641.
genel olarak normal sözlük aleminin yazarlarının an itibariyle bulundukları konumlardan farklı yerlerdir. karadağ'da olmayı çok isterdim. kim bilir belki de yakında olurum. ama amsterdam'da olmayı da çok isterdim.
devamını gör...
642.
deniz kenarında kahvaltı etmek isterdim sabahleyin,kilo kaygısı olmadan patlicanli börek yemek mesela, hava ne sicak ne de soğuk ılık bir rüzgar yüzünü okşuyor, sonra da cup denize ,okuldan sonra denize gidebilecegim bir yerde calismak isterdim eylül de cok güzel oluyor deniz
devamını gör...
643.
cehennemin benim için özel olarak dizayn edilmiş, 8. derekesi.
(arapçada yukarı doğru "derece", aşağı doğru "dereke"dir. cennet yedi kat, cehennem yedi dereke kabul edilir. -gerçi bu yedi de sonsuzluktan kinayedir. yedi rakamının sonsuzluğu temsili pisagor'a kadar gider de, hikaye acıklı ve cacıklı olduğundan, şimdi oralara girmek gereksiz.-)
(arapçada yukarı doğru "derece", aşağı doğru "dereke"dir. cennet yedi kat, cehennem yedi dereke kabul edilir. -gerçi bu yedi de sonsuzluktan kinayedir. yedi rakamının sonsuzluğu temsili pisagor'a kadar gider de, hikaye acıklı ve cacıklı olduğundan, şimdi oralara girmek gereksiz.-)
devamını gör...
644.
sevgilimle karavanda
devamını gör...
645.
yıldızların saymakla bitmediği, hoş bir serinliği olan ve rahatça mindere uzanabileceğim bir damda olmak isterdim.
devamını gör...
646.
lüksemburg.
ben çok mutluydum orada hemde çok. gerçekten yalnız ve mutlu idim.
ben çok mutluydum orada hemde çok. gerçekten yalnız ve mutlu idim.
devamını gör...
647.
şöyle soğuk bir baldırda, hatta tam kalça&baldır kesişiminde uyumak istiyorum.
1 saat kafi.
fazlası keyfe girer, ayıp diye bir şey var elalemin kadınının baldırında uyuyor derler laf olur.
ağzının tadını bilen yazarlar o keyfi bilirler.
1 saat kafi.
fazlası keyfe girer, ayıp diye bir şey var elalemin kadınının baldırında uyuyor derler laf olur.
ağzının tadını bilen yazarlar o keyfi bilirler.
devamını gör...
648.
her nerede değilseniz orada iyi olacakmışsınız gibi gelir.
devamını gör...
649.
süslenip püslenip okula gidip derse girmek yerine arkadaşlarımla kafede oturuyor olmak isterdim ama ben daha okuduğum şehire bile gidemedim :(
devamını gör...
650.
tam olarak olmak istediğim yerdeyim.
devamını gör...
651.
toprağın altı.
devamını gör...
652.
yanlış anlaşılmasın sadece masaj
devamını gör...
653.
konuşmak istediğim biri var. onun yanında olmak istiyorum.
devamını gör...
654.
isviçrede bir dağ köyünde, veyahut da çok uzaklaşmaya gerek yok rizede yüksek bir yaylada.
yeşil dağlar, ağaçlar, serin inceden esen rüzgar, elimde sarılmış mis kokan erzurum tütünü, düşüncelerim ve ben...
yeşil dağlar, ağaçlar, serin inceden esen rüzgar, elimde sarılmış mis kokan erzurum tütünü, düşüncelerim ve ben...
devamını gör...
655.
elimde afilli bir şarap, güzel dostlar, güzel şarkılar eşliğinde sahilde oturmak.
devamını gör...
656.
herşeyden uzak, şöyle bir yerde yaşamak.
devamını gör...
657.
denize yakın bir yerde, deniz kokusunu alacak kadar yakın bir yerde, yeşilliklerin içerisinde, yüksek ağaçların arasında yer alan bir kamelyada sevdiğim ve beni seven birkaç insanla birlikte bir şeyler içmek isterdim şuan. sabaha kadar oturacağımız ve zamanın nasıl geçtiğini hissetmeyeceğimiz keyifli bir muhabbet için serin havada küçük yürüyüşler yapa yapa 'yok üşümüyorum ya' cümlesini muhabbetin bitmesi endişesiyle birbirimize devrederek uykumuzu yoksayacağımız bir sabahlama.
devamını gör...
658.
lisedeyken bana bir yapboz alınmıştı. bir manzara resmiydi, yapbozu yapıp bir kartona yapıştırıp odamın duvarına aşmıştım. harika bir manzaraydı, hep hayran hayran izler ve hayal kurardım. daha sonra ressamını, resmi vs araştırdım belki gerçek bir yerdir diye ama bulamadım. hep o resimdeki yerde yaşamayı hayal ettim.
ufak müstakil bir ev var bir nehrin kıyısında. sonsuzluktan gelip sonsuzluğa akan bir nehir. içerisinde çeşitli balıklar barındıran, şırıltısı ile insan ruhunu arındıran ve dinginleştiren bir nehir. nehrin ötesinde uzakta kadim bir şekilde sıralanmış dağlar var. asırlardır gururla dimdik dikiliyor, adeta beni selamlıyorlar hergün. üstlerindeki kışın habercisi karlar gün ışığı ile adeta bir inci gibi parıldıyor, insanoğlunun fani gözlerini kamaştırıyorlar. evin olduğu tarafta, evin ardında bir orman duruyor. bu ormandan dehşet ve korku değil huzur ve selamet saçılıyor, envai çeşit kuşun insanı büyüleyen, sağırların bile yürekleri ile duyabileceği hayat dolu ötüşü geliyor her sabah buradan. ağaçlar rüzgarın okşaması ile adeta dile geliyor konuşuyor yüzlerce yaprağı ile. güneş nehrin geldiği yerden doğuyor her sabah. ışığı evin camlarından içeri giriyor, yatağıma uzanıyor ve bir sevgili edasıyla yüzüme sıcak bir öpücük kondurarak beni uyandırıyor.
işte hayalini kurduğum her daim, olmak istediğim yer.
ufak müstakil bir ev var bir nehrin kıyısında. sonsuzluktan gelip sonsuzluğa akan bir nehir. içerisinde çeşitli balıklar barındıran, şırıltısı ile insan ruhunu arındıran ve dinginleştiren bir nehir. nehrin ötesinde uzakta kadim bir şekilde sıralanmış dağlar var. asırlardır gururla dimdik dikiliyor, adeta beni selamlıyorlar hergün. üstlerindeki kışın habercisi karlar gün ışığı ile adeta bir inci gibi parıldıyor, insanoğlunun fani gözlerini kamaştırıyorlar. evin olduğu tarafta, evin ardında bir orman duruyor. bu ormandan dehşet ve korku değil huzur ve selamet saçılıyor, envai çeşit kuşun insanı büyüleyen, sağırların bile yürekleri ile duyabileceği hayat dolu ötüşü geliyor her sabah buradan. ağaçlar rüzgarın okşaması ile adeta dile geliyor konuşuyor yüzlerce yaprağı ile. güneş nehrin geldiği yerden doğuyor her sabah. ışığı evin camlarından içeri giriyor, yatağıma uzanıyor ve bir sevgili edasıyla yüzüme sıcak bir öpücük kondurarak beni uyandırıyor.
işte hayalini kurduğum her daim, olmak istediğim yer.
devamını gör...
659.
ümraniye e tipi kapalı cezaevi'nin 2. katındaki tek kişilik hücrelerinden herhangi biri.
zihinde de şu şarkı döner durur, açık maviye boyanmış boş duvarı seyrederken:
duvarlar da konuşmuyor
zihinde de şu şarkı döner durur, açık maviye boyanmış boş duvarı seyrederken:
duvarlar da konuşmuyor
devamını gör...
660.
devamını gör...