zaman tüneli

islam için "islam'ın şartı 5'tir" rivayeti.

rivayete göre bir kişi müslüman olmak için peygamberin yanına gelir ve ona şartlarını sorar. o da malum 5 şartı söyler ve o kişi müslüman olur; lakin bu şartlarda bildirilen maddeleri tam yapacağını, 1 fazlasını dahi yapmayacağını söyler. pegamber de onaylar etrafındaki arkadaşlarına

" cennatlik kul görmek isteyen şu kişiye baksın" der.

schopenhauer ve hegel'in bir köprüde karşılaşıp şopo'nun hegel'i dayak manyaa yaptığı mevzu.

aralarında üniversitedeki ders verme krizinden dolayı bir husumet olduğu biliniyor ama schopenhauer de aşırı kibirli , bohem hayatı yaşayan , pimpirikli, evham sahibi ,kaprisli yattığı kadın sayısı don juan'ı bile geçmiş arıza bir adam olduğunu biliyoruz. bu yüzden "bana niye yan baktın lan" diyerek bile hegel'in üstüne çullanmış olabilir.

çoğu insan şopo reise filozof bile demez soytarının teki der. ama en nihayetinde hegel'i çağdaşı olarak en iyi anlayanlardan biridir. hegel için " yazdıklarının yüzde doksanı saçmalık , geri kalanı da paradokstur" der.

en nihayetinde ortadoğu halkları için yazdıklarına bakılırsa zaten şopo reisin dedikleri az bile. herif ortadoğu insanlarını değerlendirirken bize bi ana avrat küfretmediği kalmış. ve bundan dolayı da keşke o köprüde o lavuğu döveceğine gebertseymişsin be şopo diyorum bazen.

ya zaten ben de bu hamidoları okumayı anlarım da , yani evet oku , bil, anlamaya çalış eyvallah ama papağan gibi hegel böyle demiş , kant şöyle demiş , aristoteles şunu yapmış kafasından kurtulmamız lazım. o herifler yeni kavramlar yaratmışlar sen naptın bana onu de?

üstüne yeni bir kavram yaratabildin mi? yok "hebele hübele, o bunu demiş, aaaa oooww süper" falan aşılması gereken ve kırılması gereken eşik. maymunvari takitçilikten kurtulmak tek kurtuluş reçetemiz.

peki karıcığım deyip karısına her dediğini yaptıran erkekler olduğu gibi kazak erkek modunda görünüp karısının kuklası olanlar da vardır. neticeye bakmak lazım.

pamukkale varken tercih etmeyeceğim bir otobüs firması.

hadi uyan!
bak sen uyurken hayat kaçıyor.
hem biliyor musun?
gün diye bir şey var.
sen uyanmadan başlamıyor*

annelerin en büyük korkusu, çocuklarının ölmesiymiş.
engelli annelerinin ki,
çocuklarından önce ölmek.

takıldığım bir hatun en son hayatında ciddi biri olduğunu ve görüşmek istemediğini söyledikten sonra düğün ne zaman dedim ve yakında dedi. beni de çağır bak geleceğim dedim. tabii çağırcam lan dedi. bizde ki de böyle bir ilişki işte.

günahlarından arındırılmış, kutsanmış bir bedenle sevişmek isteyen zemzem suyu cemiyeti üyelerinin önemli ritüellerinden birisidir.

özellikle son zamanlarda, bilim ateistlerin tanrısı olma yolunda. bilime şerh düşen her şey tu kaka bilimle paralel her şey kabul noktasına geldi.

sözel anlamda gerçekleşip gerçekleşmemesi pek bir anlam ifade etmiyor. bunu, düğün öncesi organizasyon biçimlerine bakıldığına yüzde yüz fiilen gerçekleştiğini görüyoruz.

yani olayın tabanına bakmak lazım. tabanda ne var? söz , nişan ve düğün. bu üç organizasyonda ben bugüne kadar erkeğin dediği biçimde olmuş söz , nişan ve ya düğün görmedim hatta duymadım da. hep kadının dediği şekilde oluyor. yani türk erkeği zaten resmi olarak evlilik cüzdanını ele almadan " peki karıcığım" cümlesini fiilen söylüyor.

türk arabeskinin zirve noktası bu cümle bence .

daha öncekiler salya sümük ağlayan erkekler ve ağladı diye "oooww beni ne kadar seviyor ne kadar güzel ağlıyor" diye kollarını açıp sevdiğine kavuşan , verem olup geberip giden ya da bitik hale gelen insan teması üzerine kuruluydu ama bu bambaşka bir paradigmayı devreye soktu .

bak kendimi öyle bir aşağılıyorum ki , elalemle gerdeğe girerken peçete bile tutmaya, kılıf takmaya bile razıyım , bu kadar ezik olduğumu gör , anla ve sev beni. hatta sevmene de gerek yok sevebilme ihtimalini azıcık ucundan göstersen yeter.

egolarıdır.

tanrı çok adaletsizdir, bu kadar hırsız , tecavüzcü, gaspçı vardır, çocuklar ölürken gıkını bile çıkarmayan bir tanrı vardır bunların tek sebebi de tanrıdır ve ateistin egosu , tanrı olursa bunların hepsi hoooppp biter gider acayip bi adalet, huzur , mutluluk gelir yeryüzüne.

bu kadar nettir bu iş. çok güzelmiş lan. hemen ateist oldum ben . yeryüzüne adalet gelmesi için hepinizi ateizmi yayma ve geliştirme derneğine bekliyorum.

son sezon son bölüme kadar heyecanı, gerilimi bitmemiş olan dizidir. çok beğendim. eşimden dostumdan arkadaşımdan ayrılmışım gibi bir hisle bıraktı gitti dizi.

yav, he he.

ortalıkta gezmelerinde bir sakınca yoktur.
arapça ve farsça bilen edebiyatçılara saygı duysunlar yeter.

son yapılan çok gizli bilimsel çalışmalar neticesinde gerçekleşen olay.
isveçli bilim insanları, evrenin zaman işleyişini keşfetmek için eskiden aşçı olan bir bilim insanın önerisi ile hamur ve maya takvimini birleştirmeye karar vermişler. bu deney sonucunda zamanın aslında fiziksel bir boyut olduğu ve uzay dokusunda kabarmalar yarattığı öğrenilmiş, daha sonra bu olaya, zamansal kabarma adını vermişler.
çalışmalara devam eden bilim insanlarından eskiden hemşire olan bir bilim insanının önerisi ile; bir kaç yaprak maya takvimini sıvılaştırıp, gama ışınlarına maruz bırakılan özel bir kuantum hamurunun içine enjekte etmişler. daha sonra bilim insanları bu özel hamurun maya takvimleriyle etkileşime geçtiğini ve şaşırtıcı bir şekilde hamurun, maya takvimiyle olan etkileşiminin zamanın bükülmesine yol açtığı gözlemlenmiş. bunun nasıl olduğu ise hala araştırılıyor, bir teoriye göre zamansal kabarmanın, gama ışınları ile tepkimesi sonucu ortaya çıkan radyo frekanslarının hamurun yapısındaki elektronlarla etkileşime geçtiği ve bunun uzay zaman dokusunda değişimlere yol açtığı yönünde.

7 kardeşlermiş.

tamirciler.
bozulan bir şeyi tamir etmek daima takdir edilesi bir iştir.
ayrıca çocukluk yıllarında (çoğu) daha başarılı olduğu için okuyan emsallerinden çok önce iş sahibi olmuş, düzen kurmuş, ev almış, araba almış, evlenmiş, çoluk çocuğa karışmıştır.
çoğunun en büyük kusurları ise maalesef zararlı alışkanlıkları olması ve ben şunları yapamadım çocuğum yapsın hatasına düşmeleridir.

mahlas ve ya nick analizi olayına girmemiz lazım artık. nedir aga bu sembollerin sırların açılımı. hepsinin ortaya çıkması lazım.

normalde kleopatra deyip bitirmesi lazım olayı ama "vıı " gibi bir rakam ilava ederek güya kafaları karıştırmış. bırakın böyle illümünatimsi gizemli zırvalıkları da açıklayın her şeyi . ama taktiğini sevdim .

hangi kameraya gülüyorduk. harbiden komik mi şimdi bu!