261.
gökyüzüne en yakın yerdeyim.
devamını gör...
262.
yemyeşil bir kırda ciceklerin arasında akan minik bir dere kenarinda ayaklarımı suya koyup en sevdigim sarkiyi söylemek istiyorum.
devamını gör...
263.
muş tatvan yolunda ilerleyen minibüsün en arka cam kenarında olmak isterdim.
devamını gör...
264.
bulunduğum yer de istediğim yer aslında, o yüzden buranın alternatifi olabilecek tek yer benim için zeytin ağaçlarıyla dolu bir tarla.
bir kıyısında kireç boyalı küçük bir ev, odaları sundurmaya açılan. sundurmanın hemen önünde çeşit çeşit çiçekler ve asma. yan tarafında tulumda ile su çekilen bir kuyu. vakit bu saatler yine. ateşi yakmışım iki tuğla arasına, üzerinde kara demlikte çay demleniyor. etrafı sarmış yanan çam kozalağı kokusu, arada fırsat bulursa melisa da ben buradayım diyor.
yakında bir yerden dere geçiyor ve biraz sivrisinek var ama olsun. hafif esintide kayboluyorlar arada.
sundurmayı, etrafında kelebek ve ufak böcekler dönen loş lüks lambası aydınlatıyor. kedim yatmış salıncağa, köpekse arada karanlığa havlıyor. cırcır böcekleri yorulmamış gün boyu hiç, şarkılarına tam gaz devam.
nihayet salıncaktayım. sallandıkça, kocaman top gibi olmuş fesleğene çarpıyor salıncağın arkası ve kokusu yayılıyor etrafa. biraz uzanıyorum ben de kedinin yanına ve yıldızlara bakarken çayı bile içemeden yorgunluktan uyuyakalıyorum.
(üşenmezsem düzenleme ve ekleme yapabilirim daha sonra.)
bir kıyısında kireç boyalı küçük bir ev, odaları sundurmaya açılan. sundurmanın hemen önünde çeşit çeşit çiçekler ve asma. yan tarafında tulumda ile su çekilen bir kuyu. vakit bu saatler yine. ateşi yakmışım iki tuğla arasına, üzerinde kara demlikte çay demleniyor. etrafı sarmış yanan çam kozalağı kokusu, arada fırsat bulursa melisa da ben buradayım diyor.
yakında bir yerden dere geçiyor ve biraz sivrisinek var ama olsun. hafif esintide kayboluyorlar arada.
sundurmayı, etrafında kelebek ve ufak böcekler dönen loş lüks lambası aydınlatıyor. kedim yatmış salıncağa, köpekse arada karanlığa havlıyor. cırcır böcekleri yorulmamış gün boyu hiç, şarkılarına tam gaz devam.
nihayet salıncaktayım. sallandıkça, kocaman top gibi olmuş fesleğene çarpıyor salıncağın arkası ve kokusu yayılıyor etrafa. biraz uzanıyorum ben de kedinin yanına ve yıldızlara bakarken çayı bile içemeden yorgunluktan uyuyakalıyorum.
(üşenmezsem düzenleme ve ekleme yapabilirim daha sonra.)
devamını gör...
265.
serin bir rüzgar esiyor, hatta hafiften üşüdüğüm için üzerimde bir hırka, elimde sıcacık bir kahve. yerde küçük bir ateş yanıyor. sonra hafiften yağmur başlıyor ve ateşi söndürüyor, karavanıma doğru ilerliyorum. hava yer yer bulutlu, ay arada bir yağıp yağmamak arasında olan bulutların arasından adeta bir lamba gibi aydınlatıyor etrafı. sonra elime kitabımı alıyor ve karavanımın bir bölümü cam olan ve altında yatağımın olduğu yere yerleşiyorum. telefonumdan huzurlu sakin bir müzik açıyorum. hayat, güzel, huzurlu, en önemlisi de sakin, stresten, nefretten uzak.
varsa bu hayali hak eden varsın yanımda olsun. tek de çekilmez çünki. :)
varsa bu hayali hak eden varsın yanımda olsun. tek de çekilmez çünki. :)
devamını gör...
266.
oxford kütüphanesi.
devamını gör...
267.
sevdicegimle.. neresi olursa olsun.. o olsun da yanımda..
devamını gör...
268.
devamını gör...
269.
o'nun gıllı döşü*
devamını gör...
270.
kumsal.
devamını gör...
271.
sevdiklerimle birlikte güzel bir rüyada
hiç bitmeyecek bir rüya
tatlı bir bahar esintisi gibi
yazın bile güneşin altında eser hani
öyle bir rüya
uyuşuk bir bilinç belki...
hiç bitmeyecek bir rüya
tatlı bir bahar esintisi gibi
yazın bile güneşin altında eser hani
öyle bir rüya
uyuşuk bir bilinç belki...
devamını gör...
272.
böyle güneşli güzel bir gün ama hava çok sıcak da değil. rüzgar esiyor bir yandan. efulim ile buluşmuşuz. sonunda kavuşmuşuz. sarılmışız birbirimize, kokusunu içime çekiyorum. o ağacın altında, elimde bana hediye olarak çizdiği resmimiz. çok da güzel olmuş. hayallerimdekinden bile güzel. kolları sarmış beni, kollarım sarmış onu... dünya durmuş o an...
benim olmak istediğim yer: o'nun yanıdır kısacası. betimlemek için kelimeler yetmez ama olduğunca anlattım işte*.
benim olmak istediğim yer: o'nun yanıdır kısacası. betimlemek için kelimeler yetmez ama olduğunca anlattım işte*.
devamını gör...
273.
mavi ve yeşil birlikte.
devamını gör...
274.
ayağa kalkamayacağım kadar alçak tavanlı, soğuk taş duvarlı bir hücrede olmak isterdim. zifiri karanlıkta önce görme duyumuz, sonra zaman algımız bozulur. yaklaşık 1 hafta orada 1 asır gibi geçer derler. kim bilir belki de gerçekten öyle olur ve çıktığımda tüm bu kaos hali bitmiş olur.
devamını gör...
275.
nehir kenarında bir ağacın altı. çadırımızı ağacın altına kurmuşuz, sandalyeleri suyun sığ olduğu bir yerde koyup oturmuşuz, bir şişe vodka, bir şişe lavanta gazozu var suyun içinde gömülü. elimizde bardaklar, başka bir bardağın içinde soslu fıstığımız, mavi renkli yusufçuk böcekleri uçuşuyor etrafımızda, ayaklarınıza çarpıp giden suyun sesiyle diz dize, göz göze oturuyoruz. saçların uzamış, yüzmekten ıslak, tenin güneşten yanmış soyuluyor, telefonlarımız çadırda kapalı. sadece ikimiz varız o anda, huzurlu ve sakin. dertsiz tasasız.
devamını gör...
276.
herhangi bir yer ya da hiçbir yer.yeter ki gideyim.bu şehirden,bu gökten,bu gürültüden,bu sessizlikten,bu umuttan,bu kırgınlıklardan,bu acıdan,bu hayallerden,ondan...yeter ki gitmek olsun,neresi olduğunun bir önemi yok.
devamını gör...
277.
masmavi bir deniz olsun ve sabahın ilk saatleri. sadece ben olayım dışarıda ve denizin kokusunu içeri çekerken oh be diye kıyıda yavaş yavaş yürüyeyim. tam olarak böyle bir yerde olmak istiyorum.
devamını gör...
278.
tam da burası olmak istediğim yer .
devamını gör...
279.
rüyamda olmak isterdim. yarın erken kalkacağım ama uyuyamıyorum.
devamını gör...
280.
şu an olmak istediğimiz yerde olsak bile bunu bilemeyiz. şu an olmak istediğimiz yerde olmadan şu an olmak istediğimiz yer mi bilemeyiz. şu an olmak istediğim yerdeyim ne bir adım ilerisi ne bir adım gerisi. tam şu an ölmek isterim ne bir saniye sonra ne bir saniye önce.
devamını gör...