doğru demiyorum, doğaldır. kürtler ve türkler hoş olmayan şeyler yaşadılar ve birbirlerine karşı önyargılı olmaları etki-tepki yasasına göre normaldir. bizzat bir türk olarak diyarbakır'da görebileceğim bir tepki de yanlıştır ama anlaşılabilirdir. burada önemli olan, doğru ile anlaşılabilirin ayrımını yapmaktır."

hayatında kitap mı okumadın? 2 tane hatun düşürmek için paylaşıp durdugun o kitaplarini süs olarak mı sakliyorsun?

2-) en önemli mesele, "arka arkaya küfredip engellemişim";

yukarıdaki mesajı yazdığımda senin bana cevabın ne oldu? "hasta mısın kardeşim gece gece mesaj atıyorsun". hani nerede bilimsellik güzelim? kendini melek gibi tanıtmışsın ya, neden karşı argüman uretemedin? ben de bu saygısızlığına ve cevaben "senin entry girme özgürlüğün varsa benim de mesaj atma özgürlüğüm var" dedim ve argo zannedilebilecek kelime olarak sadece meshur, a ile başlayan 3 harfli kısaltmamızı kullandım. bunun da saygısızlığına karşılık hakkım olduğunu düşünüyorum.

nerede "ardı ardına küfürler"*? halklarin kardeşliğini savunan şerefli ve namuslu bir insansın ya, entryde yazdığın gibi sütten çıkmış ak kaşıksın ya? biz sizin ciğerinizi biliyoruz. her haltı yersiniz ama kendinizi barış güvercini gibi servis edersiniz. ermeni soykırımı yaptığımızı savunursunuz buna karşılık en ufak bir somut delil ortaya koyamazsiniz. aynı mantık işte. bu taktik bana bir yerlerden tanıdık geliyor sanki?

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel


sözlükte özel mesaj ifsasi yasak olmasa bizzat ekran görüntüsünü atıp her şeyi kısaca kanıtlardım ama bu ne yazık ki mümkün değil. o yüzden şimdi entrynin başında dediğim hodri meydan teklifimi yapacağım.

namuslu, şerefli insanlar iftira atmaz değil mi? sadece namussuz ve şerefsiz insanlar iftira atar. ben senin kesinlikle kürtçülük yapıp, biri karşı argüman sununca da cevap veremeyip insanlara sallayan, buna cevaben içinde sadece kısaltma bir argo içeren mesajı ise sözlüğe "ardı ardına küfürler barındıran" bir mesaj olarak tanıtacak namussuz ve şerefsiz bir insan olmadığına eminim.

sana teklifim. beni şikayet et? sana "ardı ardına küfürler" etmişim ya, en azından para cezası falan alayım değil mi? beni resmi olarak şikayet ettiğin bilgisi bana geldiğinde de sözlük profilindeki her entryi itinayla okuyup, gerekirse sineğin yağını çıkarıp ben de seni şikayet edeceğim. başta ılımlı ılımlı türk düşmanlığı yaptigin entryleri. bu arada bu saatten sonra entry silmen bir şeyi değiştirmez, o entryler girildi bir kere. "entryleri silip öyle şikayet edeyim" gibi bir düşünceye kapılma yani*.

var mısın hacı abi? "ardı ardına ettiğim küfürler" bence cezayı hak ediyor? şimdi nickaltımda aslında dürüst olduğunu iddia eden bir sürü entry girebilirsin. bu uzun entry, hepsine peşin bir cevap. başka cevap vermeyeceğim.

bir ufak not da malum entryi beğenen arkadaşlara gelsin. oğlum hiç mi omurganiz yok be? şu sözlükte 1 seneye yakın zamandır yazıyorum. takıştığım insan sayısı 5'i geçmez*. birine de bu arkadaş gibi iftira atmisligim yoktur. beğendiğiniz entry patlasa da gocunmayacağınızı adım gibi biliyorum bu arada, sadece soruyorum hiç mi omurganiz yok? begenenlerden en meşhurusun diye sana söylüyorum at bey, biraz namus yahu. bu saatten sonra nasıl yalnız kaldığında kendini meşrulaştıracak bir özellik bulacaksın?

sorun atforvendetta da değil. böyle bir adama halen radyo yayını actirmaya devam edecek sözlük yönetiminde, bu çocukla bu entryde sonra hala arasına mesafe koymayacak olan yazarlarda. hırsızın suçu gerçekten de yok.

edit: bu arada ergen değilim abicim. genç olduğum doğru ama ergenlikten çıktığımı düşünüyorum. sivilceler ise doğru bir tespit oldu, hala çıkıyorlar. genetik, ne yapalım.

edit 2: on numara bir cevap entrysi girmişsin ama tek bir şey eksik, bil bakalım ne? evet doğru, en büyük iddian olan "ardı ardına ettiğim küfürler".
devamını gör...

mersin

mersin (1991)


mersin (2015)


edit: entryi girerken sadece şehrin sosyokültürel yapısındaki değişimi örneklemek istemiştim ki duvarlardaki* pkk ve kck yazılarını fark bile etmemişim. güzel denk geldi. yazık bu şehre, ülkeye..
devamını gör...

tuvalet yerine lavaboya gidiyorum demek

sürekli garipsenmeme neden olan durum.

hayır, burjuva çocuğu değilim. anadolu yakasının, yakın zamana kadar en kötü, şu an ise merkezi bir konumda kaldığı için eli yüzü az da olsa toparlanmış mahallelerinden birinde dünyaya geldim.

ilkokulda böyle öğretildi. kemalist eğitim sisteminin son dönemlerini yakalama şansına eriştim. hayır, amacım olaya siyaset katmak değil. keza kemalist de sayılmam. bahsettigim şey kemalist eğitim sistemi. ideolojilerden bağımsız olarak bu sistemi çok başarılı buluyorum. sovyet eğitim sistemi gibi, gerekirse kafana vura vura seni eğitiyor. gelişmemiş ülkelerde başka çaren yok hocam, baska türlü kafkasya gibi fakirlikten kırılan * bir coğrafyada "herkesin enstrüman çaldığı, sporla ilgilendiği" toplumlar yaratamazsın. eğitim sistemi bizde ne zaman ki değişti, o zaman 4 işlem bilmeden lise bitiren çocuklar türedi. okulların hali ortada.

laf lafı açtı, konu gereksiz uzadı efendim. 1. sınıftayken sınıf öğretmenimiz aşıladı bize bu alışkanlığı. ilkokul süresi olan 5 yıl boyunca da sınıf öğretmenimiz hep aynı kaldığı icin bu ve bunun gibi birçok alışkanlığı karakterimize bir daha ömür boyu silinmemek üzere iyice kazidi. anlayana güzel sözle, anlamayana bağırıp çağırarak, dayak atarak bir güzel aşıladı bunu.

mahallemi yukarıda anlattım, daha da ileri götüreyim. sinoplu bir arkadaş vardı, babası mafyatik işlerden hapisteydi. bu çocuk "öğretmenim lavaboya gidebilir miyim?" diye izin istiyordu. işte bu yüzden sovyetlerden, katı eğitim sisteminden bahsettim. böyle bir çocuğu sen başka türlü egitemezsin ki? bu çocuk günümüz eğitim sisteminde olsa hapçı torbacı olmayı zaten geçtim, direkt sedat peker'ci bir tip olurdu. kemalist eğitim sisteminin son demlerine yetiştik demiştim, biz lisedeyken o eğitim sistemi bozulmuştu. o yüzden biz de günümüz nesli kadar olmasa da az-çok dejenere olduk, bizim çocuklardan da pis işlere girenler oldu. hatta sedat peker muhabbeti geçmişken, bir tanesi gerçekten de sedat peker'in ataşehir mitingine gidip pankart falan acmisti*. yine de şanslı olduğumuzu düşünüyorum. o yıllar olmasaydı, saydığım kriminal ve boş tipler bugün belki de 5 katı olacaktı.

ilkokuldan arkadaşlarla hala görüşüyoruz. o dönemde kazandığımız birçok alışkanlık hala devam ediyor. bir tanesi lisede okulu bıraktı ve babasının mermer atölyesinde çalışmaya başladı. şimdi işleri büyüttüler ve fabrikatör oldular. çocuk da tam seri közcü oldu. kirli sakal, altında sürekli değişen bmw'ler, audi'ler; yaninda yine sürekli değişen sümeyye su'lar... çocuk halen masadan "lavaboya gidiyorum" diye kalkıyor*.

