uyuyan çocuğunu rakı kokan ağzıyla öpen yenik babalar saati
başlık "rahatsız" tarafından 17.01.2022 18:13 tarihinde açılmıştır.
1.
en güzel ukdemdi bence, kimse doldurmadı.
iyi ki doldurmamış, çünkü bu bana yakışırdı. ağzım rakı kokmaz ama bu duyguyu bilirim, dünya çökmüş üstüne sanki ama evlat güneş gibi parlıyor.
dünya yansa ne çıkar ulan diyorsun, evlat için her şeye katlanılır.
aslında bunu gece doldursaydım daha bir mânâlı olacaktı, birileri gelir doldurur diye erken davrandım.
saygılar efendim.
iyi ki doldurmamış, çünkü bu bana yakışırdı. ağzım rakı kokmaz ama bu duyguyu bilirim, dünya çökmüş üstüne sanki ama evlat güneş gibi parlıyor.
dünya yansa ne çıkar ulan diyorsun, evlat için her şeye katlanılır.
aslında bunu gece doldursaydım daha bir mânâlı olacaktı, birileri gelir doldurur diye erken davrandım.
saygılar efendim.
devamını gör...
2.
yenik babalar saati...
ütüzmüş babalar saati...
ütüzmüş, az önce kumarhaneden, çok sarhoş, eve gelirken çikolata almış, tepsiyle tatlı getirmiş, antep seyahatinden antep lahmacunu getirmiş, kahramanmaraş'tan şoklu dondurma...
çocukluğum...
babam bana çokonatlarla gelirdi, dondurmalarla, tepsi tepsi kadayıfla gelirdi...
öperdi beni. öpmesine çok uyandım. babamın bıyıkları vardı...
öperdi uyanırdım. sana tatlı aldım derdi. sana dondurma aldım. kafası güzel. yahu saat kaç?... bırak uyuyayım.
cânım babam.
şöyle bir düşüncem oldu benim. her baba, geceleyin gelince çocuğuna bir şeyler götürüyor, götürmeli...
ben büyüdüm. taksiyle, şakacıktan, sıkıştım diye, petrole çektiririm taksiciyi... öncesinde sorarım ona, kaç çocuğun var? kız mı erkek mi?
bazan işeme bahanesiyle, bazan sigara alma bahanesiyle sokarım onları petrole, içerden hediyeler alırım...
bunu çocuğuna, bunları çocuklarına ver derim. çikolatalar alırım, oyuncaklar...
ne gerek vardı abiler... olur mu öyle şeyler...
rakılı ağzım var, rakılı ağzımla öpecek çocuğum, çocuklarım yok. o halde, başka çocuklar mutlu olsun...
bana kızarlar. ben kral faht'ın oğlu değilim ama benim gönlüm faht'tan da, oğlundan da zengindir.
ütüzmüş babalar saati...
ütüzmüş, az önce kumarhaneden, çok sarhoş, eve gelirken çikolata almış, tepsiyle tatlı getirmiş, antep seyahatinden antep lahmacunu getirmiş, kahramanmaraş'tan şoklu dondurma...
çocukluğum...
babam bana çokonatlarla gelirdi, dondurmalarla, tepsi tepsi kadayıfla gelirdi...
öperdi beni. öpmesine çok uyandım. babamın bıyıkları vardı...
öperdi uyanırdım. sana tatlı aldım derdi. sana dondurma aldım. kafası güzel. yahu saat kaç?... bırak uyuyayım.
cânım babam.
şöyle bir düşüncem oldu benim. her baba, geceleyin gelince çocuğuna bir şeyler götürüyor, götürmeli...
ben büyüdüm. taksiyle, şakacıktan, sıkıştım diye, petrole çektiririm taksiciyi... öncesinde sorarım ona, kaç çocuğun var? kız mı erkek mi?
bazan işeme bahanesiyle, bazan sigara alma bahanesiyle sokarım onları petrole, içerden hediyeler alırım...
bunu çocuğuna, bunları çocuklarına ver derim. çikolatalar alırım, oyuncaklar...
ne gerek vardı abiler... olur mu öyle şeyler...
rakılı ağzım var, rakılı ağzımla öpecek çocuğum, çocuklarım yok. o halde, başka çocuklar mutlu olsun...
bana kızarlar. ben kral faht'ın oğlu değilim ama benim gönlüm faht'tan da, oğlundan da zengindir.
devamını gör...