who killed sara

olay olay değil karakter karakter gideceğim çünkü karakterlerin aptallık düzeyine o kadar tahammül edemedim ki artık sol kolum uyuştu bir yerde, dedim herhalde kalp krizi geldi bana.

ölen kız sara: ablam... güzel ablam, ahh ne diyeyim ya nerden başlayayım seni gömmeye... şimdi öncelikle ultrason fotoğrafında da mezar taşında da gördüğümüz üzere 84 doğumlusun 2000’de de ölmüşsün sanırım, lenssiz gözlerim beni yanıltmadıysa. bak 16 yaşındasın ha. on altı. daha baban yok, daha evde organ yetmezliği çeken anan var, daha ipsizsin daha yetmemiş sapsızsın. hadi yaşı yaşına uygun, tipi de fena olmayan, üstüne bir de zengin olan çocuğu bulmuşsun. ne akla hizmet gidip babasından hamile kalıyorsun? kaldın hadi, gidip bu amcan bireye ‘hamileyim ve çocuk senden’ demek? ya sara seni allahının aşkına ütü suyuyla mı emzirdiler niye böylesin ya sen? daddy issues mu nedir bir temele de dayandırılmamış. daha gelmiş sana el uzatan elroy’a “uşak parçasısın” falan diyorsun, la seni sille manyağı yaparım ha it. arsız. çorafan köpek. aptal birey. rodolfo’nun annesi 2 saniye önce ah canım hayatını doruklarda yaşa dedi diye karnında sevgilinin babasından olma bebekle paraşüte bindin, yav senin beynine oluk oluk s*çsınlar, bunu da kadınların katanayla etlerini doğrayarak cima eylediği kasetlerini izlediğin adamın ve ‘kocamdan hamile olduğunu biliyorum’ diyen kadının yazlığında yapıyorsun ha, vay tekneye binem yok paraşüte çıkam. hadi bu salaklığına göz yumuldu, tepede çıp çıp kemerin geriliyor, gerilen ve kopmak üzere olan şeye tutunuyorsun. seni salağın evladı seni, yukardan bi şey tutmaya çalışsana ne demeye kopup düşecek olan kısma canhıraş sarılmak? ya sen var ya neyse ben bi şey demiyorum allah ıslah etsin. sen oradan düşmesen bu zekayla max. 2 yıl daha yaşayabilirdin, sen var ya bereket ki çiftlik bank’a yetişmemişsin, seni soğan cücüğüne çevirirlerdi bu salaklıkla soğan cücüğüne.


sara’nın abisi birey alex: birader, bak eleştirmek için demiyorum, sorudur bu, bana mantıklı bi şey söyle. gözünü seveyim bak. şimdi sana 30 yıl soktular, sen bunun 18 yılını yattın mı? 2000’de girdin belli ki sara öldüğünde, çıktın 18 yıl sonra, sen bunca hackerlığı abim benim, sen üç milyar, sen bu hackerlığı sen nerede öğrendin? bi yerde aha dedim bi ramiz dayı birey geliyor herhalde, bildiği her şeyi o öğretmiştir, e yoo flor’un babası çıktı, ‘kanımızı yerde koma oğul’ gibi atv aşiret dizisi repliği saydı iki üç. bi anahtar verdi “aa tmm:d” dedin sen de. ki bak şunu atlamayalım, bu adama da 30 yıl kaktırmışlar. sen içerde ilk dayağını yediğinde bu adam yanına gelip diyor ki “ben 8 yılımı yattım” ok. kaldı mı bunun 22’si. senin daha 30’un var. bak step step gidiyorum. bunu senin flashbackli genç haline söyledi. sen gittin bunun üstüne 18 yıl daha içerde kaldın. elinde anahtar. e bu 18 yıl bu adama da geçmedi mi? adamın 4 yılı kaldı, senin daha 12 yılın var. çünkü 30 yemiştin, avukat gelip hadi yarın çıkıyorsun diyene kadar kimsenin bir malumatı yok senin adamdan erken çıkacağına dair. adam en kötü ihtimalle senden 8 yıl önce çıkacaktı yani, sana niye git intikamımı al diyor taa 18 yıl önden? aa. oluk oluk beyinsizlik akıyor ya böyle bi şey olabilir mi? abicim yaş farkı değişmez, bu ilkokul 5. sınıf matematik line’ıdır, bunu ben mi söyleyeyim, ikiniz de 30 yıl almışsınız adam girmiş senden 8 yıl önce. e senden 8 yıl önce çıkacak niye anahtarı sana veriyor niyee?!
geçtik, senin diğer beyinsizliğine geliyorum. sara ölüyor, paraşüt rodolfo’nun diye gar gar rodolfo’yu suçluyorsun, sonra babası sana gelip diyor ki “hehe biz zenginiz, oğlumu yakamam, sen gir 1-2 hafta yat çıkarsın, zaten kardeş gibi birlikte büyüdünüz* yapıver bir kıyak” sen diyorsun ki tamam. wtf yaa? demin rodolfo’yu tokatlıyordun, ne münasebet kerdeşinin ölümünü üstlenmek. sizin ailede genetik haa aptallık.
‘birlikte büyüdünüz’ repliğine gelelim, ben ilk buna ikna oldum, dedim herhalde cidden kardeş gibiler, aa 2-3 bölüm sonra bir gördük o kardeş gibi büyüdüm dediğin rodolfo senin bizatihi öz kardeşin olan sara’yla spor salonunda o sene tanışıyor. sara 16 yaşındayken. ben kardeş gibi büyüdüğüm insanların teyzelerinin kronik rahatsızlığına kadar biliyorum agacım, siz bazı terimlerin sözlük anlamını bilmiyor olabilir misiniz, sadece soruyorum.
ayrıca karı kızla sevişirken ölmüş kız kardeşini görmezsin birader nasıl bir hastasın evlerden ırak yaa, senin daha anan da öldü ha anan anan, insan iki saniye de ona üzülür, köpek evlat. bir kere vay benim anam demedin, mezarını bile görmedik, sara da sara. çok matah biriymiş gibi. hayır bilmesek...
geçtik, bu adam (cesar) sana 2 hafta yatıp çıkacaksın, anneni tedavi ettiririm dedi. sen girdin, sana 30 yıl kaktırdı, daha anneni tedavi etmek şöyle dursun öldürdü, daha zaten kardeşinin ölümünde de bu ailenin parmağı var kabak gibi de biliyorsun, tüm bunlara rağmen çıktığın gün bu insanların kumarhanelerinin ekranına kendini yansıtıp* “sizi var ya öldüreceyim öl dü re ceyyiim” falan diyorsun, ve tüm bunları 40 senedir ikametinin olduğu evden mi yapıyorsun:dd seni allah alsın ya aynalı tahir.
aile de şey, biri kardeşim deyip g*tüne kerkiniyor, öbürü kardeşim deyip bacını afedersin türlü türlü, baba geliyor diyor e sen kardeş gibisin gir de bi yat la bizim için, anası geliyor diyor aa ben seni oğlum gibi severim, daha da bi de sonra kızları geliyor onla da sevgili oluyorsun. bir dönüp benim bu aileyle ilişkimin nasıl bir şeması var demiyor musun ya akıl fikir fukarası adam! neyse seni de geçicem, yeminle ufunet bastı.

aptal aşık rodolfo: her şeyden önce sen o 2000 senesinin flashbacklerindeki aşşırı yakışıklılığını nasıl yitirebildin bu zenginliğin içinde ben buna bir değinmek istiyorum. aa laktozsuz süt gibi oğlan; olmuş başıma şahin k. niye öyle yaptın kendini, atakaan yapma evladım gözün öyle kalacak. saça bak, sen yiğit bulut musun ya? bayılçam sinirden. ve en büyük ergenliğine değinmek istiyorum, hamile sevgilin ölünce 16 yaş civarlarındayken gidip vasectomy yaptırmak mı? rodi sen tek başına meksika popülasyonunun iq ortalamasını min. 3 puan düşürmüşsündür ha, ben sana o kadar söyleyeyim, bak tek başına diyorum. çok vicdan azabı mı çektin, kıyamam a*mc*k sotesi gidip babana sorsana “baba bizim bi alex vardı 2 ay dedin bak yıl oldu, annesine organ dedin kadın öldü, biz bu çocuğu niye böyle küçük emrah gibi yaptık” diye. yok. aman ha mala davara değer bir iş görme, yaralı parmağa işeme. tüp bağlatam, saç yalatam. allahın şovmeni. yeter valla sana çok bile konuştum, salak bi de sara’nın karnındakinin senden olmadığını öğrenmişsin, taa inmiş babanın karı sattığı zindanı görmüşsün, üstüne baban senin karının afedersin pilavını kaşıklıyormuş yıllardır, hepsi ortaya çıktı hala bi durup demiyon baba yoksa sara’ya da mı sen bi şey yaptın, daha dön dön alex’e “bunu kim yaptı, ha, bu-nu, kimmm, yappp-tıh” ananınki daa artık, beyninde iki nöron yanlışlıkla bile bir etkileşim yaşamıyor mu, nasıl geldin bu yaşa yav sen. öff geç.
bu arada seni saunaya kim kilitledi o da anlaşılmadı, gereksiz gerdiniz.


gay kardeş jose maria, yani chemma: ya kardeşim bi git. allahını seversen. sen madem alex’e aşıksın, üçlü yapıp tenasül uzvunu elleme dilleme derdindesin, ne demeye çocuğa sürekli kardeşim çekiyorsun yaa? ayrıca adam duş alırken ortalık yerde armut gibi dikilip kameraya kaydederek 31 çekmek mi? sana diyecek söz bulamıyorum, sadece cast’la ilgili bi şey diyeceğim, gençliğine benzeyen bi tek sen vardın, gerisi evlerden ırak. bi de sen nasıl ayarladın la o lorenzo’yu? kaymak gibi adam vallahi, ayrı paragraf hak edecek çok bi olayı yok onu da burada eleştireyim dedim ama çok yakışıklı ve italyan olduğu için tabii ki de eleştirmiyoruğğuğuğummm:d

dünyadan azade şımarık kardeş elisa: yav çen ameyikalaya okumaya mı gittin ailenin şerrinden bıkıp yav kıyamişsu sana kı-ya-miş-su, seni 4 yaşında mı gönderdiler nasıl bu kadar habersizsin bu insanlardan, alex kim sara kim... e anan. bak bak aile çok şerroymuş da bu hanım kız bıkıp kaçmış onlardan, gitmiş dışarılarda okumuş, burun kıvırdığın ailenin kütür kütür paralarını ezdin ama di mi yavuşak seni:d alex hesap sorarken “beni saymayın ben kaçtım gittim” diyor, bilmeyip duyan chicagolarda tuvalet temizleyerek okudun sanacak. kumarhanenin kerhanenin parasıyla gününü gün etmişsin, ben aileme yüzümü çevirmiştim ki çoktan diyor. yav git. salak. geldin ilk gün alex’in evine, hayvan gibi bilgisayar ekranı, sizin kumarhaneyi izliyor, girmişsin alex’e diyorsun ki “selam ben maria” he maria he, bu çocuk seni o ailenin yanında görmedi kumarhanede, yarım saat önce sen de o ortamda değildin, aynen. sonra ben seni tanıyordum zaten deyince auvv, ne auv bütün ailenin fotoğrafı asılı duvarda, senin varlığından haberdar olmama ihtimali var mı bu çocuğun, kafan mı basmıyor ya ay geldi yine sol koluma uyuşma, dil altımı getirin.

ayrıca o ne kötü giyinmek kardeşim bunca mal mülk içinde ya. koca sezonu atlet üstüne gömlek, onun altına mom jean’le geçirdin, inanılır gibi değil, gettoda yaşayan clara bile yeri geldi senden iyi giyindi. az kendine stil danışmanı tut vizyonsuz köpek.


feleğin sillesini yemiş elroy: elroy birey sana çok üzüldüm. gerek annenin merdivenine bisiklet dayayıp ölümüne sebep olman, gerek üvey babanın tacizi, gerek daha onu da karavanda patates kızartmasına çevirmen, cücük kadar yaşında bu travmalar, üstüne seni evlat gibi alıp muhtemelen yine abuse eden hanımın mariana, seni ezen zengin çocuklar, pis işlerini yaptıran cesar... sonu gelmiyor çilenin. sende şuna takıldım, tekne paraşüt sahnesinde hemen hemen bu çocuklarla yaşıtsın. maksimum 3 hadi 5 yaş büyüksündür bu tayfadan, o da keçi sakaldan hea, kessen baya akransın. günümüzde neden bu kadar sakalına ak düştü? cesar’la hatta seni 5-6 yaşındayken evlat diye alan mariana’yla yaşıt görünüyorsun 18 yılda 40 yaş almışsın, ne ayak? bi de sevdiğin kızı öldürdün 18 yıldır hala sana bunu yaptıran insanların yanında çalışıyorsun, bi b*ktan muhasebeciye çarpınca hıp hıp hıp sakinleştirici müptelası oldun, bir de bayıl istersen elroy?

gecelerin yargıcı bruno: la çocum 3 yaşındasın la sen, kerhaneden karı çıkarmak senin harcın mı, git evinde action man figürlerinle oyna, girmişsin bodruma, manava avokado sorar gibi “pardon beyefendi, imana var mı” diyorsun. lan üç yaşındasın üç üç. he var imana, al götür hadi, aferin, annenin tokmakçısı üvey dedenin azami 20 yıllık kadın ticareti krallığını çökerttin. üç yaşındasın üç. inmiş bodruma şifreli kapı falan açıyor, söylemiş miydim bilmiyorum ama 3 yaşındasın ha hıyar.


fettan gelin sofia: allah gani gani affetsin de ne kadar çirkinsin ya tövbelerim olsun, açılış günündeki saçın ne öyle favorilerine jöleyle s şekli vermişsin, hakkı bulut gibi gözüme minare şeklinde buhurdanlık sokucam seni tekrar bir yapımda görürsem. kayındaddy’nle yatıp kalkıp sonra adama “dede oluyorsun” diyemezsin ablacım hiç izanın yok mu daa? ay bugün doğurganım ay şu gün doğurganım. la git. lanet karı. rodolfo vasectomy aptallığını yapmasaydı bile bunu yemezdi bence, felfecir gözlü uğursuz kara koncolos seni. son s*kt*r yediğin sahnedeki babydoll’ün güzeldi yalnız, link ver.


ne idüğü belirsiz anne birey mariana: bi kere şunu söyleyeyim sara’yı bu öldürmüş hehe, nasılsa buraya kadar okunmaz. yalnız teyze senin baldırına bağladığın metal kombinezon parçası bir yere varmadı, o neydi iki üç sahne gördük, bi de sen onu taktığında cesar ıy mıy dedi falan, ne oldu yav, ne alaka, seksiydi gayet. senin en büyük salaklığın “cesar sofia’yı çatır çutur götürdü hea” dediklerinde “kemalim yapmaz”a bağlaman. ne alaka teyze, bu adam snuff filmler çekiyor aşağıda, katanayla fahişe doğramalı, 18 yıl önce sara, bugün sofia. neye bu kadar inanmadın anlam veremedim.

allah yanına alsın, baba birey cesar: dayıcım iblis yeryüzüne franchise vermiş, sen de koşmuş yetişmiş almışsın, helal. diyecek başka gram sözüm yok sana.

ne alaka birey marifer: sen niye sürekli “oradaydım, oradaydım” yazıp alex’i yanılttın, asla orada değilmişsin hatta threesome ve eline snuff porn çekimi tutuşturulması dışında hikayenin hiç ama hiçbir yerinde yoksun, nasıl bu kadar hakimsin her şeye, yok rodolfo masum, yok elroy her şeyi biliyor, la sen nerden biliyon da bunları? paraşüt günü bi de sara’yı arayıp “ğüüü nolur gel çok kötym srkli kusuorm” deyince dedim aha threesome günü alex buna çocuğu koymuş, son sahnede çıkaracak. e yoo o da olmadı. “iyrençsinis iyrenç bana bulaşmayın” falan deyip gittin. aa ne şimdi bu? ben avcı diana’yı clara sanmıştım, alakasız bir şekilde belirince, küçüklüğünde de annesi aşçıymış, oradaydım dediğine göre clara gördü diye düşündüm ama marifer allasen niye yalan konuşuyorsun yakıştı mı?