o değil de kısa entry girmeyi bana da öğretin yahu. ne zaman "bu entry kısa olacak" desem yine bir şekilde uzuyor. sürekli laf lafı açıyor ve açıkta konu bırakmak istemediğim için de her ne kadar kısa tutmaya çalışsam da entry padişah fermanına dönüyor. 2 cümlelik tanımsız entry giren arkadaşlar, size çok özeniyorum*.
devamını gör...

parasite (film)

zengin-fakir alegorilerinden dolayı klişe bir film olduğu doğrudur, keza ödül alması da eleştirilebilir ama kesinlikle kötü film değildir. zevkler öznel olsa da kalite nesneldir.

film yormuyor. hoşuma giden özelliklerinden biri bu. yormamasinin yanı sıra tamamen klişe bir film de değil, o kadar da yermemek lazım. gizli sığınaktaki dayı bence yeterince orijinaldi mesela.

demem odur ki evet fazla bir espirisi yok ama yerilecek bir film de değil. oturur, kafanı yormadan keyifli bir film gecesi geçirirsin. sinema endüstrisinin böyle filmlere de ihtiyacı var. her filmin inception gibi olmasını istemek gereksiz bir beklenti.
devamını gör...

tam rekabet piyasaları

kabaca aktörlerin fiyatı etkileyemediği, domine edemediği piyasalardır.

- piyasaya giriş-çıkış kolaydır. (bkz: mobilite)
- çok sayıda satıcı ve alıcı bulunmaktadır.
- tam bilgi vardır. tüketici, talep ettiği mal ve hizmet hakkında eksik bilgiye sahip değildir.
- firmalar tek tip ürün satmaktadır.
devamını gör...

gaslighting

değer verdiğiniz bir insan tarafından, yapmaya çalıştığı şeyin farkında olduğunuzu defalarca belirtmenize rağmen ısrarla devam edildiğinde kişiyi üzen manipülasyon yöntemi.

bu tarz ucuz numaraları yemem, bir çok kişi yemez. bu bir marifet de değil. az buçuk insan gören biriyseniz zaten literatürdeki adını bilmeseniz dahi bu yöntemlere aşinasınızdır ve ona göre davranır, ona göre insan seçersiniz.

gel gör ki bazen bu insan seçiminde birinin hem yaşça, hem karakterce olgun olduğuna kanaat getirirsiniz. insan ilişkilerinde strateji yapmanın saçma olduğunu konuşursunuz. bizzat kendisi samimi olduğunu iddia eder. ha, çoğu insan bunların aksini iddia etmez de zaten ama siz bir şekilde karşı tarafın olgun olduğuna kanaat getirirsiniz.

değer verirsiniz, en ufak bir karşılık beklemeden, muhtemelen anne/babasından sonra kendisiyle en çok ilgilenen insan olursunuz. bebek gibi ilgilenirsiniz. bu dediğim bir mecaz da değildir, ben bebekken bu kadar ilgilenilmemisim, paso hasta etmişler beni*.

sonrasında entryi girdiğim başlıktan da anlayacağınız üzere karşı taraf bu çabaya girişir. tabi ki de durumu fark edersiniz ve bunu karşı tarafa söylersiniz. farkında olduğunuzu söylediğiniz halde bu gereksiz ve çocukça çaba karşı taraf tarafından devam ettirilir.

saçmalık şurada, muhtemelen hayatın boyunca göremeyeceğin ilgiyi ve değeri görüyorsun. bu arada fazla değer vermenin kaçan kovalanır gerçeğine ters olduğunun da farkındasınız, başta belirttiğim üzere bunlar az buçuk insanları tanıyan herkes tarafından bilinir ama dediğim gibi, karşı taraf olgun bir imaj çizdiği için siz de strateji kasmazsiniz. her neyse, seks amacı gütmeden*, sana sadece sen olduğun için değer veren bir insan bulmuşsun. neden bu şansı çöpe atarsın ki? değil mi? gelmeyecek bir şans diyorum çünkü insanları tanıyorsunuz. muhtemelen belli bir yaşa kadar bu insanlar tarafından şişme bebek olarak görüleceksin, çok da kalmamış o yaşa zaten. hele genetik olarak kırışıklık yatkın bir insansan bugün yarın zamanın geçecek. peki sonra?

çocukça çaba halen devam eder. "hani samimiydin?" dersiniz, yarı muzip bir tavırla. hesapta hala samimidir karşı taraf. e siz de peki dersiniz artık. sonuçta değer verdiğiniz için katlanıyorsunuz. ısrarla bu tutum devam ettiginde ise karşı tarafın, iddia ettiğinin aksine size değer vermediğini anlarsınız. bu durumda da devam edip kendini küçük düşürmenin, zaman harcamanın bir anlamı yoktur. harcadığınız zaman ve gösterdiğiniz ilgi de helal olsundur*. küçük hesapların adamı olmanın anlamı yok.

gösterdiğiniz iyi niyete karşılık muhatap olduğunuz art niyete rağmen mutluluklar dilersiniz. bu sizin için ekstra bir tecrübe olarak fayda saglar. üstünüze düşeni fazlasıyla yaptığınız için üzüntü de duymazsiniz. karşı tarafa üzülürsünüz ama. 20 civarı bir yaşta bu tutum sergilenebilir ama orta yaşlarda eğreti durur. o yaşta bir insan için toplumda bir yer edinmenin yolu, olmadığın halde kendini altın kalpli, ponçik, melek gibi göstermek olmamalı. ben değilim mesela ve bunu söylüyorum, çünkü bu sıfatların yoksul 2 öğrenciye harçlık vermekten, sosyal medyada infial yarayan olaylar hakkında konforlu konforlu tweet atarak/entry girerek duyar kasmaktan ibaret olmadığını, çok daha kıymetli olduklarını biliyorum.

normal ol? tıpkı sözlüğümüzün ismi gibi. normal olmak ayıp değil ki? insan kendini normal olarak tanımlamakta utanmamalı. hepimiz normal olduğumuz için burada değil miyiz?

(bkz: bunu okuyan yazar kör oldu)
(bkz: başı ile sonu arasında saat farkı bulunan entryler)
devamını gör...

zafer partisi'ne üye olana ücretsiz cilt bakımı


istanbul gaziosmanpaşa'da harika bir güzellik salonu açan dilek hanım, zafer partisi'ne üye olan 10 kadın için ücretsiz cilt bakımı ve zafer partisi üyesi kadınlara sürpriz indirimler yapacağı sözünü verdi. e-devlet'ten zafer partisi üyesi olduğunuzu gösterip, indirimli hizmet alabilirsiniz


zafer partisi'nin değil, güzellik salonunun başlattığı kampanyadır. ümit özdağ sadece, güzellik salonunun başlattığı kampanyanın duyurusunu yapmış.
devamını gör...

eva green ile bir gece geçirmek vs 100 bin dolar

akla getirdikleriyle insanda tebessüm yaratan başlık*.

(bkz: eva green)
(bkz: serbest çağrışım)
(bkz: yaran yanlış okumalar)
(bkz: biber dolma)
devamını gör...

avrupa yakası

yoran yaka.

bu entryi belki tahmin edebileceğiniz üzere avrupa yakası'ndan yazıyorum. burayı seven arkadaşlar, nasıl seviyorsunuz yahu? cevapları biliyorum çünkü çok insanla tartıştım, genel cevap "iş dünyası, imkanların fazlalığı, insan kalitesi" oluyor. anadolu yakası'nı kırşehir gibi görüyorlar yani.

bir kere insan kalitesi olarak avrupa yakası su götürmez şekilde geridedir. iki yakayı da hayatında birer kez dahi görmüş her ademoğlu avrupa yakası'nın keko popülasyonunun çok daha fazla olduğunu bilir.

imkanlar ise doğru ama gereksiz bir argüman. iktisat biliminde marjinal fayda diye bir kavram vardır. "tüketim bir birim arttığında, elde edilen fayda ne kadar artar?" anlamına gelir. tüketim arttıkça marjinal fayda düşer ve hatta "eksi"ye düşer. o kadar doymuşsundur ki ekstra tüketim sana artık fayda sağlamaz. imkanlar konusu tamamen bununla aynı durum. anadolu yakası dediğin yer de bir insanı her türlü aktivite için doyuracak imkana sahip. avrupa yakası daha fazla imkana sahip olsa da değişen bir şey yok.

geriye bir tek iş dünyası kalıyor, bu doğru ve benim de entryi avrupa yakası'ndan yazma sebebim oluyor kendileri*.

hafız, burada yaşanmaz. nedir, bazı insanlar çok sosyaldir ve kuru kalabalık dahi onları tatmin ediyor. saygı duyarım. çoğumuzun böyle olmadığını, aynı güzide sözlüğümüz gibi normal insanlar olduğumuzu da biliyorum ve o yüzden yaşanmaz diyorum.

anadolu yakasına döndüğümde köyüne dönmüş yozgatlı gibi oluyorum. taşı toprağı öpüp, gördüğüm insana sarilasim geliyor*.
devamını gör...

nevmekan selimiye

üsküdar belediyesi'ne ait bir tesis.

esasen 1802 yılında sultan üçüncü selim tarafından nizam-ı cedid askerlerinin yıkanması için selimiye kışlası ile beraber yaptırılan bir hamam. 1973 yılında atıl bırakılıyor ve sonradan üsküdar belediyesi tarafından restore edilip sosyal tesis olarak hizmete açılıyor.

fiyatlar mekana göre uygun*. yukarıda da belirttiğim üzere dandik bir tesis değil, güzel restore edilmiş tarihi bir mekan.

tavsiye edilir efendim.
devamını gör...

yeni türkiye'de tezek yakmak

hükümetimiz türkiye yüzyılı'nda nostalji hizmeti de sunuyor, yine yaranamiyor.

reis bu ülkeye fazla gerçekten.
devamını gör...

delibavulu

#2376238 nickaltı sekmesinin kavga kıyametten ibaret dolu olduğunu iddia ettiği için kendisini haksız çıkarmak üzere bu entryi girdiğim yazar*.

2 aydır aramızda olan güzide yazardır. nice 2 aylara diyorum efendim.
devamını gör...

masaya çık tepin istersen (yazar)

#2375847

kanka fake hesap olduğun 2 kilometre öteden belli oluyor*.

(bkz: reşat sen misin)

entrymi haklı cikardigin için de teşekkür ederim. "argüman uretememekten, safsatalara basvurmaktan" bahsetmiştim. yine tek bir bilgi kırıntısı içermeyen nefret dolu bir entry girmişsin.

fenerbahçelilerin hepsi böyle mi gerçekten? korkmaya başladım, umarım değildir.
devamını gör...

reşat historian

düşünmeden entry girdiğini daha önce şahsımın da belirttiği yazar.

sırf aynı takımı destekliyorlar diye az-çok muhabbetimizin olduğu başka bir fenerbahçeli geldi, hede hödö şeklinde savundu kendisini falan. yahu insan der bu yazarla biraz muhabbetimiz falan var, biraz delikanlı olayım da renktaşım diye savunmayayim falan. tabi ki de yok böyle kaygilar*.

elimde imkan olsa, türklere vereceğim tek ders tartışma adabı olurdu. ülkenin çok büyük çoğunluğu argüman üretme, safsatalara başvurmama gibi konulardan bihaber. fenerbahçeliler ise ne yazik ki bu konuda en kötü camia.
devamını gör...

fenerbahçe

(bkz: karma)
(bkz: ah almak)

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

benim türkçe bazen yetmiyor

anlatım bozukluğu konusunda üstünlük taslanıp anlatım bozukluğu ve imla hatası yapılan başlık. doğrusu için;

"danilo zanna benim herhangi bir anlatım bozukluğu iceren cümleye karşı olan tavrımı bu sözle açıklıyor.

bkz vermesi güzel olur diye başlığı açtım."

bu haliyle bile gereksiz kelimeler içeriyor ama orijinaline sadık kalmak için bu şekilde tuttum.

(bkz: sana ceza)
(bkz: deftere 100 kere arnella yazacaksın)
devamını gör...

hayrabolu devlet hastanesi

hayrabolu'nun uzunköprü çıkışında yer alan hastane.

8-9 yaşındayken bir yaz günü* yatak döşek hasta olmamın akabinde dedemin kolumdan tutup beni götürdüğü ve akabinde zalım doktorun kaba etime yaptığı iğne neticesinde zırlayarak terk ettiğim hastane. iğneden korkmazdim aslında ama kendimi kastığımdan olsa gerek, ilk ve son defa iğne kaynaklı can yanması yaşamıştım.


resmi internetten buldum, görmeyeli çok değişmiş.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim