bugün uzun uzun düşünmek zorunda kaldığım ve bir araya geldiklerinde ne kadar anlamsız olduklarının farkına vardığım, yine de düşünmekten kendimi alamadığım, her gittiğim yere peşim sıra taşıdığım canım migrenimi tetikleyen ve dolu bir silah gibi görünmeme neden olan konulardır.

çünkü yazmazsam olmaz. çünkü yazmazsam içimde kalır. çünkü ben yazmayınca nefes almakta zorlanıyorum. çünkü yazı başımdaki darağacını çelen bir iki tatlı söz gibi. çünkü benim oturup dertleşecek bir arkadaşım yok. o yüzden sevgili sözlük bu konuyu bu tanımla anlatıp içimi dökmek zorundayım. ama sizin okumanıza gerek yok, zaten çoğunuz okumuyorsunuz da. bu bir sitem değil. okura karşı sorumluluğu olmadığını hisseden bir yazarın bir oh çekme sesi.

konuya girene kadar madalyalık tanım ayarında iki paragraf yazdığımın farkındayım. zaten eğer zamanınız ya da sabrınız yoksa tam bu noktada okumayı bırakın. çünkü bu andan itibaren konuya girmeye hevesli ve kararlıyım.

yekpare ağaç masa yapımı çok zordur. bunu herkes yapamaz. büyük bir zanaatkar olmak gerekir böyle bir masayı oymak ya da artık ne yapılıyorsa onu yapmak için çünkü ben daha önce ne yekpare masa yapımı gördüm ne de nasıl yapıldığına dair bir fikrim var.

daha önce hiç yazılmamış kitaplardan edindiğim bilgilere göre böyle bir masayı yapmak için nitelikli bir usta bulmak o kadar zor ki her şehirde ancak bir tane usta bulunuyor. ve bu usta nerde bir masa ihtiyacı olursa oraya gidip böyle bir yekpare masa yapıyormuş. çanakkale’de bulunan o dev truva atını yapan ustalar da bu masa ustasının koruyucu azizi sayılıyormuş.

bir evde masa çok önemli bir yer tuttuğu için de bu ustalar, şehir sayısına göre hesaplarsak seksen bir usta, her zaman sevgiyle yad edilir ve kimse onlardan uzaklaşmak istemezmiş. öyle yetenekli olurmuş ki bu ustalar ferhat’ın deldiği dağ kadar muazzam bir işçilik çıkarmış ortaya. işlerini yaparken düşsel atlar kadar çevik olurlarmış.

masa yapımı asla bitmezmiş. ömür billah bir masa yaptırma hevesi varmış insanlarda. işte böyle zamanlarda bu masa yapımının o kadar elzem olmadığını düşünenler empati yoksunu sayılırmış. kendilerini ne kadar zorlarlarsa zorlasınlar bir türlü yeterince empatik olamazlarmış.

empati çaresiz kaldığında ne yapacağını bilmez insan. bunu siz de bilirsiniz. sürekli kendinizi başkasının yerine koya koya düşündükçe şemsiyesini başkalarının kafasına tutup yağmurun altında donuna kadar ıslanan safdillere döndüğünü anlamayan insanlara benzersiniz.

biri de bana empati yapsın diye etrafınıza bakıp durursunuz. ama size empati yapılamaz çünkü sizden sürekli kendinizi birilerinin yerine koyup onları anlamanız beklendiği için birinin kendini koyacağı bir yeriniz olmaz sizin. öyle yuvarlanan taş gibi sarsıntılı sarsıntılı geçirirsiniz zamanı.

benim için masa önemli değildir. yemeğimi bir sehpada yiyebilirim. kitabımı elime alıp okuyabilirim. ütümü üzerineki iz bir türlü çıkmayan kanepede yapabilirim. yekpare masaya ise hiç ihtiyacım yok. çok uzun sürüyor böyle masaların yapımı. çok uzun. gün aşırı masadan konuşacak gücüm yok benim. empatiye gelince çaresizlik kalan empatilerin koruyucusu olarak çıktığım bu yolda hiç durmadan yürüyeceğim.

silemediğimiz geçmişlerimiz var. hepimizin var hem de. ama geçmişler diyebilmemiz için gerçekten geçmesinde de fayda var. yekpare ağaç masa ne kadar ustaca yapılmış olursa olsun, empatinin çaresizlik sınırları ne kadar açılırsa açılsın sadece iki kişiliktir.
devamını gör...
ve fok balıklarının yalnızlığı... damlaya damlaya göl olur denilen şu dünyada 2.5 lt coca cola'nın 13.90 tl olmuşken rusya 'nın ukrayna' ya saldırması...
devamını gör...
özet olarak başlığı açan yazarın anlamsız olduğunu kabul edip düşünmek zorunda kalmasının tezahürü olan ve içeriği başlığı açan yazarın kirli çocukluk geçmişini anlatan başlık.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yekpare ağaç masa yapımı ve empatinin çaresizliği" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim