101.
kalimba çok iyi olmasam da bence çalmayı başarıyorum.
devamını gör...
102.
ağız kopuzu çalıyorum. bebişimi çok seviyorum dinleyenlerin uzaylı sesi demesi kalbimi biraz kırıyor.
devamını gör...
103.
genelde gitar beni çalar.
devamını gör...
104.
elektro gitar. ama öyle boş beleş 3 5 akor basan sahil gitaristi değil. baya sololar falan akıyor. yine ama, öyle parçaların aynı solosunu atmıyorum elbette kendi yorumumu katıyorum. internete aynını çalıpta cover yazanlara da uyuz olurum.
devamını gör...
105.
gitar çalabiliyorum eh işte.
ama bale yapmak istiyorum ben ya.
devamını gör...
106.
birazcık bağlama çalıyorum.
çok az gitar tıngırdatabiliyorum. 4 akor falan öğrendim. o 4 akora da temiz basabiliyorum.
çok çok az da klarnet üflüyorum. ama çok az. tiril falan yapamıyorum.
devamını gör...
107.
keman
devamını gör...
108.
çocukken çalan şarkılara doğru ritim tuttuğumu fark eden kuzen bizimkilere ''bu çocuğun yeteneği var'' demiş. sonrada babam sazı elime tutuşturmuştu. bende o aralar televizyonda gördüğüm şeyleri taklit ettiğim için, sazı adeta bir gitar havasıyla saçma sapan çalardım. sonra sazı vura vura parçalayınca, babam yenisini almıştı. onu da bam güm parçalayınca, anladılar ki bu çocuğun vurmalı çalgılara yeteneği var.

sonra tabi ulaşılabilecek en ucuz vurmalı çalgı olan* darbuka geldi eve. onu vurarak patlatamamış, ayrıca sesini de sevmiştim. uzun bir süre çaldıktan sonra, bizimkilerin başı şişti ve oflayıp puflamaya başladılar. bende evdeki tüm yastıkları toplayarak darbukanın etrafına yalıtım misali dizip, soktuğum çatalla gümlettim. o sırada çamaşır dizmekte olan annem, başıma bir şey geldiğini sanarak yanıma hızlıca geldi ve durumu görünce beni bir güzel dövdü.

geçen sürelerde ben büyüdükçe farkında olmadan sağa sola vurarak ritim tutmaya başladım. vuracak bir yer bulamazsam ağzıma, yüzüme, göğsüme, göbeğime vurarak sesler çıkartıyor ritim tutuyordum. bunu fark eden yine aynı kuzen beni bateri kursuna götürdü. bir hayvanı ortamına alıştırırcasına, beni o ortama soktu ve saldı. o sıra stajdan kazandığım paralarla ne yapsam diye düşünürken, kursa yazılmaya karar vermiştim. bir senelik stajın parasının hiç bir kuruşunu harcamamıştım. babamın da tabi önceden ağzı yandığı için kuruş vermeyip ''iki günlük heves için para veremem'' demişti. haklıydı zira maymun iştahlıyım.

geçen zamanda o güne dek televizyon dışında görmediğim bateriyi, baya iyi çalmaya başlamış, hocaları hayret ettirmiştim. kısa zamanda hızlı ilerlediğim için, kuzen bana daha iyi bir bateristin yanında, gerçek bir stüdyoda ders ayarlamıştı. hatta o bateristten ders alacağımı duyan hocalarım çok şaşırmış, keşke bende alabilseydim demişler, beni baya gaza getirmişlerdi. tabi ben adamın adını hayatımda hiç duymamışım*. kim ulan bu diye ortama ayak basıp adamın benim gibi sağda solda ritim tutan bir manyak olduğunu görmemle sevinmiştim. bu manyaklığı yapanın tek ben olduğumu sanıyordum. adamda cidden doğuştan gelen bir yetenek vardı lakin öğretme açısından tecrübesi yoktu. gözü kapalı yapabildiğini aktaramıyor, ama yaşıyordu. param bitince devam edemedim ve bateri hikayem burada sonlandı.

bir aralar heves edip gitara başlamak istedim, onun içinde parmaklarım küçük geldi acı çektim resmen. parmaklarımı geniş açmak acı veriyor, ayrıca sürekli tellere sürtmek zorunda oldukları içinde acıyorlardı. ben bu işi yapamam aga diyip başında bıraktım.
sonra kardeşimden çaldığım mızıka ile baya bir sevişmemiz oldu ama onunla da maceramız kısa sürdü. daha sonra ise klarnete heves edip, bir öğrenci klarneti aldım. daha doğrusu doğum günümde hediye aldırdım*. aleti takmam 2 saat, ses çıkartmam da 2 saat sürünce diz çöküp tövbe istedim. zaten öğretmenimde yok diyip, kendime yeni bir bahane uydurup yine ortamı terkettim.
göbekte ritim tutmaya devam yani.
devamını gör...
109.
kalimba. önceden bağlama çalardım ama ilerleyemedim. kalimba'da son zamanlarda başladığım ve kısa sürede ilerlettiğim bir müzik aletidir. aslında oldukça kolaydır hazır notaları vardır ve pratikler ile ruhu okşayan güzel parçalar çalınabilir ancaak kafadan şarkı çıkartmak için güzel pratikler gerekmektedir. öneririm, evinizde bulunabilir. neredeyse herkes çalabilir bu nedenle çalamazsam boşa para vermeyim yahu düşüncelerinden de uzak kalabilirsiniz.
devamını gör...
110.
cura/ uzun sap bağlama
klarnet / mızıka / çibun*

panduri veya buzuki edinmeme yardımcı olabilecek veya hediye etmek isteyen* varsa mesaj kutuma portakal fırlatabilir.*
devamını gör...
111.
beceriksiz olduğum için melodika.
devamını gör...
112.
kısa sap bağlama ve flüt
devamını gör...
113.
flamenko gitar.
devamını gör...
114.
keman, piyano, bağlama,yan flüt...
devamını gör...
115.
mızıka.
devamını gör...
116.
(bkz: saksafon)
devamını gör...
117.
tarağa poşet gecirip cakma mizika yapiyom sayilir mi.
devamını gör...
118.
bateri. gitar. ikisi de evimde mevcut değil. gitar vardı da en son bi arkadaşa hediye ettim gitti.
devamını gör...
119.
ülkü ocağında 1 keresinde ağız arpı çaldım
devamını gör...
120.
geçen sene arkadaşımın bi gitarını çalmıştım cezaevinden yazıyorum zaten..
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yazarların çaldığı enstrüman" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim